'Demokratik bir Suriye için dayanışmayı güçlendirmeliyiz'

Kadınların ‘Barış ve Demokratik Toplum’ sürecindeki rolüne dikkat çeken PYD Sözcüsü Sema Begdaş, demokratik sistemin inşacıları olduğunu belirterek tüm Suriyeli kadınlara "Demokratik bir Suriye için dayanışmayı güçlendirelim" çağrısı yaptı.

ZEYNEB İSA

Qamişlo – Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, 27 Şubat'ta başta Kürdistan olmak üzere tüm Ortadoğu ve dünyayı etkileyecek olan Barış ve Demokratik Toplum sürecini başlattı. Kuzey ve Doğu Suriye'de de yaşanan gelişmeler ışığında kadınlar Barış ve Demokratik Toplum sürecine öncülük ediyor. Demokratik Birlik Partisi (PYD) Sözcüsü Sema Begdaş, Barış ve Demokratik Toplum sürecinde kadınların rolüne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

‘Jin Jiyan Azadi’nin yankısı

21. yüzyılda insanların ve kadınların örgütlenebildiğini ve özgürce yaşayabildiğini dile getiren Sema Begdaş şunları söyledi: "Bilindiği üzere bugün önemli bir süreçten ve tarihi bir yüzyıldan geçiyoruz. Aynı zamanda, dünyanın dört bir yanında savaşlar ve çatışmalar olduğunu görüyoruz, ancak Önder Apo'nun manifestosunda tüm özgürlükçü toplumlara ve halklara sunduğu Barış ve Demokratik Toplum süreci, bu nedenle çok önemli bir süreçtir. 20. yüzyılda insanlar, kadınlar ve çocuklar sürekli katledildi. Ancak 21. yüzyılda kadınların ve halkların nasıl örgütlenebildiğini, özgür ve barış içinde yaşayabildiğini görüyoruz. Bugün bu teori, 2012'den beri Rojava Devrimi'nde pratik olarak uygulanıyor. Bu devrim, demokratik ulusun 3. çizgisi, halkların kardeşliği ve kadınların özgürlüğünü gerçekleştirdi. Dolayısıyla etkisini tüm dünyaya yayabildi. Sema Begdaş, " Peki 21. yüzyılda biz kadınlar ve halklar kendimizi nasıl örgütleyebilir, özgür ve barış içinde yaşayabilir miyiz? Bugün, 2012'den beri Rojava Devrimi'nde teori pratiğe dökülmüştür. Bu devrimle başlayan demokratik ulusun 3. çizgisi, halkların kardeşliği ve kadınların özgürlüğü gerçekleşmiştir. Bu sayede ve etkisini tüm dünyaya yaymak için."

‘Kadın özgürlüğü dalgası tüm dünyaya yayılıyor’

Sema Begdaş, ‘Jin Jiyan Azadî’ sloganının bugün tüm dünyada bir felsefi slogan olarak kullanıldığını belirterek, Hindistan ve Rojhilat Kürdistan'dan birer örnek verdi. Rojhilat Kürdistan'da yaklaşık bir milyon kadının sokaklara çıkarak bu sloganı haykırdığını belirten Sema Begdaş, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bütün bunlar, kadın özgürlüğü ve halk demokrasisi dalgasının tüm dünyaya yayıldığı anlamına geliyor. Çünkü insanlar her zaman savaşların ve çatışmaların kurbanı olurlar, ancak örgütlendiklerinde özgürce yaşayabilirler. Dolayısıyla bugün tüm bunlar Rojava devrimine yansıyor. Tıpkı tüm dinlerin demokratik olarak bir araya gelip birbirini tamamlayabilmesi gibi, kadın devriminde de halkların kardeşliği tüm yönleriyle bu demokratik toplumun tüm içeriği ve manifestosu bugün Rojava devriminde hayata geçirilmiştir."

‘Kadınların rolü en temel ve en önemli roldür’

Sema Begdaş, özellikle Kuzey ve Doğu Suriye'de Barış ve Demokratik Toplum çağrısının yapıldığı ve görüşmelerin devam ettiği süreçte kadınların rolüne dikkat çekerek şöyle devam etti: "Demokrasi ve barıştan bahsettiğimizde, barış herkesin birbirini kabul etmesi, toplumsal adalet ve çeşitlilik demektir. Özellikle bu hareketin başlangıcında Önder Apo, toplumun özgürlüğünü kadının özgürlüğüne bağlamıştır. Kadınlar özgür değilse toplum da özgür olamaz, çünkü kadınlar toplumu ve aileleri inşa eder. Bugün her şey kadınların öncülüğünde gelişiyor. Bu nedenle Önder Apo birçok teori geliştirdi. Kadın kurtuluşu ideolojisini, kadın ordulaşmasını ve jineoloji bilimini geliştirdi. Küresel kadın mücadelesinin bugün de devam etmesinden bahsedecek olursak, tarihin başlangıcında kadınların bu kölelik sistemlerini her zaman kabul etmediğini bilsek de her zaman devrim yapmış ve haklarını kazanmak için mücadele etmişlerdir."

‘Kadınlar demokratik sistemin ve toplumun inşacısı oluyor’

Kadınların demokratik toplumun inşacısı olduğu 3. çizgiye dikkat çeken Sema Begdaş "Köleleştirilmeye çalışılan kadınlar, bugün Rojava devriminde küresel kadın mücadeleleri temelinde bu mücadeleyi yükseltiyorlar. Kadınlar demokratik sistemin ve toplumun inşacısı oluyor. Bugün Rojava devriminde, devrimin ilk anlarında, ilk gösterilerde, kadınların nasıl öncülük ettiği, görülüyor. Ayrıca, bugün kadınların toplumsal ittifakından bahsedecek olursak kadınlar bunun temelidir. Kadınların Rojava devrimindeki bu rolü ve misyonu nedeniyle, kadınlar sadece bir devrime öncülük etmekle kalmadılar, aynı zamanda kendi içlerinde de birçok devrime öncülük ettiler ve bu nedenle kadın devrimi küresel bir devrime dönüştü. Bu devrimde sadece Kürt kadınları değil, Arap, Süryani, Ezidi ve Ermeni kadınlar da öncülük etti ve toplumun inşasında önemli ve öncü bir rol oynadılar" diye konuştu.

‘Kadınlar örgütlenmeli’

Demokratik bir Suriye inşa etmek için tüm Suriyeli kadınları örgütlenmeye çağıran Sema Begdaş, "Kadınlar için her zaman bir tehlike vardır. Bugün Suriye ve Süveyda kıyılarında kadın haklarının ihlal edildiğine, kayıp kadınların ve onlara yönelik şiddetin varlığına dair birçok belgenin ortaya çıktığını görüyoruz. Çağrımız, tüm kadınların örgütlenmesi, kadınların varlığını koruma çabalarını güçlendirerek kendi özgürlüklerini yaratmaları ve tüm kadın örgütlerinin dayanışmalarını güçlendirerek fikirlerini birleştirmeleri yönündedir. Kadınların haklarının olduğu demokratik bir Suriye inşa etmek için bu gereklidir" dedi.