‘Acının Kardeşi’: Yazar Leyla Halid'in gözünden bir roman

Yazar Leyla Halid, “Acının Kardeşi” adlı romanında, Halep’in Şêxmaqsûd ve Eşrefiyê mahallelerindeki direnişi ve halkın yaşadığı acıları anlatıyor. Yazdığı her hikaye, savaşın unutulmaz izlerini gelecek nesillere aktarma amacını taşıyor.

SİLVA MULLA OSMAN

Halep- Halep’in Şêxmaqsûd ve Eşrefiyê mahalleleri, 2012-2016 yılları arasında Türk destekli silahlı grupların yoğun bombardıman ve saldırılarına maruz kaldı. Bu saldırılar yüzlerce kişinin ölümüne ve yaralanmasına yol açarken, evler ve altyapı da büyük ölçüde tahrip oldu. Mahalle sakinleri ve savaşçılarının her saldırıda birlik ve dayanışma içinde hareket etmeleri, Şêxmaqsûd ve Eşrefiyê’de direnişi devrimci bir halk savaşına dönüştürdü. Örgütlenme ve fedakarlıkları sayesinde önemli zaferler kazandılar.

Şêxmaqsûd ve Eşrefiyê mahallelerinde yaşanan acılardan ve saldırılardan etkilenen yazar ve Halep Suriye Kadınlar Konseyi yöneticisi Leyla Halid, bu deneyimleri “Acının Kardeşi” adlı romanında kaleme aldı. Leyla Halid, romanda Suriye halkının düşmanları tarafından hedef alındığını ve özellikle bu iki mahalleye yapılan saldırıların, bölgedeki etnik ve mezhepsel çeşitlilik nedeniyle daha acımasız olduğunu vurguluyor. Eserde ayrıca, mahalle sakinlerinin direnişi ve birbirlerine gösterdikleri dayanışma da ön plana çıkarılıyor.

Zihninde oluşan anlar…

Leyla Halid, ilhamın çoğunlukla anlık düşüncelerden, yani karşılaştığı durumlar veya gözlemler karşısında zihninde kısa süreli fakat yoğun bir şekilde oluşan farkındalık ve değerlendirme anlarından geldiğini açıkladı. Leyla Halid, “Duygularımı paylaşmak için Facebook sayfama yazmayı denedim, ama dijital ortamın saldırılara açık olduğunu görünce güvenemedim. Sonra duygularımı en güvenli şekilde basılı yazıyla ifade edebileceğimi fark ettim” diye belirtti.

Kitap 8 hikayeden oluşuyor

Kitabında kaydettiği ve birçok kişinin yüreğine dokunan hikayelere tanık olduğunu belirten Leyla Halid, “Kitabım ilk olarak Şarmoula gazetesinde yayımlandı, ardından 2022’de Şaliq Yayınevi tarafından basıldı. ‘Acı Kardeşi’ adlı eserim sekiz hikayeden oluşuyor. Bunlar; ‘Acı Kardeşi’, ‘Yıkıntılar Üzerindeki Çocukluk’, ‘Kalbim Oğlum İçin ve Oğlumun Kalbi Bir Vatan İçin’, ‘Hüzünlü Yoksulluk Ziyafeti’, ‘Bir Mahalle Hikâyesi’, ‘Diplomasız Bir Doktorun Tanıklığı’, ‘R Harfini Yok Eden Savaş’ ve ‘Ateşli Bir Kasırgada Kelebekler’” dedi.

‘Çocukların kahkahaları susturulmuş’

Annesinin göğsüne süt içmek için uzanan bir çocuğun keskin nişancının kurşunuyla hayatını kaybettiği trajik bir olayı anlatan Leyla Halid, romanda geçen kimi hikayeleri şöyle paylaştı:

“Her hikayem, savaşın, bombardımanın ve yıkımın ortasında yaşamın kesitlerini anlatıyor. ‘Hüzünlü Yoksulluk Ziyafeti’nde mutluluk ve neşe kaybolmuş; ziyaretler ve salıncaklar artık yok. Çocukların kahkahaları susturulmuş, yerine kurşun, top, bombardıman, ağlama ve ambulans sirenlerinin sesi gelmiş. ‘Kalbim Oğlum İçin, Oğlum Vatanı İçin’ hikayemde, ailesi çocuklarını kaos ve savaştan korumak için yurt dışına gönderiyor. Ama genç, doğduğu mahalleye karşı duyduğu sorumluluk nedeniyle geri dönüyor ve memleketini, çocukluğunu ve anılarını savunmak için sürgünde bulduğu huzuru geride bırakıyor. ‘Yıkıntılar Arasında Çocukluk’ öykümde, savaş yıllarında yitirilen bir çocukluğu anlatıyorum. O masum çocuklar artık salıncaklarda ya da parklarda oynamıyorlar. Onlar, mahallelerine yağan mermilerin ve füzelerin şarapnel parçaları arasında oyunlar kuruyorlar. Çocukluğun en saf, en neşeli anları bir anda yıkıntılara, korkuya ve ölüme dönüşüyor. O masumiyetin yerini, savaşın karanlık gölgesi alıyor. ‘R Harfini Yok Eden Savaş’ öykümde ise, birbirlerini seven ve vatanlarını savunma görevlerini yerine getiren bir erkek ve bir kadının hikayesini anlatıyorum. Sevgileri, savaşın karanlık yüzüne rağmen onlara engel olmadı. Görevlerini yerine getirmek, savaşa katılmak zorunda kaldılar, ancak bu, birbirlerine duydukları sevgiyi ve bağlılığı hiçbir şekilde azaltmadı. Nihayetinde öyküleri, bir evlilikle son buldu. ‘Ateşli Bir Kasırgada Kelebekler’ öykümde de, Simaaf, Şirin ve Noujiyan adında üç genç kızın hikayesini anlatıyorum. Bu üç kız, iki mahallenin sakinlerinin sesini ve acılarını duyurabilmek için her şeyi riske atarak, zorluklara, tehlikelere ve eksik ekipmanlara rağmen olayları belgelemeyi başardılar. Oysa ki tüm koşullar ve korkular onlara engel olmaya çalıştı, ancak güçlü iradeleri her şeyin önündeydi ve sonunda, gerçeği dünyaya duyurmayı başardılar.”

‘Kalem yalnızca yazma aracı değil’

Leyla Halid için kalem, yalnızca bir yazı aracı değil, savaşın izlerini ve unutulmaz anlarını aktarmak için güçlü bir silahtı. Yazma amacını, Şêxmaqsûd ve Eşrefiyê mahallelerinde yaşananları sadece ifade etmek ve tasvir etmekle sınırlı tutmadı; aynı zamanda bu anları gelecek nesillere belgelemek, böylece çocukların, torunların babalarının, annelerinin, büyükanne ve büyükbabalarının ne kadar büyük bir mücadele verdiğini ve direndiğini öğrenmelerini sağlamayı amaçladı.