Avukat Ebru Akkal: Umut hakkı için düzenlemeler yapılmalı

İmralı’da tecridin devam ettiğine dikkat çeken ÖHD Genel Sekreteri Avukat Ebru Akkal, “Geciktirilmeden Sayın Öcalan’ın rolünü oynayabileceği koşulların yaratılması ve umut hakkı için yasal düzenlemelerin yapılması gerekiyor” dedi.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Amed- Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum” çağrısının ardından PKK Yürütme Komitesi yaptığı açıklamada ateşkes ilan etti. PKK, kongrenin toplanabilmesi için güvenlikli ortamın oluşturulması ve Abdullah Öcalan’ın bizzat kongreyi yürütmesi gerektiğini vurguladı. Yapılan açıklamanın üzerinden bir ay geçerken, tecrit koşullarına dair bir adım atılmadı.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Abdullah Öcalan’ın umut hakkı kapsamında İmralı Cezaevi’nden çıkması konusundaki tartışmalara ilişkin, “Umut hakkı bizim mevzuatımızda, kanunlarımızda olan bir konu değil” dedi.

Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanmasının önündeki engeller Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararı ile kalktı. AİHM, 2014 yılında Abdullah Öcalan'ın “umut hakkı”na dair “ihlal” kararı verdi. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi (AB BK) de, 17-19 Eylül arasında yaptığı toplantıda, AİHM’in ihlal kararını görüşerek, Türkiye’ye gerekli önlemlerin geciktirilmeden alınmasını aksi halde Eylül 2025'teki toplantıda ara karar hazırlanacağı uyarısında bulundu. Ancak “ihlal” kararı ve uyarılara rağmen hala herhangi bir adım atılmış değil.

İmralı’da barış çağrılarına rağmen tecridin devam ettiğini belirten Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Genel Sekreteri Avukat Ebru Akkal, “Yasal düzenlemeler bir an önce hayata geçirilmelidir” dedi.

‘Çağrı ile yeni bir sürece girildi’

Ebru Akkal, yapılan çağrıyla yeni bir sürece girildiğini ifade etti. Ebru Akkal, “Her ne kadar Sayın Öcalan’la görüşmeler yapılabiliyor, çağrısı hem Türkiye kamuoyunda hem dünya kamuoyunda çok ciddi yer bulsa da hala temel tecrit koşullarının ortadan kalktığını tam olarak söyleyemeyiz” diye belirtti.

Avukatların ve Abdullah Öcalan’ın ailesinin hala haftalık görüşme yapamadığını vurgulayan Ebru Akkal, “İmralı Adası hala avukatların gidebildiği, Abdullah Öcalan’ın görüşlerini doğrudan paylaşabildiği bir yer değil. Öte yandan yaklaşık 10 yılı aşkın bir süredir uygulanmayan bir AİHM kararı söz konusu. Ancak umut hakkına dair yasal düzenlemelerin hangi şekilde yapılması gerektiğine dair bir belirsizlik hali var” şeklinde konuştu.

‘Umut hakkı için yasal düzenlemelerin yapılması gerekiyor’

ÖHD’nin düzenli bir şekilde umut hakkının hayata geçirilmesi için başvurular yaptığını söyleyen Ebru Akkal, “Bizim açımızdan umut hakkı, 2015 yılında uygulanması gereken bir karardı. Ancak bazı politik nedenler dolayısıyla Sayın Öcalan'ın umut hakkından yararlanması ertelendi. Daha fazla geciktirilmeden Sayın Öcalan’ın rolünü oynayabileceği koşulların derhal sağlıklı bir şekilde yaratılabilmesi gerekiyor. Umut hakkı için yasal düzenlemelerin yapılması ve kaldırılması gereken maddelerin yürürlükten kaldırılması gerekiyor” ifadesinde bulundu.

Halkın da büyük beklenti içerisinde olduğunu ifade eden Ebru Akkal, tarihsel sürecin daha sağlıklı şekilde yürütülmesi açısından gerekli özgürlük koşullarının sağlanması gerektiğinin altını çizdi ve “Sayın Öcalan'ın pozisyonunu göz ardı etmemek gerek” dedi.

‘Başvurulara yanıt alamıyoruz’

Avukatlar olarak yaptıkları başvurulara yanıt alamadıklarını aktaran Ebru Akkal, son olarak şu sözlere yer verdi: “Biz en son Ekim ayında Anayasa Mahkemesi önünde geniş katılımlı bir açıklama yaptık. Yine geçen sene Ocak ayında Adalet Bakanlığı'na 1330 avukat olarak başvurduk. Bu başvurumuza o zamandan bugüne bir yanıt gelmedi. Hala görüşmeler devam etse de Türkiye yasal mevzuatı ve hukuk kuralları içerisinde bir görüşme sisteminin yaşandığını söylemek mümkün değil. Şu anda da hala bir tecrit durumu söz konusudur.”