Afganistanlı kadınlardan Taliban’a karşı mücadele çağrısı

Afganistan’da 20 yaşındaki Abeda’nın şüpheli ölümüyle ilgili konuşan kadın hakları aktivisti Wajiha Nejat, “Biz kadınlar her gün Taliban tarafından ruhsal ve fiziksel işkenceye uğruyoruz” diyerek, mücadele çağrısında bulundu.

BAHARİN LEHİB

Ghor – Afganistan’da zorla evlendirme vakaları, özellikle cihatçı grupların 1992’de yönetime gelmesiyle birlikte artış gösterdi. Aradan geçen yıllara rağmen bu yaygın ve insanlık dışı uygulamayı durdurmaya yönelik somut ve etkili bir adım atılmış değil. Zorla evlendirmeler; Afganistan’da aile içi şiddetin, ‘intihar’ adı altında şüpheli kadın ölümlerinin ve kadın katliamlarının artmasına neden oluyor.

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu’nun (UNICEF) 2018 ve 2019 yıllarında yayımladığı rapora göre, yalnızca Herat ve Badghis eyaletlerinde 183 zorla evlendirme ve 10 çocuk ticareti vakası kayda geçti. Zorla evlendirilen çocukların yaşları ise 6 ila 17 arasında olduğu bilgisi verildi.

Kız çocukları zorla evlendiriliyor

Eskiden Afganistan'da kız çocuklarının evlenme yaşı medeni kanunlara göre 18 olarak belirlenmişti. Ancak Taliban'ın iktidara gelmesiyle bu yasa yürürlükten kaldırıldı, şeriatın katı yorumlarına dayanılarak evlilik yaşı ergenlik dönemi olarak kabul edilen 9 yaşa kadar indirildi. Öte yandan, kız çocuklarının eğitim hakkından mahrum bırakılması, aileleri reşit olmayan kızlarını silahlı gruplarla zorla evlendirilmekten koruma, yoksullukla başa çıkma ya da diğer aile bireylerinin yaşamını sürdürme gibi gerekçelerle çocuk yaşta evlendiriyor. 

Dijital medyada paylaşılan içerikler ya da Afganistan'ın farklı bölgelerine yapılan ziyaretler, Afganistanlı kadınlarının çoğu zaman görünmeyen acılarını gözler önüne seriyor. Sessizce şiddete maruz bırakılan, intihara sürüklenen kadınların sayısı azımsanmayacak düzeyde. Taliban rejimiyle birlikte bu şiddet dalgası daha da yoğunlaştı.

‘Onu zorla götürmek istediler’

Afganistan’da 20 yaşındaki Abeda, birkaç gün önce, bir Taliban mensubunun kardeşiyle zorla evlendirilmek istendi. Bu evliliğe karşı çıkan Abeda, şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi.  Abeda’nın yakınlarından Leila Naz, "Taliban üyesinin üçüncü evliliğine karşı çıktığı için Abeda’yı öldürdüler. Onu zorla götürmek istediler. Babası ve kardeşi direnince hapse atıldılar. Kaçacak bir yolu olmayan Abeda, bu zulmü sona erdirmek için intihar etti” dedi.

Abeda’nın olay anına ait görüntüleri dijital medyada hızla yayıldı ve kısa sürede gündem oldu. Birçok kişi Abeda’yı kurtarmak için harekete geçse de ne yazık ki genç kadın hayatını kaybetti. Taliban, olayla ilgili herhangi bir açıklama yapmazken, resmî kurumlar da sessiz kaldı. Bu sessizlikte, yalnızca kadın eylemciler ve kadın hakları aktivistlerinin protesto sesleri duyuldu.

‘Kararlı bir şekilde mücadele etmeliyiz’

Kadın hakları aktivisti Wajiha Nejat, Taliban’ın Afgan kadınlarına yönelik uyguladığı şiddete dikkat çekerek, “Biz kadınlar her gün Taliban tarafından ruhsal ve fiziksel işkenceye maruz kalıyoruz. Taliban son üç yılda çok sayıda kadını katletti ve hiçbir zaman hesap vermedi. Ne yazık ki bu vahşetin ve suçların intikamını almak için ayağa kalkan tek kişi kadınlardır. Toplumda barışı, refahı ve huzuru yeniden sağlamak için, kadınları Taliban ve cihatçı köktendinciliğin hakimiyetinden kurtarmak için bilinçli ve kararlı bir şekilde mücadele etmeliyiz” şeklinde konuştu. 

Zorla evlilik, yalnızca ailevi bir karar değil, aynı zamanda yapısal şiddetin bir biçimi ve ciddi bir insan hakları ihlalidir. Uluslararası toplumun sessiz kaldığı bir ortamda, Afgan kadınları aşırıcılığa karşı mücadele ediyor. Ancak bu eğilimin devam etmesi, gelecek nesillerin baskı altında değil, insan hakları temelinde yetişmesi için acil destek ve etkin bir eylem gerektirmektedir.