19 Temmuz Devrimi: Rakka’nın siyah örtüden kurtuluşu
19 Temmuz Devrimi, Rakka’yı kaplayan siyah örtüyü yırtan iradeyi ortaya koydu ve şehre neredeyse ölmek üzereyken yeniden ruh verdi. IŞİD’in yok edici karanlığını yaşadıktan sonra Rakka halkı dirilişi devrimle yaşadı.

SILVA EL-İBRAHIM – AVRIN NAVDAR
Rakka- Rakka, yüzyıllara dayanan medeniyetlerin izlerini taşıyan sokakları ve görkemli tarihi yapılarıyla tanınıyor. Tüm yaşadığı zorluklara rağmen, enkazdan yükselerek kimliğini korudu. 19 Temmuz Devrimi, bu tarihi kentin yok olmaktan kurtuluşu oldu.
Rakka, Kuzey ve Doğu Suriye Bölgesi’nin tarihi şehirlerinden biri olarak Fırat Nehri kıyısında yer alıyor. Halep’e 160 km uzaklıkta bulunan Rakka’da doğan ve IŞİD dönemine bizzat tanıklık eden Sosyal İşler ve Emekçiler Kurulu Eşbaşkanı Meryem El-İbrahim, devrimin halk üzerindeki etkisini ajansımıza anlattı.
Rakka’nın tarihi ve IŞİD’in karanlığı
Rakka'nın önemli tarihi noktalarından biri olan Bağdat Kapısı önünde ajansımıza konuşan Meryem El-İbrahim, şehrin Araplar ile Kürtlerin bir arada yaşadığı zengin kültürel mirasa sahip olduğunu söyledi. Osmanlı dönemini “acı bir dönem” olarak tarif eden Meryem El-İbrahim, kentin Türkiye sınırına yakın olması nedeniyle Osmanlı zulmünden fazlasıyla etkilendiğini aktardı. Ardından Baas rejiminin kültürel baskılarına dikkat çeken Meryem El-İbrahim, özellikle Kürt kültürünün ve dilinin bastırılmak istendiğini belirtti. IŞİD döneminde ise Kürtlerin, en çok acı çeken kesim olduğunu; zorla göç ettirildiklerini, katledildiklerini ve etnik kimliklerinin hedef alındığını anlattı. Meryem El-İbrahim, ayrıca Hristiyanların da IŞİD tarafından zulme uğradığını, şehirdeki tek kilisenin tahrip edildiğini ve Hristiyanların zorla göç ettirildiğini ifade etti.
Kadınlar karaya büründü
Meryem El-İbrahim, geleneksel kadın kıyafetlerinin (zubun, hebari, kellabiye) IŞİD döneminde tamamen yasaklandığını hatırlatarak renkli kıyafetler yerine kadınlara yalnızca siyah çarşaf zorunluluğu getirildiğini ve bu kurallara uymayanların çeşitli cezalarla karşılaştığını dile getirdi. Meryem El-İbrahim, bu durumu kültürel ve estetik hafızanın yok edilmesi girişimi şeklinde tanımladı.
İnsanlar meydanlarda infaz edildi
Rakka’nın en kalabalık noktalarından biri olan Duwar El-Naîm (Naîm Meydanı), IŞİD’in vahşetlerinin simgesi hâline geldi. Adı "cennet" anlamına gelse de, burada infazlar, kadınların kırbaçlanması gibi korkunç cezalar kamu önünde uygulanıyordu. Meryem El-İbrahim, bu meydanda yaşananları şu sözlerle anlattı:
“Ramazan ayında çocuklarımla birlikte bir taksideydim. Meydan çok kalabalıktı ve bir infaz gerçekleştirildi. Kızım sahneyi görünce bayıldı. Adam yalvarmasına rağmen başı kesildi ve kafası meydana asıldı. Ceset günlerce yerde kaldı. Bu bir travmaydı.”
Özgürlüğün geri dönüşü
Meryem El-İbrahim, kentin Demokratik Suriye Güçleri (QSD) ve Kadın Savunma Birlikleri (YPJ) tarafından özgürleştirilmesinden sonra, bu meydanda yapılan kutlamaların ilklerden biri olduğunu dile getirerek, “O gün yaşam ve özgürlük geri döndü” dedi. Rakka’nın kurtuluşunun 19 Temmuz Devrimi’nin bir sonucu olduğunu, bu devrimin sadece Rakka’yı değil, Deyrezor gibi birçok bölgeyi de özgürlüğe taşıyan bir kıvılcım olduğunu ifade etti.
Geleceğin umudu
Şehrin güneyinde yer alan Raşid Köprüsü, hem trajedilere hem de direnişe sahne oldu. Baas rejimi, “IŞİD’i hedef alıyoruz” bahanesiyle bu köprüyü havadan bombalayarak bilinçli şekilde yok etti. Meryem El-İbrahim, köprünün yakınlarında tanıklık ettiği bir olayı ise şöyle aktardı:
“Çocuklarımla birlikte nehir kenarına gitmiştik. O sırada IŞİD’e ait bir araç köprüde durdu. Araçtan inen bir kadın kendini aşağı attı. Sonradan öğrendik ki, o kadın Ezidi bir esirdi. Aynı arabadaki başka bir kadın da atlamaya çalıştı ama IŞİD’li bir militan onu tuttu. Tüylerimiz diken diken oldu.”
Meryem El-İbrahim, bu köprünün yeniden inşa edilmesini “19 Temmuz Devrimi’nin kazanımı” olarak nitelendirerek “Bu köprünün yeniden yapılması, Ezidi kadınların acılarına verilen bir yanıt ve geleceğe olan inancımızın simgesidir” dedi.
Kadınların sessizliği bitti
Meryem El-İbrahim son olarak kadınların, IŞİD döneminde “görünmez kılındığını” ve her türlü haktan mahrum bırakıldığını hatırlatarak, “Şimdi kadınlar toplumda etkin rol üstleniyor, siyasetten ekonomiye birçok alanda söz sahibiler. Bu, hem IŞİD dönemine hem de Baas rejiminin baskılarına verilen bir cevaptır” şeklinde konuştu.
19 Temmuz Devrimi, Rakka’da sadece bir askeri zafer değil; bir halkın, bir şehrin ve özellikle kadınların yeniden doğuşuydu. Siyah örtülerin altındaki yaşam tekrar ışıkla buluştu.