Afganistan'da sağlık krizi: Anne ve bebeklerin hayatı tehlikede

Afganistan'da sağlık hizmetlerine erişim, özellikle kırsal ve ücra bölgelerde yaşayan kadınlar için ciddi bir sorun olmaya devam ediyor. Taliban yönetimi, sorunlara çözüm üretmek yerine doktor kadınlara dönük yasak ve baskıları yoğunlaştırıyor.

BAHARİN LEHİB

Kabil- Sağlık hizmetleri, her ülkede sürdürülebilir kalkınma ve toplumun refahının temel taşlarındandır. Savaşın ve baskının yoğun olduğu ülkelerde yaşanan krizlerden ilk etkilenen alan sağlık hizmetleri oluyor çoğunlukla. Afganistan’da bu ülkelerden biri. Taliban’ın yönetimi ele geçirdiği son 3 yıldır uluslararası kuruluşlar hazırladıkları raporlarda, sağlık altyapısının yetersizliği ve sağlık çalışanları üzerindeki artan baskılara defalarca dikkat çekiyor. Buna rağmen, son yıllarda bu sorunlar çözülmediği gibi daha da derinleşmiş durumda.

Afganistan'da sağlık hizmetleri kamusal hizmetler arasında en geri kalmış sektörlerden biridir. Bazı hükümet ve örgütlerin, Afganistan’a yönelik her yıl yayınladığı, genellikle doğru olmayan ve uzak bölgeleri kapsamayan istatistikler, ülkedeki sağlık durumunun kötüleştiğini gözler önüne sermektedir. Ne yazık ki, bu olumsuz tablo her geçen yıl daha da kötüleşmektedir. Son yirmi yıldır, Amerikan güçlerinin varlığı süresince belli başlı bazı örgütler üzerinden Afganistan'a milyarlarca dolar aktarıldı; bu yardımların bir kısmı sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesine ayrıldı. Ancak, bu paranın büyük bir kısmı etkin bir şekilde kullanılmak yerine farklı biçimlerde ya kullanıldı ya da çalındı.

Konuya ilişkin Kabil'de doğum uzmanı ve jinekolog Doktor Roya Adel ile görüştü.

Bir hastanede gecede 150’den fazla doğum

Dr. Roya Adel, kısıtlı sağlık koşullarında kadınların karşılaştığı zorlukları dile getirerek, “Kadın doğum ve jinekoloji bölümünde çalışıyorum. Kabil'de, kadınlara hizmet sunan yalnızca iki devlet hastanesi bulunuyor. Taliban'ın Afganistan'ı ele geçirmesinin ardından, Kabil çevresindeki ilçelerden ve komşu illerden çok sayıda kadın hasta bu hastaneleri ziyaret ediyor. Bu hastanelerde, bazen bir gecede 150'den fazla kadın doğum yapıyor” şeklinde konuştu.

Dr. Roya Adel, hastanelerdeki kısıtlı imkanların, hastaların gereken düzeyde tedavi edilmesi önünde engel teşkil ettiğini belirterek şunları ifade etti: “Yatak sayısı çok az, ilaç yok, yeterli sayıda tetkik ekipman bulunmuyor. Ancak, doktorlar her ne pahasına olursa olsun anne ve bebeğin hayatını kurtarmaya çalışıyor. Ama Allah korusun, bir hasta veya çocuk hayatını kaybederse, doktorlar ve hastane yöneticileri günlerce Taliban mahkemelerine gitmek zorunda kalıyor. Çünkü hastanelerimizin gerekli imkanlara sahip olmadığını asla kabul etmeyecekler.”

Hastanelerde kadınlar için dini teftiş ofisleri açıldı

Taliban'ın Sağlık Bakanlığı, sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesine değil, kadın doktorların çalışma alanlarını daraltmaya ve baskılamaya odaklandığını belirten Roya Adel konuya ilişkin son olarak şunları söyledi: “Her gün işe başlarken, bir bakanlık görevlisi kapıda durarak kadın çalışanların ‘uygunsuz’ kıyafet giymediklerini kontrol ediyor. Hatta bununla bağlantılı olarak her hastanede özel ofis bile kurmuşlar, orada bize günlük dini eğitim veriyorlar. Ama doktorların ve hastaların içinde bulunduğu vahim durumdan hiç söz edilmiyor.”

İnsani felaket kapıda

Afganistan'da sağlık hizmetlerinin, özellikle de kadınların sağlık hizmetlerine erişiminin mevcut durumu kriz halindedir. Tesis yetersizliği, ilaç ve ekipman eksikliği, sağlık personeli üzerindeki artan dini ve toplumsal baskılar binlerce insanın hayatını riske atıyor. Uluslararası toplum ve ilgili kurumlar kısa sürede harekete geçmezse bu kriz daha geniş çaplı bir insani felakete dönüşebilir.