BERAA CALİ

Rakka - Doğal sürme ya da bölgedeki ismiyle Arap sürmesi, köklü kültürel mirasın en belirgin simgelerinden biri. Doğal ismid taşından elde edilen sürme, yalnızca bir süslenme aracı değil; aynı zamanda tedavi edici özellikleriyle de biliniyor. Tarihi M.Ö. 3500’e kadar uzanan bu gelenek, özellikle eski Mısır uygarlığında yaygın olarak kullanılmış ve günümüze kadar taşınmış.

Gelenekten vazgeçmiyorlar

Küresel kozmetik sektörünün kimyasal içerikli ürünlerle pazarı kuşatmasına rağmen, birçok yaşlı kadın hâlâ doğal sürmeyi tercih ediyor. Onlara göre geleneksel yöntemler hem daha güvenli hem de sağlıklı. Modern kozmetiklerin ise cilde ve gözlere zarar verebilecek kimyasal maddeler içerdiğini savunuyorlar.

‘Sürme, kültürel mirası korumaktır’

Avş el-Mehn (70), sürmenin hayatındaki yerini şu sözlerle anlatıyor: “12 yaşımdayken annemden öğrendim. O günden bu yana sürmeyi kendim yapar ve kullanırım. Bu sadece güzellik değil, kültürel mirasımızı yaşatmak demektir.”

Avş el-Mehn sürmenin hazırlanışını, “İsmid taşını közde yakarım, ardından havanda döverek toz haline getiririm. İçine biraz bitkisel yağ ekleyip eledikten sonra göz için hazır hale gelir” diye tarif ediyor.  Avş el-Mehn, “Gözlere parlaklık veren, sağlıklı ve zararsız olan eski usul sürmeyi kullanın. Modern kozmetikler ise kimyasal içerikleri nedeniyle gözlere zarar verebilir” diyor.

Sağlık için faydası

Doğal sürmenin kullanıcılarına göre faydaları ise şöyle: “Görme gücünü artırır, göz zayıflığını gidermeye yardımcı olur. Göz iltihapları ve alerjilere iyi gelir. Kirpikleri güçlendirir ve gürleştirir. Bağışıklığı destekleyerek enfeksiyonlara karşı koruma sağlar. Yenidoğan bebeklerde göz temizliğine yardımcı olur.”