Sabreen Al-Abdullah: Önümüzdeki yıllarda büyük tarım projeleri planlanacak

Tarım Konseyi ve Ekonomi Konseyi’nin birleşmesini değerlendiren Sabreen Al-Abdullah, “Önümüzdeki yıllarda, büyük tarım projelerinin, kırsal kalkınma programlarının ve sulama ağlarının rehabilitasyon planlarının başlatılmasına tanık olacağız” dedi.

ASMA MUHAMMED

Qamişlo – Özerk Yönetim, uzman kurumları aracılığıyla Kuzey ve Doğu Suriye’de tarımsal desteği artırmak için çalışıyor. Bu kapsamda hayvancılık ve kamu fırınlarının geliştirilmesinin yanı sıra, tohum, yakıt, enerji ve su gibi alanlarda entegre projeler yürütülerek sürdürülebilir üretim ve gıda güvenliği hedefleniyor. Son yıllarda bölge, kapsamlı idari ve ekonomik dönüşümlere sahne oldu, bunların en önemlisi, Ekim 2024’te Özerk Yönetim Yürütme Kurulu’nun Tarım Konseyi ile Ekonomi Konseyi’ni birleştirme kararı. Bu adım, çalışma ve uzmanlık alanları birbirine yakın olan iki kurumun idari yapısını güçlendirmeyi ve çabalarını birleştirmeyi amaçlıyor.

Bu birleşme, kurumsal performansı artırmak ve bölgedeki planlama ile uygulama verimliliğini yükseltmek açısından önemli bir adım olarak görülüyor. Tarımsal faaliyetlerin, bitkisel ve hayvansal üretim ile ilgili hizmetlere büyük ölçüde dayalı olması, ekonomik gidişat ile bu faaliyetler arasındaki yakın bağlantıyı ortaya koyuyor. Birleşme, yalnızca yüzeysel bir değişiklik değil, uzman komiteler tarafından yürütülen kapsamlı çalışmalar sonucunda alınmış bir karar. Bu çalışmalar, her iki sektörün karşı karşıya olduğu yüksek üretim maliyetleri, parçalı sorumluluklar, idari görevlerin tekrarı ve farklı iller arasındaki kaynak eşitsizlikleri gibi sorunları tespit etmeye odaklanıyor.

‘Bir dönüm noktası’

Tüm bu gelişmeler, ilgili makamları tarımsal ve ekonomik uzmanlığı tek bir çatı altında toplayan yeni bir kurumsal modeli hayata geçirmeye yöneltti. Bu adım, tarımsal üretim, ekonomik planlama, piyasa denetimi ve kaynak yönetimini kapsayan kapsamlı ve bütünleşik politikalar geliştirme kapasitesini güçlendiriyor.

Konuyla ilgili ajansımıza değerlendirmelerde bulunan Tarım Konseyi Eşbaşkanı Sabreen Al-Abdullah, 2024 yılında Yürütme Kurulu kararıyla Ekonomi ve Tarım Konseylerinin birleşmesinin Özerk Yönetim sürecinde önemli bir dönüm noktası olduğunu vurguladı. Bunun basit bir idari düzenleme olmadığını kaydeden Sabreen Al-Abdullah, aksine idari sistemi daha uyumlu ve etkili hale getirmeyi, tüm kantonlarda faaliyet gösteren kurum ve kuruluşlar arasında entegrasyonu sağlayacak sağlam temeller üzerine yeniden inşa etmeyi amaçlayan iyi düşünülmüş stratejik bir adım olduğunu ifade etti.

Sabreen Al-Abdullah, “Bu birleşme, ekonomi uzmanları, ziraat mühendisleri ve planlama uzmanlarının katılımıyla yürütülen aylar süren kapsamlı tartışmaların doruk noktasıdır. Tüm bu görüşmeler, bölgenin son yıllarda karşılaştığı ekonomik ve tarımsal zorlukların üstesinden gelebilecek birleşik bir idari çerçeve oluşturmak için, işlevleri birbirine yakın iki kurumun çabalarını birleştirme gerekliliğiyle sonuçlandı. Bu zorluklar arasında azalan kaynaklar, artan üretim maliyetleri, dengesiz iklim koşulları ve çiftçilerin sınırlı kaynakları yer alıyor” dedi.

‘İhtiyaçlara daha hızlı cevap veriliyor’

Birleşmenin, yıllık planların hazırlanması ve tarımsal ile ekonomik projelerin uygulanmasında önemli iyileştirmeler sağladığını vurgulayan Sabreen Al-Abdullah, “Artık birleşik konsey, daha geniş bir veri tabanına, tarımsal ve ekonomik durumu daha kapsamlı bir şekilde anlama kapasitesine ve ihtiyaçları belirleme ile önceliklendirme konusunda daha hassas bir yeteneğe sahip. Bu birleşme ayrıca idari işlemlerde harcanan süreyi azalttı, yetki tekrarlarını en aza indirdi ve tüm ilçelerdeki sakinlerin ve çiftçilerin ihtiyaçlarına daha hızlı yanıt verilmesini sağladı” ifadelerinde bulundu.

Cizîr’in bölgenin en önemli tarım merkezi olduğuna dikkat çeken Sabreen Al-Abdullah, “Bu birleşmeden en çok yararlanan bölgelerden biri Cizîr oldu. İlk kez, bitkisel üretim, pazar büyümesi, depolama ve pazarlama ihtiyaçlarıyla entegre bir şekilde planlandı. Bu yaklaşım, birimler arasında daha fazla koordinasyon sağladı, proje izleme verimliliğini artırdı ve tüm tarım ile hizmet merkezleri arasındaki iletişim kanallarını güçlendirdi” sözlerine yer verdi.

‘İş birliği ruhu güçlendi’

Eşbaşkanlık sisteminin süreçteki rolüne değinen Sabreen Al-Abdullah, “Eşbaşkanlık sistemi, kurum içinde kadın ve erkekler arasında iş birliği ruhunu güçlendirmede başarılı oldu. Karar alma süreçleri artık tartışma, ortaklık ve birlikte değerlendirme esasına dayanıyor, bu da çalışma ortamına olumlu yansıdı. Birleşik yapıda nitelikli kadın ve erkek personelin bulunması, uzmanlık paylaşımını, anlayışın artmasını ve genç profesyonellerin karar alma süreçlerine daha fazla katılımını sağladı. Bu yeni idari yaklaşım, kadınların liderlik rollerini güçlendirdiği gibi, idari ve teknik departmanlar arasındaki koordinasyonu artırarak kaynak tahsisinde daha hassas bir yaklaşım ve kurum içinde adalet ile denge ilkelerinin güçlenmesine katkıda bulundu” diye kaydetti.

Birleşmeden önce tarım departmanlarını denetleme konusundaki deneyimlerinin, birleşik konseyin performansını güçlendirmeye katkıda bulunduğunu vurgulayan Sabreen Al-Abdullah, tarımın bitkisel üretim, hayvancılık, su kaynakları ve hizmet projelerini kapsayan geniş ve çok yönlü bir sektör olduğunu belirtti. Sabreen Al-Abdullah, birleşmenin ardından en önemli hedeflerden birinin, kurum içindeki çalışma mekanizmasını düzenlemek, ofisler arası iletişim kanallarını etkinleştirmek ve yeni personeli entegre edip eğiterek, tek bir ekip olarak uyumlu bir idari sistem oluşturmak olduğunu söyledi.

‘Tüm veri ve bilgiler artık tek bir birim üzerinden yönetiliyor’

Birleşmeden önce tarım departmanlarını denetleme konusundaki önceki deneyimlerini aktaran Sabreen Al-Abdullah, bu deneyimin birleşik konseyin performansının güçlendirilmesine katkıda bulunduğunu dile getirdi. Sabreen Al-Abdullah, “Tarım, bitkisel üretim, hayvancılık, su kaynakları ve hizmet projelerini kapsayan geniş ve çok yönlü bir sektör. Birleşmenin ardından en önemli hedefimiz, kurum içindeki çalışma mekanizmasını düzenlemek, ofisler arası iletişim kanallarını etkin hale getirmek ve yeni personeli entegre edip eğiterek, tek bir ekip olarak uyum içinde çalışacak bir idari sistem kurmaktı. Sulama birimlerinin geliştirilmesi, tarımsal denetim, fiyat takibi ve mevsimlik projelerin koordinasyonu bu birleşmeden doğrudan fayda sağladı. Tüm veri ve bilgiler artık tek bir birim üzerinden yönetiliyor, bu da görevlerdeki çakışmaları azaltıyor ve uygulama kalitesi ile hızını artırıyor” diye belirtti.

Çiftçiler destekleniyor

Çiftçilere doğrudan destek konusunda Sabreen Al-Abdullah, “Tarım Konseyi olarak, çiftçilerin fahiş maliyetlerle karşılaşmadan tarım sezonuna başlayabilmelerini sağlamak için, hassas bilimsel standartlara göre sterilize edilmiş ve torbalanmış tohumları ton başına 350 dolar nakit ve 400 dolar kredili olarak ekime hazır hale getirdik. Bu destek hem çiftçilerin koşullarını dikkate alan hem de piyasada tohumların sürekli bulunabilirliğini sağlayan ekonomik çalışmaların sonucunda ortaya çıktı. Şu anda, özel hizmet merkezlerimiz aracılığıyla gübre, tarım ilacı ve tarım makinelerinin sağlanmasını da içerecek şekilde destek programlarımızı genişletmeyi ve çiftçilere modern sulama ve üretim tekniklerinin kullanımına dair eğitimler vermeyi planlıyoruz” diyerek, bu sayede tarımsal yöntemleri geliştirmeyi ve su israfını azaltmayı hedeflediklerini söyledi.

Birleşik konseyin artık Kuzey ve Doğu Suriye bölgesinde istikrarlı gıda güvenliğini sağlamayı amaçlayan uzun vadeli bir vizyona sahip olduğunu vurgulayan Sabreen Al-Abdullah, “Bu, yerel üretim düzeyinin artırılması, gıda ve tarım endüstrilerinin geliştirilmesi, piyasaların düzenlenmesi ve çeşitli kurumlar arasındaki ortaklıkların güçlendirilmesiyle gerçekleştirilecektir. Önümüzdeki yıllarda, büyük tarım projelerinin, kırsal kalkınma programlarının ve sulama ağlarının rehabilitasyon planlarının başlatılmasına tanık olacağız. Bu planlar, öz yeterliliği artıracak ve dış piyasaların, iklimin veya çiftçilerin sınırlı kaynaklarının değişkenliğini azaltacaktır" dedi.