Kadınlar Şehit Mizgîn Stüdyosu çalışmalarıyla kültürel mirasa sahip çıkıyor
Şehit Mizgîn Stüdyosu'ndaki çalışmalarıyla kültür ve sanat alanında inşa edilen mirasa sahip çıkan kadınlar, yeni projelere imza atıyor.

NEXEM ÇAÇAN
Qamişlo - Seslerin hayallerle buluştuğu Qamişlo'da, Hîlala Zêrîn Kadın Kültür Hareketi , kadınlara özel Şehid Mizgîn Stüdyosu adıyla bir stüdyo açtı.
Kadınların seslerini ve sanatsal kimliklerini sınırsızca ifade edebilecekleri eşsiz bir yer olarak hayata geçen stüdyoda, ses kaydının dışında kadınların müzik ve sanat alanındaki varlığı, yeniden konumlandırılıyor. Kadınlar mücadele ve direnişin sesini hafızaya dönüştürüyorlar.
Şehid Mizgîn Stüdyosu Yöneticisi Zeyneb Mensûr, stüdyonun çalışmaları ve faaliyetleri hakkında ajansımıza konuştu. Stüdyonun ilk kurulduğunda 3 kişi olduklarını dile getiren Zeyneb Mensûr, “Bir süre eğitim aldık ve çalışmalarımızı iki odada, hocalarımızın yardımıyla yürüttük. Bir süre sonra bir stüdyo kurmaya çalıştık. Çalışmalarımıza sonra 4 kişilik bir grup olarak devam ettik” dedi.
Zeyneb Mensûr, ilk başlarda eğitim çalışmalarında zorlandıklarını anlatarak konuşmasına şu sözlerle devam etti:
“Başlangıçta eğitim konusunda zorluk yaşadık, çünkü kadınlar için yeni bir adımdı. Eğitimin ardından gelen 4 üyemiz de bazı stüdyo sistemleriyle tanıştı. Biz ürün üretmek istedik ve öğrenenler programlar için müzikler yaptı. Stüdyomuz sadece Cizre kantonu ile sınırlı değil, Kuzey ve Doğu Suriye genelinde çalışma yürütüyor. Talep edilirse Rojava dışında bağımsız ya da çocuklarla ilgili çalışmalar da yürütüyoruz. Ayrıca çevre bölgelere de destek veriyoruz."
‘Bir hayali gerçekleştirmek istedik’
Zeyneb Mensûr, iki yıldır yeni üretimlerde bulunmak istediklerini ve buna yoğunlaştıklarını söyleyerek "En son ‘Tol’ adlı eseri yaptığımızda, bu eserdeki her şeyin kadınlar tarafından yapılmasını sağlamaya çalıştık. Bu hayali gerçekleştirmek istedik. Eserin yazarı, müzisyenleri, enstrümanları, yönetmeni ve kameramanları kadındı. Devrimin toprağı ve aynı zamanda Kürdistan'ın küçük bir parçası olan Rojava'da, bu adımlarla küçük bir alanda bile neler yapılabileceğini gösterdik. Birçok zor koşul ve şartta çabalarımızı sürdürerek bazı adımlar atmaya çalıştık" şeklinde konuştu.
‘Folkloru yeniden canlandırmak ağır bir yük’
Zeyneb Mensûr, Rojava Bölgesi’nin geleneksel dengbejlerini yeniden canlandırmaya çalıştıklarını ifade ederek "Bu değerli bir çalışma çünkü unutulmuş bir şeyi yeniden canlandırmak ve duyurmak çok zordur. Bunun için çok iyi planlar yapmak gerekir. Folkloru yeniden canlandırmak ağır bir yük olduğu için, bunları kayıt altına almak için çaba sarf ettik. Bugüne kadarki çalışmalarımız ve çabalarımız, Rojava'da ileriye doğru adımlar atma umuduyla oldu. Kadınların stüdyo çalışmalarında yer almaları için fırsatlar yaratmaya çalışıyoruz. Stüdyo çalışmalarımızın yanı sıra, Keziyê Sor'da şarkıcı ve oyuncu olarak da yerimizi aldık" dedi.
‘Kadınlar bu çalışmada yer almalı’
Zeyneb Mensûr, gelecekte hayata geçirmek istedikleri projeler hakkında da şunları söyledi: "Çalışmalarımıza devam ediyoruz ve önümüzde bir dizi eğitimler var. Stüdyonun daha fazla kadını çalışmaya dahil etmesi konusunda zorluk çekiyoruz. Çünkü kadınlar stüdyo çalışmalarını kolay kolay kabul etmiyor. Stüdyoların sadece erkeklerin ayrıcalığı olduğunu ve kayıtların onlar tarafından yapıldığını gördükleri için stüdyoda kendilerine yer bulamıyorlar. Ancak bu bakış açısının değişmesini umuyoruz çünkü kadınların her alanda yer alması gerekiyor."