AVRÎN NAVDAR

Hasekê- “Kuzey ve Doğu Suriye Bileşenlerinin Ortak Tutum Konferansı” Suriye tarihinin çok hassas bir döneminde, tüm bölge bileşenlerinin katılımıyla gerçekleştirildi.

Konferansa katılanlar, Suriye halkının birliğinin hiçbir bileşenin dışlanması ve adem-i merkeziyetçiliğin ise ülkenin parçalanması anlamına gelmediğini vurguladı. Ayrıca yetkililerin her zaman ırkçılık ve otoriterlik dayatarak, Suriye halkının taleplerine tamamen aykırı olan merkezi bir sistem yaratmaya çalıştığı belirtildi.

Konferansa katılan kadınlar ajansımıza konuştu.

‘Suriye bileşenlerinin birliğini gösteren bir mesaj’

Rakka Kantonu Zenubya Kadınlar Topluluğu Sözcüsü Khud al-İssa, konferanstan önce Kuzey ve Doğu Suriye’nin tüm kantonlarında ön hazırlık toplantıları yapıldığını söyledi.

Khud al-İssa, “Medya savaşı bölgelerimizi, özellikle de Rakka’yı hedef aldı. Radikal gruplara bağlı medya, bölge bileşenleri arasında fitne çıkarmaya çalıştı. Ancak buradaki varlığımız, geçici yönetime, bölgesel ve uluslararası güçlere şu mesajı veriyor: Biz tek bir halkız, aramızda ayrım yok. Tüm bileşenlerimiz, farklılıklarımız ve dinlerimizle barış içinde yaşıyoruz ve birbirimize saygı duyuyoruz” dedi.

IŞİD’in yenilgisinin, “güvenlik ve barış içinde yaşamamız için canlarını feda eden genç kadın ve erkekler” sayesinde mümkün olduğunu söyleyen Khud al-İssa, barışın Özerk Yönetim ve Suriye Demokratik Güçleri sayesinde sağlandığını dile getirdi.

Yeni Suriye’nin çoğulcu ve adem-i merkeziyetçi olması, tüm halkın barış içinde yaşaması ve ülkenin sahip olduğu çeşitliliği koruyan yasaların çıkarılması gerektiğini ifade eden Khud al-İssa “Azınlık veya çoğunluk demiyoruz, biz tek bir halkız. Özerk Yönetim deneyimini yaşadık ve bu tüm Suriye için bir model olmalı. Burada bölge halkı kendi kendini yönetiyor ve kendi bölgelerini savunuyor” şeklinde konuştu.

Dış müdahaleyi reddeden Khud al-İssa, bu müdahalelerin bölgeyi bölmeye çalıştığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sloganımız Suriye’nin birliği ancak çeşitliliğin korunmasıdır; adem-i merkeziyetçi, demokratik, çoğulcu bir Suriye olmalı ve Suriye Cumhuriyeti tüm halkı kapsamalıdır.”

‘Yeni bir Suriye inşa etmek’

Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Halklar Meclisi Eşbaşkanı Siham Qeriyo, konferansın “Yeni Suriye’yi inşa etmek için bileşenlerin birlik içinde olmasını” hedeflediğini söyledi. Süryani bir kadın olarak 2014’ten beri Özerk Yönetim’in içerisinde çalıştığını belirten Siham Qeriyo, bu projenin kadınlara önemli haklar sağladığını ve birçok başarı elde etmelerine imkân verdiğini vurguladı.

Siham Qeriyo, Demokratik Halklar Meclisi’nin, Kuzey ve Doğu Suriye Kadınlar Meclisi’nin kurulmasını öngören Toplumsal Sözleşme’nin 110’uncu maddesini onayladığını hatırlatarak, “Her kurumda kadınların işlerini destekleyen ve iradelerini güçlendiren komiteler var” dedi.

‘Birleşik, çoğulcu, sivil bir Suriye inşa edilir’

Konferansın amacının Suriye halkının yararına olduğunu vurgulayan Siham Qeriyo, “Konferansın başarılı olmasını diliyoruz. Böylece Suriye halkı gelecekteki hükümete katılabilir ve halkın kendi kendini yönettiği, birleşik, çoğulcu, sivil bir Suriye inşa edilir” diye belirtti.

Toplumsal Sözleşme’de kadınların katılım oranının yüzde 50 olduğuna dikkat çeken Siham Qeriyo, kadınların karar alma mekanizmalarından uluslararası platformlara, sosyal, ekonomik, kültürel hatta dini alanlarda temsil edildiğini söyledi.

‘Birlik sadece sloganlarla değil, ortak çalışmayla sağlanır’

Konferansa geleneksel Asur kıyafetiyle katılan Mona Baruta, “Asur bileşeni olarak tüm mezheplerimizle, gerçek bir birliğin sadece sloganlarla değil, sahada ortak çalışmayla mümkün olduğunu belirtebilirim” dedi.

Çeşitliliğin demokratik, çoğulcu ve güvenli bir Suriye inşasında itici güç olduğuna dikkat çeken Mona Baruta şöyle konuştu:

“Etnik ve dini çeşitlilik, karşılıklı saygı ve herkesin haklarının eşit şekilde tanınması temelinde bir araya gelirse güç kaynağıdır, zayıflık değil.”

‘Konferans, Suriye’nin bölünmesine karşı bir duruş sergiliyor’

Kuzey ve Doğu Suriye Êzidî Kadın Birliği Sözcüsü Hediya Şemo, konferansın Suriye’nin içinde bulunduğu süreç açısından önemli bir adım olduğunu söyledi.  Hediya Şemo, “Suriye bileşenlerinin tutumu, demokratik bir Suriye inşa etmek için çok önemlidir. Suriye’nin sahil bölgesindeki Alevilere, Süveyda’daki Dürzilere yönelik katliamlar ve Heyet Tahrir el-Şam’ın kontrolündeki bölgelerde sivillere yönelik devam eden kaçırma ve öldürme olaylarının amacı Suriye’yi bölmek ve iç savaş çıkarmaktır” dedi.

Hediya Şemo, konferansın Kuzey ve Doğu Suriye’deki bileşenlerin ortak tutumunu oluşturmak için düzenlendiğini ifade ederek, “Suriye’de istikrar ve güvenliği sağlamak için güçlerin birleştirilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

Merkeziyetçi sistem yaratmaya çalışan politikaların, devrimi başlatan Suriye halkının taleplerine aykırı olduğunu vurgulayan Hediya Şemo, “Geçici yönetim tek renkli merkezi bir sistem kurmaya çalışıyor. Oysa Suriye, bileşenleri açısından çeşitli ve çok renkli bir ülkedir. Ortak yaşam, Suriye halkının taleplerinden biridir, ancak yetkililer her zaman ırkçılık ve otoriterlikle halkın taleplerine ters düşen merkezi bir sistem yaratmaya çalışır” ifadelerini kullandı. Hediya Şemo, “Bu konferansta dile getirilen tutum, Suriye’nin geleceğini demokrasi ve çoğulculuğa yönlendirecektir. Bu konferans, nefret söylemi, aşırılık ve şiddetten arınmış özgür bir Suriye için tarihi bir adımdır” dedi.

‘Deneyimlerimizi tüm Suriye’ye sunmak istiyoruz’

Ermeni Konseyi yöneticisi Ariv Kasbiyan da, “Konferans, Kuzey ve Doğu Suriye’deki Arap, Kürt, Süryani, Ermeni ve Asur bileşenlerini bir araya getirdiği için büyük anlam ve öneme sahip. Bu, bölgemizdeki deneyimlerimizi Suriye’nin geleceğine taşımak ve demokrasiyi garanti altına almak istediğimizi gösteriyor” diye belirtti.

Ariv Kasbiyan, farklı mezhep ve dinlerin kadınların Suriyeli kimliklerinden uzaklaşmalarına neden olmadığına işaret ederek şunları söyledi: “Suriye kültürel ve dini çeşitliliğiyle güzeldir. Tarih, özgür bir Suriye inşa etmek için verilen mücadeleleri kaydetmiştir. Haklarımızı güvence altına alana kadar direniş ve kararlılık yolunu izlemeye devam edeceğiz.”

Konferansın amacının, Kuzey ve Doğu Suriye bileşenlerinin tutum ve taleplerini Suriye’nin geleceği için birleştirmek olduğunu belirten Ariv Kasbiyan, tüm Suriye bileşenlerine özgür ve adil bir Suriye için mücadele çağrısında bulundu.