Suriye’de ‘başörtüsü’ yeniden yapılanmada baskı aracı olarak tartışılıyor
Suriye’de Esad rejiminin devrilmesiyle birlikte toplum özellikle de kadınların yaşamları ideolojik müdahalelerin bir parçası haline getiriliyor. Son dönemde başörtüsü tartışmaları yürütülürken kadınlar haklarındaki kararları kendileri vermek istiyor.
![](https://jinhaagency1.com/uploads/tr/articles/2025/02/20250207-watsab-btarykh-2025-01-29-fy-14-48-29-8539c004-jpgec8dd3-image.jpg)
RAMA HALAF
Şam- Esad rejiminin devrilmesinin ardından ülkedeki siyasi yapı yeniden şekillendirilmeye çalışılırken bu süreçte kadınlarla ilgili baskıcı uygulamaların hayata geçirilmeye çalışılması da gündeme geliyor. Ülkedeki farklı cihatçı akımlar toplumun kültürel ve sosyal dokusunu etkilemeye çalışıyor. Bu süreçte, kadınların giyim tarzları ve yaşam biçimleri de bu ideolojik müdahalelerin bir parçası haline geliyor.
Son günlerde Şam sokaklarına kadınların giyimleriyle ilgili farklı mesajlar içeren afişler asıldı. Bu afişlerin kimisinde başörtüsü takma kuralına uyulması çağrısında bulunan sloganlar yer alırken, kimisinde ise kadınların kıyafet seçme özgürlüğü vurgulanıyor. Elbette iki farklı görüşü savunan bu afişler halk arasında da tartışmaya neden oldu. Daha çok afişlerle yapılan çağrılar ‘yeni bir baskı’ şekli ve topluma belirli eğilimleri empoze etme girişimi olarak değerlendirildi. Afişlerin aynı zamanda kamusal söylemi etkilemeye yönelik bir girişim olarak görenler de az değil.
Kadınlar hedefte!
Afişler ve onların taşıdığı kimi mesajlar bir yandan da Esad rejiminin devrilmesiyle Suriye'nin kültürel kimliğine dair geniş bir toplumsal tartışmanın kapısını açtı. Bu gelişme ve tartışmaları kadınlara sorduk. Şam sakinlerinden Cihad Hazni, kendisinin ılımlı olarak tanımladığı bir görüşe sahip. Aşırıcılığa karşı olduğunu belirten Cihad Hazni, "Suriyeli kadınların yüzde 80'i başörtülü ama ben aşırıcıların yanında değilim” diyor.
Asala Qasim ise, büyük bir siyasi ve sosyal dönüşüm yaşayan bir ülkede bu durumu normal karşıladığını belirterek "Son dönemde yayınlanan yayınlar sağlıklı bir şey, çünkü bu sayede herkesin ifade özgürlüğüne sahip olduğu kanıtlandı. Sonuçta bu kadın meselesi ve ne istediklerine onlar karar veriyor" şeklinde konuşuyor. Kadınları belli bir kalıba sokan yaklaşımların doğru olmadığını anlatan Asala Qasim kadınların ‘aşırı’ ideolojilerin hedefinde olduğuna inanıyor.
‘Kadınlar kararlarını kendileri vermeli’
Ülkede bireysel özgürlükler konusunda net ifadeler olmaması nedeniyle bu tartışmaların toplum içinde uzun süre devam etmesi bekleniyor. Kadınlar Suriye'nin şu anda yaşadığı bu süreci, zorlu hem de umut verici bir dönem olarak tarif ediyor. Başörtüsü tartışması, toplumun içinden geçtiği kültürel ve ideolojik dönüşümün bir göstergesi olarak değerlendirilirken kadınlar kendi haklarındaki kararları kendilerinin vermesi gerektiğini dile getiriyor.