Bamyanlı kadınlar Taliban baskısına inat direnişi sürdürüyor
Bamyan’da Taliban baskılarına rağmen kadınlar, eğitimden dayanışmaya uzanan faaliyetlerini gizli ama kararlı biçimde sürdürüyor. Sivil toplum aktivisti Zahra Hosseini, bu deneyimin Afganistanlı tüm kadınlara umut ışığı olduğunu söyledi.
BAHARİN LEHİB
Bamyan - Bamyan, Afganistan’ın orta bölgelerinden biri olarak yalnızca bu toprakların medeniyetinin, kültürünün ve kadim tarihinin beşiği değil, aynı zamanda birlikte yaşamanın, hoşgörünün ve sivil direnişin de sembolü olmuştur. Bamyan Buda heykellerinden İpek Yolu üzerindeki stratejik rolüne kadar uzanan binlerce yıllık geçmişiyle Afganistan’ın tarihsel hafızasında özel bir yere sahiptir. Diğer birçok bölgeye kıyasla eğitim, sanat ve sosyal katılımın değer gördüğü, görece barışçıl ve kültürel bir merkez olarak tanınmıştır.
Eğitim, sağlık, medya ve sivil toplum alanlarında aktifler
Bu tarihsel ve kültürel zemin üzerinde Bamyan kadınları, son yıllarda vilayetin sosyal, eğitimsel ve kültürel yaşamında önemli roller üstlenmiştir. Bamyanlı kadınlar, yüksek öğrenime erişen ilk gruplar arasında yer almış, üniversitelerde eğitim görerek eğitim, sağlık, medya ve sivil toplum alanlarında aktif olmuştur. Devlet kurumları, sivil toplum örgütleri ve kalkınma projelerinde kadınların görünür şekilde yer alması, Bamyan’ı Afganistan’da kadın katılımının farklı ve umut verici bir örneği haline getirmiştir. Bu kadınlar yalnızca çalışan bireyler değil, aynı zamanda toplumsal değişimin ve dönüşümün temsilcileri olarak öne çıkmıştır.
Bamyanlı kadınlar umudun ayrılmaz bir parçası oldu
Ancak son siyasi gelişmeler ve Taliban’ın geri dönüşü, Bamyan kadınlarının elde ettiği bu kazanımları ciddi biçimde tehdit etmiştir. Kadınların eğitime, çalışmaya ve kamusal yaşama katılımına getirilen kısıtlamalar, yalnızca bireysel geleceklerini değil, aynı zamanda vilayetin kalkınma sürecini ve toplumsal istikrarını da olumsuz etkilemektedir. Bamyan’ın bugünkü durumunu, kadınlarının rolü ve kaderini dikkate almadan değerlendirmek eksik bir tablo sunar, çünkü Bamyan kadınları her zaman bu toplumun kimliğinin, direnişinin ve umudunun ayrılmaz bir parçası olmuştur.
‘Faliyetlerimiz sadece biçim değiştirdi’
Bamyan vilayetinden sivil toplum aktivisti Zahra Hosseini, bölgede kadınların karşı karşıya kaldığı duruma dikkat çekerek, kadınlar için koşulların son dönemde ciddi biçimde ağırlaştığını, uzun yıllar boyunca emek verilerek elde edilen birçok kazanımın kısa sürede ortadan kalktığını söyledi. Kız okullarının kapatıldığını, kadınların çalışma hayatına katılımının sınırlandırıldığını ve vilayette yaygın bir korku ortamının oluştuğunu ifade eden Zahra Hosseini, buna rağmen Bamyanlı kadınların geri adım atmadığını vurguladı. Zahra Hosseini, “Resmi düzeyde görünürlüğümüz ortadan kaldırılmış olabilir, ancak faaliyetlerimiz sona ermedi, sadece biçim değiştirdi” dedi.
Zahra Hosseini’ye göre Bamyanlı kadınlar, mevcut baskılara karşı sivil mücadeleyi sürdürmenin alternatif yollarını geliştirdi. Tamamı kadınlardan oluşan satıcıların yer aldığı kadın pazarlarının kurulduğunu aktaran Zahra Hosseini, kız çocukları ve kadınlar için dikkat çekmeden eğitim alabilecekleri, kitap okuyabilecekleri ve mesleki beceriler edinebilecekleri güvenli alanların oluşturulduğunu kaydetti. Bu alanların yalnızca eğitim amaçlı olmadığını söyleyen Zahra Hosseini, söz konusu mekanların aynı zamanda dayanışmanın, umudun ve sessiz direnişin merkezleri haline geldiğini dile getirdi.
‘Hem öğrenci hem de öğretmenler’
Bamyan’daki eğitim kurslarının eskisinden de daha kapsamlı hale geldiğini belirten sivil toplum aktivisti Zahra Hosseini, kadınların yaşadığı koşullara rağmen mücadeleyi sürdürdüğünü söyledi. Zahra Hosseini, “Baskı ve korku altında yaşayan kadınlar için okuma yazma, İngilizce, bilgisayar becerileri, dikiş, el sanatları ve hatta psikolojik eğitim kursları düzenliyoruz. Bugün kadınlar sadece öğrenci değil, aynı zamanda öğretmen ve planlamacı konumunda. Gelecek nesli eğitme sorumluluğunu da bizzat üstlenmiş durumda. Bu tablo, kadınların faaliyetlerinin azalmadığını, aksine daha bilinçli, daha amaçlı ve daha derin bir hale geldiğini gösteriyor” sözlerine yer verdi.

‘Resmi bir platformumuz olmadan da etkili olabileceğimizi gösterdik’
Taliban’ın bu faaliyetlere yönelik baskılarına da değinen Zahra Hosseini, çalışmalarını sürekli bir korku ve risk altında yürüttüklerini belirterek, “Doğal olarak bu faaliyetlere her zaman korku ve tehlike eşlik etti. Çok dikkatli hareket etmek zorundaydık, sınırlı bilgiyle, hesaplı adımlarla ve kadınlar arasında tam bir güvene dayanarak ilerledik. Ancak bu zor koşullar bizi daha da güçlendirdi. Sessiz ama etkili bir şekilde mücadele etmeyi öğrendik. Bamyan kadınları, makamlardan fiziksel olarak uzaklaştırılmanın toplumdan dışlanmak anlamına gelmediğini kanıtladı, resmi bir platformumuz olmadan da etkili olabileceğimizi gösterdik. Bugün Bamyan’daki kadın faaliyetleri sayıca arttı, fakat daha gizli, daha tutarlı ve daha derin bir nitelik kazandı. Bu, görünmeyen ama geleceği inşa eden bir sivil direniştir” sözlerine dikkat çekti.
Zahra Hosseini konuşmasının sonunda umutsuzluğa karşı güçlü bir mesaj vererek, “Mesajım umutsuzluğa kapılmayın. Eğer bir kapıyı kapatırlarsa, mutlaka bir pencere açın. Sesimizi sustururlarsa, bilgiyi aktarmaya devam edin. Bamyan deneyimi, Afgan kadınlarının en zor koşullarda bile farkındalık ışığını canlı tutabileceğini gösterdi” dedi.