Haber Merkezi- Almanya’nın Frankfurt kentinde bugün, “İdamı Reddet, Özgür Yaşamı Kabul Et” kampanyası ve “Bugünkü Demokratik İran Platformu” tarafından; ’Jin jiyan azadî’ ayaklanmasının 3’üncü yıldönümünde bir konferans gerçekleştirildi. Konferansa farklı ülkelerden onlarca kadın katıldı.

Etkinlik, özgürlük uğruna hayatını kaybedenler için bir dakikalık saygı duruşu ile başladı ve ardından katılımcılara yönelik bir açılış bildirisi okundu. Konferans hem bölgeden hem de uluslararası platformlardan gelen konuşmacılarla kadın hakları, dayanışma ve direnişin önemini ele alan panellerle sürdü.

Programda konuşmacılar olarak Eski Afganistan Parlamenteri Belqis Roshan, Alman Parlamento üyesi Janine Wissler,  Kuzey ve Doğu Suriye Kadın Konseyi Temsilcisi Emine Omar ve KJAR üyesi Maryam Fathi konuşmalar yaptı.

Almanya Sol Partisi’nden Janine Wissler, konuşmasında Almanya’daki “Jin jiyan azadi” hareketine olan geniş dayanışmayı vurguladı ve Almanya hükümetini Afgan kadınlar ve mültecilere verdiği destek sözlerini yerine getirmemekle sert şekilde eleştirdi. Janine Wissler, Afganistanlı kadınların Taliban’ın şiddeti ve kadın düşmanlığı altında yeniden baskı gördüğünü hatırlatarak, Almanya’nın son politikalarını, özellikle mültecilerin sınır dışı edilmesine yeniden başlanmasını, önceki taahhütlerin ihlali olarak nitelendirdi.

Eski Afgan Senatörü Belqis Roshan ise konuşmasına Gazze’de yaşanan soykırımı hatırlatarak başladı ve bölgedeki kadınların iç ve dış şiddete karşı yalnızca dayanışma yoluyla direnebileceğini vurguladı. Belqis Roshan, “Taliban ya da IŞİD dına olsun, uygulanan her şiddetin ilk kurbanı kadınlardır” dedi. Afganistan’da kadınların temel haklarının dahi göz ardı edildiğini belirten Belqis Roshan, kadınların nüfus cüzdanlarına isim ve fotoğraflarının yazılmadığını ve deprem gibi acil durumlarda erkeklerin kadınların enkaz altından çıkarılmasına izin vermediğini aktardı. İran’a değinen Belqis Roshan, “İran halkı büyük bedeller ödedi ve mücadele etti, ancak bazı işbirlikçi kesimler rejimle iş birliği yaptı; bu durum baskının devam etmesine katkı sağladı” ifadelerini kullandı.

Panelin sonunda dört konuşmacı da şiddet ve baskıya karşı dayanışmanın önemini vurguladı ve bunu mücadelenin devamı için şart olarak nitelendirdi.