Kayıp yakınları adalet aramaya devam ediyor

İHD Amed Şubesi ile kayıp yakınlarının “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” şiarıyla gerçekleştirdikleri eylemde bu hafta 1995’ten bu yana haber alınamayan Ömer Söğüt’ün akıbeti soruldu.

Amed- İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed Şubesi ile kayıp yakınlarının “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” şiarıyla gerçekleştirdikleri eylem 847’nci haftasında devam etti. Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde gerçekleştirilen eyleme, çok sayıda İHD üyesi ile kayıp yakını katıldı. Eylemde, gözaltında kaybettirilenlerin fotoğrafları taşındı. Bu haftaki eylemde, 20 Mayıs 1995’te askerlerce gözaltına alınıp bir daha kendisinden haber alınamayan Ömer Söğüt’ün hikayesi okundu.

İnsan Hakları aktivisti Fırat Mercan tarafından okunan Söğüt’ün hikayesi şöyle:

“47 yaşındaki 8 çocuk babası Söğüt ve ailesi Licê’nin Derxust köyünde yaşıyordu. Güvenlik güçleri tarafından köylerinin yakılması nedeniyle göç etmek zorunda kalmışlardı. Ancak Söğüt, tek geçim kaynakları olan köy civarındaki bağlarına çalışmak üzere gidiyordu. Bu gidiş gelişlerde askerlere rastlarsa darp edilmiş halde eve dönüyordu. 20 Mayıs 1995 sabahı asmaları budamak için eşeği ile birlikte bağa gitti. Ancak akşam eve dönmedi. Sabah eşine bakmak için bağa giden Meyase Söğüt, onun eşyalarını gördü. Eşek ağaca bağlı haldeydi. Toprakta da bir noktaya kadar devam eden ayak izleri ve o noktadan sonra araç izleri vardı. Etrafa eşini sordu. Civarda binlerce askerin katıldığı askeri bir operasyon yapıldığını, bu askerlerin eşini bahçeden alıp götürdüklerini öğrendi.

Aile karakolda hakarete ve şiddete maruz bırakıldı

Eşi serbest bırakılır diye bekleyen Meyase Söğüt bir yandan da onu kendi imkanlarıyla karakollarda ve jandarma merkezlerinde arıyordu. Meyase Söğüt, Sadet Jandarma Merkezi’ne gidip eşini sorduğunda Şahabettin isimli rütbeli subay tarafından hakaretlere maruz kalıp, darp edildi. Savcılığa başvurduğunda ise ancak üçüncü dilekçesi kabul edilip işleme alındı.  Aradan 30 yıl geçmesine rağmen Söğüt’ün akıbeti hakkında bir bilgi edinilemedi.”

Açıklama oturma eylemiyle son buldu.