Fas’ın ilk kadın güvenlik görevlisi kurduğu sendika ile işçilerin sesi oldu

Fas’ta ilk kadın özel güvenlik görevlisi olarak çalışan Lobna Najib, maruz kaldığı sömürü ve baskılara karşı kurduğu sendika ile işçilerin haklarını savunmak için mücadele veriyor.

HANAN HARITE

Fas- Fas’ta yaşayan Lobna Najib, ülkede özel güvenlik görevlisi olarak çalışan ilk kadın olarak kabul ediliyor. Mesleklerin cinsiyetleştirilmesine karşı “erkek işi” olarak görülen özel güvenlik görevlisi mesleğini seçen Lobna Najib, 18 yıldır bu mesleği sürdürüyor. Mesleğini yaparken uğradığı baskı ve tacizler sonucu hak aramak için sendika kuran Lobna Najib şimdilerde işçilerin sesi oldu.

‘Beni yıldırmak için özel fotoğraflarımı yayınladılar’

“Kadınları reddeden erkek zihniyetine karşı savaş verdim” diyen Lobna Najib, “Özel güvenlik alanı erkeklere özel bir alan olarak görülüyordu. Ben de bir kadın olarak bu alanda varlığımı kanıtlayarak, erk zihniyete karşı mücadelemi sürdürdüm. Beni yıldırmak için dijital medya üzerinden özel fotoğraflarımı yayınladılar. İftira ve hakarete uğradım. Bu durum beni çok üzse de mücadeleyi bırakmadım” dedi.

‘Destek gördüm ve yeniden gücüme kavuştum’

Maruz bırakıldığı dijital şiddetin psikolojisi üzerinde olumsuz etkiler yarattığını kaydeden Lobna Najib, “Yaşananlar karşısında psikolojimin bozulması nedeniyle bir süre çalışmaya ara verdim. Bir kadın hakları derneğine sığındım ve bana psikolojik destek sağladılar. Daha sonra yeniden toparlandım ve gücüme kavuştum” diye belirtti.

‘İşçilerin sesi olmak için sendika kurdum’

Özellikle kadınlar üzerindeki toplumsal baskılara “dur” demek için sendika kurduğunu ifade eden Lobna Najib, “1 milyon 200’den fazla hem kadın hem de erkek özel güvenlik görevlisinin haklarını savunmak ve diğer kamu kurumlarındaki binlerce kadın işçiyi savunmak için 2018 yılında sendika kurdum. İşçilerin yaşadığı zorlukları yetkililere iletmek için büyük çaba harcadım ve aynı zamanda çalışırken kendi yaşadığım sömürünün de farkına vardım” ifadelerinde bulundu.

‘İşçiler haklarını alamıyor’

Birçok işçinin sigortasız çalıştığını, düşük ücretler aldıklarını, tatil hakları olmadığını söyleyen Lobna Najib, sözlerine şöyle devam etti: "Eğitim kurumları ve hastanelerde yemek pişiren ve temizlik yapan kadın işçiler büyük sömürü ve ağır çalışma koşullarıyla karşı karşıya kalıyorlar. Günde 14 saate kadar çalıştırılıyorlar ki bu da temsil edilen yasal çalışma saatleriyle bağdaşmıyor. Fas İş Kanunu'nun 184’üncü maddesine göre işçiler günde 8 saat çalışmalıdır. Bunun yanı sıra hükümet tarafından onaylanmasına rağmen işçilere asgari maaş verilmiyor. Kamu kurumlarında çalışan çok sayıda kadın, çalıştıkları iş yerlerinde sömürüye ve çeşitli ihlallere maruz kalıyorlar. Örneğin çalışan kadınlar yöneticilerin evlerini temizlemek gibi uzmanlıkları dışındaki işlerde görevlendirilebiliyorlar. Bunu reddetmeleri durumunda işlerinden atılabiliyorlar. Bu istismarlar, ne yazık ki kanunu uygulamakla görevli olması gereken kamu kurumlarında gerçekleşiyor. İdare şirketleri de arabulucu rolü oynuyor ve bu kategorideki işçilerin maruz kaldığı tüm ihlalleri örtbas ediyor.”

‘Bakanlıklar harekete geçmeli’

Kadın işçilerin çoğunun okuma yazma bilmediğini dile getiren Lobna Najib, “İlgili bakanlıklar, şirketlerin sosyal yasaları etkili bir şekilde uygulaması için harekete geçmelidir. Sorumluluk, zor koşullarla karşı karşıya olan kadın işçilerin temel haklarının sağlanmasında yatıyor. 5 aydır maaşlarını almayan işçiler var. İşçilerin çalıştığı sektörlerde reform istiyoruz. Sorumlu yetkililer kadın işçilerle bir diyalog başlatmalıdır. Özel güvenlik görevlileri günde 12 saatten fazla çalışıyor. Ayrıca çalıştıkları ek saatler için ücretlerini alamıyorlar. Bu durum iş kanununun açık ihlalidir. İlgili Bakanlığa yaşananlara dair yazılar yazdık, ancak şimdiye kadar bir yanıt alamadık. İlgili bakanlık bize kapıyı açmayı reddediyor ve çıkmaz bir politika izliyor” diye belirtti.

‘Özel bir yasa teklifi sunma sürecindeyiz’

Lobna Najib, korucu ve özel güvenlik görevlileri kategorisinin İş Kanunu'nun dışında tutulduğunu söyleyerek, sözlerini şöyle tamamladı: “Kanun hazırlandığı dönemde özel güvenlik şirketleri bulunmuyordu. Bu nedenle kanunlarda daha çok ‘koruculardan’ bahsediliyor. Bu yasal bir boşluk olarak kaldı ve özel güvenlik görevlileri, taşeronlarla anlaşma yapan şirketler tarafından istismar edildi. Sendika olarak çeşitli sektörlerde kadınların varlığının olması, kadın işçilerin haklarının savunulması, korucuların ve özel güvenlik görevlilerinin temel haklarının verilmesi amacıyla özel bir yasa teklifi sunma sürecindeyiz.”