‘Toplumu değiştirmek istiyorsak erk zihniyete karşı mücadele etmeliyiz’

Kadınların toplumsal değişim için ataerkil zihniyetle mücadele etmesi gerektiğini belirten Tunus İşletmeleri Konfederasyonu Şubesi Başkanı Nadia Afi, kırsal bölgelerde kadınların başarılı olması için kendisine güvenmesi gerektiğini kaydetti.

İHLAS HAMRUNİ

Tunus- Tunuslu kadınlar sosyal ve ekonomik alandaki haklarını elde etmek için büyük çabalar veriyorlar. Özellikle kırsal kesimlerde yaşayan kadınların daha büyük baskılar ve zorlu koşullar karşısında mücadele etmesi gerekiyor. Tunus İşletmeleri Konfederasyonu Şubesi Başkanı Nadia Afi, Gafsa, Sidi Bouzid ve Kasserine gibi iç bölgelerde yaşayan kadınların çalışma yaşamında birçok sömürü biçimine maruz kaldığını söyledi. Sidi Bouzid Valiliği'nde bölgedeki en önde gelen başarılı iş kadınlarından biri olan Nadia Afi, çalışma yaşamında kadınların başarılı olması için kendi projesini başlattığını belirterek, "2010 yılında kendi projemi hayata geçirdiğimde ‘başarılı olamazsın’, ‘yapamazsın’ gibi söylemlere maruz kaldım. Bankanın bana finansman sağlamayı reddetmesi gibi birçok zorluk yaşadım. Buna rağmen bazı arkadaşlarımın aksine ben devam etmekte ısrar ettim, ancak kısa sürede pes etmek durumunda kaldım. Başarıya giden yolun uzun ve meşakkatli olduğunu söylüyorlardı. Bana göre bu zorluklar başarıya ulaşmak için bir teşvik oluşturuyordu” ifadelerinde bulundu.

‘Kadınlar işyerlerine ulaşmak için 250 kilometre yol gidiyor’

İç bölgelerde ve özellikle de kırsal bölgelerde sosyal ve ekonomik koşulların kadınları çalışmaya ve başarıya ulaşmaya teşvik etmediğini kaydeden Nadia Afi, idari ofislerin ikamet yerlerinden uzakta olduğunu ve bazen başkente seyahat etmeyi gerektirdiğini dile getirdi. Nadia Afi, “Kimi kadınlar işyerlerine ulaşmak için 250 kilometre yol gitmek zorunda kalıyorlar. Eğer kadın evliyse bunu yapmak çok zor, çünkü çocuklarını bırakamıyorlar, bu bölgelerdeki kadınlar kendi adlarına arsa veya ev sahibi olmadıkları için kolaylıkla kredi de alamıyorlar. Özellikle Tunus devriminden sonra iç bölgelerdeki kadınların sorunları daha da arttı” diye belirtti.

‘Kadınların ötekileştirme düşüncesinden kurtulmaları gerekiyor’

Nadia Afi, iç bölgelerdeki kadınların durumuna ilişkin şöyle konuştu: “Örneğin Sidi Bouzid bölgesindeki kadın girişimciler, başarılı ve gelecek vaat eden projelere sahip olmalarına rağmen sosyal faaliyetlere katılmayı reddediyorlar. İç bölgelerdeki kadınların ekonomik alanda etkili olabilmeleri için bulundukları konuma ulaşmaları gerekiyor. Kadınlar güçlü ve kendine güvenen bir kişiliğe sahip olmalı. Başkalarının eleştiri ve sözlerinden etkilenmemeli. Bir fikre sahip olmalı ve erkeklerle eşit şartlarda çalışmaları gerekir. Kadınlar ekonomik ya da sosyal alanda güçlenmeli ve yeteneklerine güvenmelidir. Kadın girişimcilerin veya işletme sahiplerinin başarısı belirli bir grupla sınırlı değil, dolayısıyla şehir ve kırsal alanlardaki kadınların yoksulluk ve ötekileştirme düşüncesinden kurtulmaları gerekiyor.”

‘Ataerkil zihniyetle mücadele etmeli’

Nadia Afi, ekonomik bağımsızlık elde eden kadınların siyasi alanda da başarılı olduklarını belirtti. Kendi tecrübesinden yola çıkarak elde ettiği başarılara dikkat çeken Nadia Afi, "Sosyal ilişkilerim, başarılarım ve kendime olan güvenim nedeniyle benden siyasi, kültürel ve diğer pozisyonlara aday olmamı istediler. Tunus'ta ve büyük şehirlerde yaşayan kadınlar büyük bir özgüvene sahipler. Sidi Bouzidlu kadınlar bilinç düzeylerini yükseltmeli, kamusal alanın şekillendirilmesine katılmalı, ataerkil zihniyetle mücadele etmeli. Toplumu bir bütün olarak değiştirmek istiyorsak akademik derecelerde kendimizi donatmalı, erkeklerle rekabet etmekten korkmamalıyız” sözleriyle kadınlara çağrıda bulundu.