HANAN HARITE

Fas – Fas Aile Yasası, kadını değil aileyi gözetirken, cinsiyete dayayalı ayrımcılığı da barındırıyor.  Özellikle de boşanma durumunda birçok haksızlığa uğrayan kadınların hak arayacağı farklı bir mecrada yok. Sivil toplum örgütleri bu konuda uzun zamandır çeşitli çalışmalar yürüterek, Aile Yasası’nda eşitsizliği ortadan kaldıracak düzenlemelerin yapılmasını istiyor.

Konuya ilişkin görüştüğümüz Kadın Hakları Federasyon Üyesi ve Kadın Hakları Derneği’nden Avukat Fathia Ashtatu, sivil toplum örgütlerinin kadın sığınma evi, misafirhane gibi merkezler açarak kadınların yaşadıkları sorunlara çözüm aradıklarını anlattı.

‘Eşitliğin sağlanması için çalışıyoruz’

Sivil toplum örgütlerinin çeşitli toplumsal meselelerle ilgilendiğini kaydeden Fathia Ashtatu, "Özellikle başvuruları alan kadın avukatlara ve sivil topluma önemli roller düşüyor. Biz dernekler ve özellikle Fas'taki insan hakları örgütleri, ceza kanununda değişiklik yapılması ve Aile Yasası’nın bölümlerinin değiştirilmesi konusundaki geniş tartışmalarıyla tanınıyor. Kadınların statüsünü iyileştirmek ve yasaları değiştirmek için savunmalar bağlamında ağ oluşturuyoruz. Özellikle cinsiyetler arasındaki eşitliğin sağlanması için çalışıyoruz” şeklinde konuştu. 

‘Yasada boşluklar olduğunu gördük’

Fathia Ashtatu, Fas'taki kadın hareketlerinin Aile Yasası'nı değiştirme talepleriyle ilgili olarak, "2004'te çıkarılan Aile Yasası'nın gözden geçirilmesini tartışıyoruz. Birkaç boşluk içeriyor. İnsan hakları örgütleri, kadın örgütleri ve dernekler, Aile Yasası'nda aradıkları yaklaşıma uymayan hükümlerin olduğunu belirtiyor. Gerek yasal temsil konusunda gerekse evlilik dışındaki çocukların soyları ile ilgili olarak ilgili 49’uncu maddeye ek olarak Aile Yasası'nda bazı boşlukların olduğunu gördük” ifadelerinde bulundu.

‘Eşit paylaşım istiyoruz’

Kanun'un 49’uncu maddesinin değiştirilmesini istediklerini söyleyen Fathia Ashtatu, “Eşler arasındaki mali ilişkileri düzenleyen evlilik sözleşmesine ek bir sözleşme zorunluluğu getirilmesini ve kadının erkeğin mal varlığının gelişmesine katkıda bulunması nedeniyle boşandıktan sonra mal varlığının aralarında paylaşılması zorunluluğunu getirmesini istiyoruz. Özellikle evin yükünü kadın taşıdığından, evlilik ilişkisinde kazanılan her şeyin eşler arasında eşit olarak paylaşılması gerekiyor. Boşandıktan sonra mal paylaşımından kadının yararlanamaması adil değildir” dedi.

Fathia Ashtatu, konuşmasının sonunda, boşanma durumunda eşler arasında mal paylaşımına ilişkin yasal gerekliliklerin yeniden gözden geçirilmesini isteyerek, “Ne yazık ki mal paylaşımında ev işleri de değerlendirilmiyor. Ev işi kadının doğal bir göreviymiş gibi bakılıyor. Modası geçmiş örf ve adetler nedeniyle böylesi bir bakış açı söz konusu. Ancak hukuk mal paylaşımında, ev işlerini de dikkate almalıdır” şeklinde konuştu.