MEDİNE MAMEDOĞLU

Êlih- Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) yönetimindeki Colemêrg Belediyesi’ne 3 Haziran’da kayyım atanmasına karşı başlatılan eylemler devam ediyor. Son olarak DEM Parti’nin, 30 Haziran’da İstanbul’dan başlattığı ve birçok kenttin dolaşıldığı ‘İradeye Saygı Yürüyüşü’nün bugün Wan’a ulaşması bekleniyor.  Wan’da bir araya gelecek olan kitle Musa Anter Parkı’nda yapılacak açıklamanın ardından 6 gün sürecek bir programla Colemêrg’e ulaşmayı hedefliyor. 6 gün sürecek olan yürüyüşte, DEM Partililer mahalle mahalle, köy köy gezecek.

2 Temmuz’da Êlih’te bir araya gelerek Wan’a doğru yola çıkan yürüyüşe katılan eylemciler, “Gaspa sessiz kalmayacağız” mesajı veriyor. Yürüyüşe katılan Dersim Belediye Eşbaşkanı Birsen Orhan ve Dep (Karakoçan) Belediyesi Eşbaşkanı Songül Düzgün yürüyüşü ve kayyıma karşı direnişlerini ajansımıza değerlendirdi.

‘Bu politikalarla amaçlarına ulaşamayacaklar’

“31 Mart zaferinden sonra halka yenilen AKP iktidarı yine en iyi bildiği yolu denedi” diyerek sözlerine başlayan Dersim Belediye Eşbaşkanı Birsen Orhan yolculuklarına dair şunları söyledi:

“Halkların iradesini gasp ederek, Hakkâri belediyemize kendi sömürge valisini atadı. Bizler bu yürüyüşe Dersim’den başladık, Elazığ ve Bingöl ekibimizle beraber heyete katıldık. Yaptığımız yürüyüşün ardından binlerle beraber Hakkâri’ye uzun bir yürüyüşümüz olacak. Bu yürüyüşün amacı her seferinde Kürt halkının iradesi ve varlığını inkâr eden AKP-MHP iktidarına bir yanıt vermek. Kürt düşmanı politikalarla hiçbir zaman irademizi onlara teslim etmeyeceğimizi ve buna müsaade etmeyeceğimizi belirtiyoruz. Her daim buradayız ve irademize sahip çıkacağız.”

‘Mücadele şiarıyla yürüyeceğiz’

Birsen Orhan konuşmasının devamında iradeye dair mücadelelerinden taviz vermeyip, kayyım uygulamalarına hiçbir zaman sessiz kalmayacaklarını vurguladı. Birsen Orhan yürüyüşe dair şu notlara yer verdi: “Munzur’un coşkusunu Zap’la buluşturacağız. Wan direnişini kendine dert edinen AKP bu kayyımla Kürt halkına bir mesaj ve gözdağı veriyor. Kürt halkını yok ederek ve yok sayarak varlığını sürdürmek istiyor. Bizler bu politikalara boyun eğmeyeceğiz. Belediyeler halkındır, belediyeler bizimdir. Bu gaspa izin vermeyeceğiz. Bu şiarla Hakkâri’ye yürüyeceğiz. 2016 akabinde 2019 sürecinden sonra iki kez halkların iradesini gasp eden iktidar gördü ki Kürt halkı kendi iradesinden vazgeçmiyor. Bu irade gibi bu yürüyüşten de vazgeçmeyeceğiz. Bizler halkların iradesiyiz ve bu iradeyi korumak için her şeyi yapacağız.”

‘İrademiz için yürüyoruz’

Dep (Karakoçan) Belediye Eşbaşkanı Songül Düzgün ise kayyım politikasının halkın iradesini yok saymak olduğunu belirterek, “Bizler belediye eşbaşkanları olarak bu halkın iradesiyiz. Bu halkın iradesi ile buraya geldik. Halkın iradesini yok sayan zihniyete karşı da bugün alandayız. Hakkâri belediyemizi alana kadar da vazgeçmeyeceğiz. Bizler de bugün bu irade için oraya yürüyeceğiz. Bir çözüm bulunana kadar buradayız. Kürt halkının üzerinde yürütülen bir tecrit var, bu tecridi bir bütün ele almak lazım. Bugün bu kayyım bir belediyeye değil bir iradeye yapıldı. Bizler de bu noktada mücadele etmeye, alanlarda olmaya devam edeceğiz.”