RONÎDA HACÎ

Hesekê- Heyva Sor a Kurd (Kürt Kızılayı), 17 Mart'ta Kongra Star ve Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi'nin katılımıyla, Kuzey ve Doğu Suriye bölgesinde halk inisiyatifiyle toplanan ilk yardım konvoyunu Suriye'nin kıyı bölgelerine gönderdi. İkinci konvoy ise 10 Nisan'da hazırlanarak aynı bölgeye sevk edildi. Ancak gönderilen yardım konvoyları, Suriye’nin geçici yönetimine getirilen cihatçı Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) tarafından engellemelerle karşı karşıya kalıyor. Bu engellemeler, insani yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaşmasını zorlaştırıyor. Suriye kıyılarına giden yardım konvoyunda yer alan Kuzey ve Doğu Suriye Kadın İnisiyatifi Üyesi Xalîde Botî, HTŞ’nin yarattığı engelleri ajansımıza anlattı.

HTŞ’nin Suriye halkının beklentilerini ve umutlarını yerle bir ettiğini belirten Xalîde Botî, şu ifadeleri kullandı:

"Baas rejiminin devrilmesinin ardından, HTŞ'nin geçici bir hükümet olarak gelmesiyle birlikte, Suriye'de yaşayan tüm halklar, dinler ve inanç grupları, yeni bir Suriye’de özgürlük ve haklarla yaşama umudu taşıyordu. Ancak ne yazık ki, cihatçı HTŞ’nin tüm topluluklara karşı uyguladığı insanlık dışı eylemler, halkın umutlarını tamamen yok etti. HTŞ, özellikle Suriye'nin kıyı bölgelerinde, Baas rejiminin kalıntılarını bahane ederek katliamlar gerçekleştiriyor. Oysa katledilenler, kadınlar, çocuklar ve yaşlılar… Bunlar mı Baas rejiminin kalıntısı? Yaptıkları konferansa ‘Barış’ adını verdiler ama halkın katillerine de bu konferansta yer verdiler. Bu hükümetin ülkeyi yeni katliamlara ve yıkımlara sürükleyeceği o zaman da belliydi. Bugün hâlâ, IŞİD zihniyetini taşıyan çetelerin Suriye kıyılarında kadınlara nasıl tecavüz ettiklerini, öldürdüklerini ve her türlü insanlık dışı, ahlaksızca eylemi nasıl gerçekleştirdiklerini açıkça görüyoruz.”

‘Alevi kadınların yanında olacağız’

Kuzey ve Doğu Suriye'deki kadınların Suriye kıyılarındaki halkı korumaya çalıştığını söyleyen Xalîde Botî, "Suriye kıyılarında Alevi halkına yönelik saldırıları kınıyoruz. Alevi halkına destek olabilmek için birçok etkinlik düzenlendi. Suriye kıyılarında yaşayan halk ekonomik zorluklarla karşı karşıyalar. Katliamlar ve soykırım saldırılarının yanı sıra onlara karşı bir aç bırakma politikası yürütülüyor. Bu nedenle Kuzey ve Doğu Suriye Kadın İnisiyatifi olarak Suriye kıyılarındaki halka yardım etmek için başlatılan kampanyaya katıldık. Kuzey ve Doğu Suriyeli kadınlar olarak Suriye’nin kıyı bölgelerindeki kadınların acısını hissediyoruz. Kadınlar nerede zorluk ve saldırıyla karşı karşıya kalırsa, onlar için orada olacağız ve onları destekleyeceğiz. Çünkü bu insani ve ahlaki bir görevdir" şeklinde konuştu.

Yardımlar engelleniyor

Gönderilen ilk yardım konvoyunun büyük zorluk ve güçlükle yerine ulaştırıldığına dikkat çeken Xalîde Botî, “İkinci konvoyu gönderdiğimizde de cihatçı HTŞ, Suriye kıyılarındaki halkın yükünü hafifletmemize ve yardımı ulaştırmamıza izin vermedi. Yardımın dağıtımı koordineli olmasına rağmen, oraya vardığımızda bunu kabul etmediler ve birçok hoş olmayan şey söylediler. Karışıklık ve sorun çıkarmak istediler, ancak bizim amacımız kadınlara ve çocuklara yardım ulaştırabilmekti. Son olarak Suriye Kızılayı topladığımız yardımlara onlara ulaştırmamızı ve kendilerinin dağıtacağını söylediler. Ancak bunu kabul etmedik. Hiçbir yardımın onlar aracılığıyla kıyı halkına ulaşmayacağına inandığımız için, bu yardımın doğrudan ihtiyaç sahiplerine ulaşmasını istiyoruz. Maalesef tüm çabalarımıza rağmen geçmemize ve yardım yapmamıza izin vermediler” ifadelerinde bulundu.

‘İnsani koridor açılmalı’

Kıyı bölgelerine yardımların ulaştırılabilmesi için insani koridorların açılması çağrısında bulunan Xalîde Botî, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı:

"21. yüzyılın, kadın özgürlüğü öncülüğünde Demokratik Ulus ve Demokratik Konfederalizm projesiyle tüm halklar için özgürlük yüzyılı olmasını diliyoruz. Suriye'de yaşayan tüm bileşenlerin, tüm renklerin, tüm seslerin ve kimliklerin özgürce yaşayabildiği bir toplumu hedefliyoruz. Bu nedenle herkesi sorumluluk ve vicdanla hareket etmeye, duruşunu net bir şekilde ortaya koymaya çağırıyoruz. Çağrımız Birleşmiş Milletler’e (BM), insan hakları örgütlerine ve tüm özgürlük sevdalısı kadınlaradır. Halklara karşı sürdürülen soykırım ve yıkım politikalarına karşı seslerini yükseltsinler. Bizler, Kuzey ve Doğu Suriyeli kadınlar olarak kıyı halkına yardım ulaştırmakta kararlıyız. Kıyı bölgelerindeki kadınların ve sivillerin çağrılarına kulak vererek, onları yaşadıkları insani krizden çıkarmak için sonuna kadar mücadele etmeye devam edeceğiz."