ZOUHOUR MECHERGUI

Süleymaniye- Savaş ve yıkımın yaşandığı Ortadoğu’da kadınlar kendilerine çizilen sınırları aşarak örgütlenme alanları oluşturdu. Ortadoğu’da kadın kırımına karşı bir ilke imza atan kadınlar, 12 Ekim 2020 tarihinde Güvenlik ve Barış İçin, İşgale ve Kadın Katliamlarına Karşı Mücadele İnisiyatifi’ni oluşturmuştu. 9 Ortadoğu ülkesinden 11 kadın örgütü, Kuzey ve Doğu Suriye’den ise 3 kadın örgütünün yer aldığı inisiyatifin çıkış noktası, kadına dönük işlenen suçları belgelemekti.

30-31 Temmuz 2021 tarihine gelindiğinde arasında Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinin olduğu 2’nci Kadın Konferansı'nı Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta gerçekleştirdi.

Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesel Demokratik Kadın İttifakı ile ulusal düzeyde temsilcilerin yer aldığı Bölgesel Kadın Komitesi kararı alınan konferansın çalışmaları kapsamında Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesel Demokratik Kadın Koalisyonu (NADA) kuruldu. NADA'nın ilanı ise 8 Mart 2022’de Dünya Kadınlar Günü'nde kamuoyuna deklere edildi.

Birçok çalışmaya imza atan Koalisyon, 19 ülkeden 200’ün üzerinde delege ile Federe Kürdistan’ın Süleymaniye kentinde 15-17 Mayıs tarihlerinde 1’inci Kongresi’ni gerçekleştirdi. 3 gün süren kongrede kadınlar yaşadıkları sorunlar kadar çözüm alternatiflerini de konuştu. Bu alternatiflerin başında da kadınların ortak geliştireceği Demokratik Kadın Konfederalizmi geliyor.

Üniversite öğretim görevlisi ve kadın hakları savunucusu Farah Saber, Demokratik Kadın Konfederalizmi’nin önemini değerlendirerek, Kongre’nin gerçekleşmiş olmasının kadınların başarısını gösterdiğini ve kadınların ortak mücadelesi açısından önemli bir adım olduğunu belirtti.

Dayanışma ve ortak çözüm

Afrika, Ortadoğu ve Avrupa'dan gelen katılımcıların, farklı kültürel ve etnik geçmişlere sahip olmalarına rağmen, kadın haklarını savunmak için ortak bir amaç etrafında birleştiğini savunan Farah Saber, kadınların ortak mücadelesi için önerilen Demokratik Kadın Konfederalizm’in kadın hareketlerini birleştiren ve güçlendiren önemli bir araç olduğunu vurgulayarak, “Bu konfederasyon, kadınların haklarını hukuki ve sosyal açıdan koruma ve geliştirme amacı taşıyor. Ayrıca, kadınların dayanışmasını artırarak, kültürel ve ulusal sınırları aşan bir iş birliği sağlamayı hedefliyor” dedi.

‘Benzerlikler çözüm yollarını da ortaklaştırır’

Farah Saber, kadın ittifaklarının, her toplumun kendine özgü özelliklerini göz önünde bulundurduğunu ifade etti. Katılımcı ülkelerdeki kadınların karşılaştığı zorlukların ortak yönleri bulunduğunu belirten Farah Saber, bu benzerliklerin çözüm yollarını da ortak hale getirdiğini vurguladı. Bu sayede kadın haklarının daha hızlı bir şekilde iyileştirilmesinin sağlanabilir olduğunu ifade etti.

Savaşın yaraları güçlü destekle örülmeli

Farah Saber, özellikle Suriye ve Gazze'deki kadınların, şiddet, savaş ve sosyal dışlanma gibi ortak krizlere maruz kaldığını belirtti. Bu durumların çözülmesi için kadınlara güçlü bir destek verilmesi gerektiğini söyledi. Kadın konfederalizminin amacı, bu zorluklarla başa çıkmak ve kadınların uluslararası platformlarda seslerini duyurabilmelerini sağlamak olduğunu kaydetti.

Özgürlük ve eşitlik için adım

Kadın ittifaklarının önemine değinerek, bu platformların kadınların haklarının savunulmasına katkı sağladığını belirten Farah Saber, ayrıca, konferansların yerel koşullara uygun pratik çözümler üretmesinin, kadınların haklarını savunmak açısından büyük önem taşıdığını söyledi. Bu tür ittifakların başarılı olabilmesi için ise kurumsal yapının güçlendirilmesi, sürdürülebilir finansman ve uluslararası destek gerektiğini sözlerine ekledi.