Komisyon toplantısı: Umut Hakkı mutlaka uygulanmalı

Meclis eski başkanlarının dinlendiği komisyon toplantısında “Umut Hakkı” vurgusu yapılarak, bu hakkın mutlaka uygulanması gerektiği belirtildi.

Ankara - Kürt sorununun çözümü için Meclis'te kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, 7'nci toplantısını gerçekleştiriyor. Meclis eski başkanları komisyon toplantısına katıldı. Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, katılan eski başkanlara teşekkür etti. 

Numan Kurtulmuş, "Türkiye'nin hem demokrasi tecrübesini hem de Türkiye'nin temel meselelerini fevkalade yakinen hayatları boyunca takip etmiş ve çözüm üretmek için gayret sarf etmiş olan bütün Meclis Başkanlarımıza, komisyonumuzun bu davetini kabul ettikleri için ayrıca teşekkür ediyorum. 10 Meclis başkanımız bugün burada bizlerle birlikte olacak. 3 değerli Meclis başkanımız sağlık sorunları nedeniyle bu toplantımıza onları davet edemedik. Birinci oturumda 5 Meclis başkanımızı dinleyeceğiz. Kıdeme göre, yaşa göre, deneyim, kıdeme göre, önceki dönem sırasına göre söz vereceğiz. Eğer 20 dakika içerisinde görüşlerini bizlerle paylaşabilirlerse çok yararlı olacağını düşünüyorum. Öğleden sonraki oturumda da diğer 5 Meclis başkanımızın görüşlerinden istifade edeceğiz" dedi.

Komisyonda, Meclis eski başkanları Hikmet Çetin, Ömer İzgi, Bülent Arınç, Köksal Toptan, Mehmet Ali Şahin, Cemil Çiçek, İsmet Yılmaz, İsmail Kahraman, Binali Yıldırım ve Mustafa Şentop dinlendi. 

Meclis eski Başkanı Hikmet Çetin, silah kullanan ve kullanmayan ayrımı yaptı. Hikmet Çetin, "Silah kullanmış, insanları öldürmüş insanları bu aşamada affetmek zor" görüşünü savundu. Hikmet Çetin, 15-20 PKK'linin de yurt dışına gönderilebileceğini kaydetti. Çetin, bu noktada İsveç, Norveç, Danimarka, Güney Afrika ülkelerini önerdi. Çetin, “Zamanı geldiğinde bu isimlerin de affedilebileceklerini bilmesi gerekir. Şu aşamada zor” şeklinde konuştu.  Çetin, ilerki süreçte herkesin evine dönmesi için çalışmalar yapılmalı gerektiğini belirtti.

‘Yasa çıkarmak gerekiyorsa çıkarılacak’

Ömer İzgi, sorunun temel kaynağı olan önermelerde bulundu. Ömer İzgi, "Suç işleyen herkes, mutlaka cezasını çekecektir" diye kaydetti. İzgi, konuşmasının devamında "Yapılacak düzenlemeler için yasa çıkarmak gerekiyorsa yasa çıkarılacak, Anayasa değişikliği yapılması gerekiyorsa o da yapılmalıdır. TBMM'nin yapamayacağı bir şey yoktur" dedi.

Tutsak belediye başkanlarını hatırlattı

Bülent Arınç, belediye eşbaşkanlarının ve milletvekillerinin tutuklandığını hatırlatarak, Kürtlerin eşit vatandaş olmak istediklerini söyledi ve "Kuru hamasetle yola çıkılmaz. Kardeşiz, etle tırnağız deniyor. Bunlar tali gerçekler" dedi. Bülent Arınç, "Geldiğimiz nokta denizin bittiği, geminin karaya vurduğu bir noktadır. Eli yukarıdan tutarak başlatan Bahçeli'ye teşekkür ediyorum. Cumhurbaşkanının kararlılığı iradesi ve komisyonun çalışmaları işin yürütücüsü olacaktır" dedi.  Arınç, DEM Parti'nin çalışmlarına işaret ederek, "En çok DEM'den çekiniyorduk, DEM öncü oldu; takdir ediyorum. Bu süreçte hepimizden daha gayretli, iyi niyetli" diye kaydetti.  Orhan Doğan, Selim Sadak, Hatip Dicle ve Leyla Zana ile yıllar önce birlikte siyaset yaptıklarını belirten Arınç, yurt dışına gitmek zorunda kalan Selim Sadak'ın hasta olduğunu öğrendiğini söyledi. Arınç, Selim Sadak ve yurt dışındaki siyasetçilerin ülkelerine dönmeleri gerektiğini ifade etti. Bahçeli'nin ilk çıkışının kendisini de şaşırttığını anlatan Arınç, "Bu kadar yukarıdan başlamasaydık bu kadar ileri gidemezdik. Şok edici bir çıkışla başlamalıydı" dedi.

Kullanılan dil konusunda uyardı 

Kullanılan dile dair uyarılarda da bulunan Bülent Arınç, "Geçmişe ait hangi söylemleri kullandıysanız bunları unutun" dedi. Arınç, "Tarihi tersine çeviremeyiz. Yeni başladığımız yol konvansiyonel silahlarla harp yapılması değildir. Yeni metotlarla yeni heyecanlarla bu süreci sonlandırmamız lazım" diye belirtti. 

Umut hakkı gündemi

Anayasa değişikliğine dair tartışmalara da değinen Bülent Arınç, en iyi anayasanın uygulanan anayasa olduğunu savundu. Arınç, "Bugünkü anayasanın 'bu bana yaramaz dediğiniz' hükümleri ertelemeyi yanlış buluyorum" dedi. Bülent Arınç, şunları kaydetti: "Anayasa'yı değiştirebiliriz. Zaten 3'te 2'sinden fazlası değişti. Ama çağdaş, daha az maddeli bir anayasa, özgürlükçü bir anayasaya her zaman ihtiyacımız var. Ama bu komisyonun görevi yeni bir anayasa hazırlamak değil. Biz teröristle mücadele ettik, terör olgusunu ortaya çıkaran sebeplerle mücadele etmedik" değerlendirmesinde bulundu.

Adil ve eşitlikçi bir infaz mevzuatının hayata geçirilmesi gerekliliği de Arınç, ayrıca Bahçeli'nin gündeme getirdiği Umut Hakkı'nın mutlaka uygulanması gerektiğini ifade etti. Arınç, "Kimin istifade edeceğini düşünmeyelim. AİHM'in kararının üzerinden 10 sene geçti" dedi.

Genel af

Genel affın da zaruri ihtiyaç olduğunu kaydeden Arınç, "Yargı konusundaki güvensizliğin hat safhaya ulaştığı bir noktada mutlaka düşünülmeli" dedi. KHK ile ihraç edilenler ızdırap yaşadıklarını da kaydeden Arınç, "Bu kapsamda hukuk içerisinde kalmak şartıyla bir takım düzenlemeler yapılabilir" diye konuştu. Arınç, "Komisyonumuz Türkiye'nin gerçekleri karşısında bu cesaretli adımları atmalı ki Bahçeli'nin cesaretle başlattığı süreç başarıyla noktalandırır" şeklinde konuştu.