Kongra Star bölgenin ekonomik kalkınması için yeni projeler üretiyor
Kongra Star Ekonomi Komitesi, hem bölgenin kalkınması hem de kadınlara ekonomik bağımsızlık sağlamak için yeni kooperatifler ve projeler geliştiriyor.

SORGUL ŞÊXO
Til Temir – Kuzey ve Doğu Suriye Cizre Kantonu’nda yer alan Kizwan Dağı, onlarca köyü kapsayan geniş bir bölge. Ancak bu yıl, zorlu iklim koşulları ve çeşitli sorunlar nedeniyle bölgedeki yaşam oldukça güçleşti. En çok etkilenenler ise kadınlar oldu. Bu nedenle kadınlar, çözüm yolları ve alternatifler arayışına girdi. Özellikle ekonomik sorunların aileleri ve toplumu doğrudan etkilemesi, kadınları harekete geçirdi.
11 yeni hedef belirlendi
Kongra Star, demokratik ve konfederal bir kadın örgütü olarak; kadınların örgütlenmesi, eğitimleri ve güçlenmesi yönünde çalışmalar yürütüyor. Amaç, yaşamın her alanında kadınların varlığını güçlendirmek ve toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak. Bu kapsamda belirlenen 11 hedeften biri de kadınların ekonomik yaşama aktif katılımını desteklemek ve bağımsız-kolektif projeler geliştirmelerini sağlamak.
Bu doğrultuda Kongra Star Ekonomi Komitesi, Kizwan Dağı'nda yaşayan kadınlarla toplantılar düzenliyor ve ekonomik projeler üzerine tartışmalar yürütüyor. Kadınların ekonomik olarak güçlenmesi, yaşam zorlukları karşısında direnç kazanmaları ve erkeklerin desteğine ihtiyaç duymadan kendi projelerini hayata geçirebilmeleri açısından büyük önem taşıyor.
“Projelerle kadınlara destek sunuyoruz”
Til Temir Kongra Star Ekonomi Komitesi Yöneticisi Zehra Mihemed, Kizwan Dağı’ndaki kadınların durumu hakkında değerlendirmelerde bulundu. Zehra Mihemed, amaçlarının kadınların ekonomik yaşama katılımını sağlamak olduğunu belirterek şöyle konuştu:
“Kadınların ekonomik alanda yer almasını istiyoruz. Bu nedenle Kizwan Dağı’nda çeşitli projeler geliştirerek kadınlara hem maddi hem de manevi destek sunuyoruz. Bölge halkı ciddi ekonomik sıkıntılar yaşıyor. Kizwan Dağı’nda her aile ortalama 15 kişiden oluşuyor. Ancak günlük ekmek ihtiyacını karşılayamıyorlar. Fırın projeleri büyük ihtiyaç, fakat bu projelerin yetersiz kalması da ciddi bir sorun.”
“Yeni arayışlar gelişiyor”
Zehra Mihemed, bazı projelerin başarısızlıkla sonuçlanmasının kadınlar arasında yeni fikirlerin doğmasına vesile olduğunu ifade etti:
“Zorlu hava koşulları ve iklim nedeniyle tarım projelerinde yeterli başarı sağlanamadı. Ancak bu bir son değil; tam tersine yeni başlangıçlara yol açtı. Kadınların, enerjisiyle, gücüyle ve fikirleriyle yeni projeler üzerinde çalışılıyor. Şu anda iki yeni projenin hayata geçirilmesi için çalışmalar sürüyor. Kadınlarla sürekli bir araya gelip bu projeleri birlikte tartışıyoruz.”
“Kadınlar korku duvarlarını aşmak istiyor”
Zehra Mihemed, kadınların sadece ekonomik değil, psikolojik ve toplumsal baskılarla da mücadele ettiğine dikkat çekti:
“Kadınlarla yaptığımız görüşmelerde, hala duygu ve düşüncelerini özgürce ifade etmekte zorlandıklarını görüyoruz. Erkek egemen sistemin kurduğu korku duvarları ve toplumsal sınırlar onların özgürce hareket etmelerini engelliyor. Biz bu sınırlamaları aşarak kadınların hem ekonomik hem toplumsal alanda aktif rol almalarını hedefliyoruz. Kadınlar, aileleri ve toplum içinde değer ve saygı görmek istiyor.”
“Ticaret kadın işidir”
Zehra Mihemed, ticaretin yalnızca erkek işi olduğu yönündeki algıyı eleştirerek, şu ifadeleri kullandı:
“Erkekler ticareti sadece kendilerine ait bir alan olarak görüyor. Bu doğru değil. Kadınlar da ticaret yapabilir ve yapmalıdır. Ancak erkeklerin bu alandaki tekelci yaklaşımı, kadınların bağımsızlık kazanmasını engelliyor. Erkekler, eşlerine, kız kardeşlerine ve annelerine destek olmuyor. Oysa kadınlar, zorlu yaşam koşullarına karşı daha dayanıklı ve mücadeleci olabilir. Kendi projelerimizi geliştirerek, ekonomik bağımsızlığa ulaşabiliriz. Erkeklerden yardım beklemek yerine, harekete geçmeliyiz.”
“Fırsatları düşünerek yaratmalıyız”
Kizwan Dağı’na bağlı Xera Köyü’nde yaşayan Şaha Mehmûd da projelerle ilgili umutlarını şu sözlerle dile getirdi:
“Çalışmak için uzun yollar yürüyoruz ve evlerimizden uzaklaşıyoruz. Ama projeler olursa, kendi köyümüzde çalışabiliriz ve bu bizim için çok daha iyi olur. DAİŞ döneminde ekmek yapmak için çalı toplamaya çıktığımızda, yakalanma korkusu yaşıyorduk. Siyah, geniş ve uzun elbiseler giymeye mecburduk. Su sıkıntımız hâlâ var. Kadınlar projelere sahip çıkmalı, kendilerini geliştirmeli ve ailelerine destek olmalı. Karar süreçlerinde yer almalıyız ve fırsatları kendimiz yaratmalıyız.”