Karama Meydanı’ndan seslendiler: Yollarımız artık güvenli olsun

Şam–Süveyda yolu üzerinde sivilleri taşıyan otobüse düzenlenen saldırıda iki kişi yaşamını yitirdi, çok sayıda kişi yaralandı. Kentte düzenlenen protestoda halk, “Yollarımız güvenli olsun, artık korkuyla yaşamak istemiyoruz” mesajı verdi.

Süveyda– Suriye’nin Şam–Süveyda yolu üzerinde sivilleri taşıyan bir otobüse düzenlenen saldırıda iki kişinin katledilmesi ve çok sayıda kişinin yaralanması, kentin sakinleri için sadece bir güvenlik olayı değil, aynı zamanda yeni bir şok dalgası oldu. Süveydalılar artık başkentle aralarındaki yolların korku ve belirsizlik alanına dönüştüğünü söylüyor.

Suriye’nin Süveyda kent merkezindeki Karama Meydanı’nda onlarca yurttaş, otobüse yönelik saldırıyı protesto etmek için bir araya geldi. Göstericiler, Şam’dan dönen Süveydalı sivilleri taşıyan otobüse yapılan saldırıyı kınayarak, güvenliğin sağlanmasını ve sorumluların hesap vermesini talep etti.

Saldırı sonucu iki kişi hayatını kaybetti, çok sayıda kişi de yaralandı; bazı yaralıların durumu ağır. Bu durum kentte büyük bir öfke dalgasına yol açarken, halk yeniden artan şiddet ve hedefli saldırıların geri dönmesinden endişe ediyor.

Protestoya katılan yurttaşlar, yolların gerçekten güvence altına alınmasını ve tekrarlanan saldırıların durdurulmasını istedi. Katılımcılar, Süveyde halkının korku ve şiddetten uzak, güvenli ve onurlu bir yaşam hakkına sahip olduğunu vurguladı.

Protestodan tanıklıklar

Mazraa köyünden Mufide Said, “Bu korkakça eylemi kınamak için buradayız. Bize yolun güvenli olduğu söylendi, insanlar da rahatlayıp yola çıktı ama pusuya düşürüldüler. Gençlerimizi kaybettik, bazıları hâlâ ölümle pençeleşiyor. Neden Süveyda halkı cezalandırılıyor? Biz sadece köylerimize dönüp onurlu bir hayat yaşamak istiyoruz” dedi.

Basima Akbani ise yol güvenliğiyle ilgili verilen sözlerin sahte olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: “Süveyda hâlâ kuşatma altında. Amman Anlaşması’na rağmen saldırılar sürüyor. Şam–Süveyda yolu hâlâ tehlikeli. Belgelerini almak için Şam’a giden bir öğrenci cenazesiyle döndü. İnsanlar bu yolu mecburen kullanıyor, ama kimse geri dönüp dönemeyeceğini bilmiyor. Boşaltılan köyler hâlâ ıssız ve bazı taraflar oradaki mülkleri ganimet gibi görüyor.”

Sa’le köyünden Amal el-Hatib ise yaşananlara dair duygularını şöyle paylaştı:

“Barbarlık dönemini geride bıraktığımızı sanıyorduk, ama yaşananlar bizi yıllar öncesine götürdü. Biz barışçıl insanlarız, silah taşımıyoruz, ama masumların canını aldılar. Katledilenlere rahmet diliyoruz ve mültecilerin köylerine dönmesini, baskılardan uzak, onurlu bir yaşam sürmesini istiyoruz.”