İranlı insan hakları aktivistleri: Baskılar sona ersin, infazlar dursun
İnsan hakları aktivistleri, İran'daki yeni tutuklama dalgası ve siyasi tutukluların belirsiz, adaletsiz ve insanlık dışı durumlarına dikkat çekerek, infazların derhal durdurulmasını baskının sona erdirilmesini istedi.

Haber Merkezi- İsrail’in Tahran’daki Evin Cezaevi’ne saldırmasının ardından tutukluların Karçak Cezaevi’ne nakledilmesiyle başlayan süreçle birlikte, hem tutuklular üzerindeki baskı, tehdit arttı hem de insan hakları savunucularına, kadın aktivistlere dönük yaygın bir tutuklama dalgası başlatıldı.
Narges Muhammedi ve Şirin Ebadi gibi Nobel Barış Ödüllü aktivistlerinde içerisinde olduğu İnsan hakları savunucuları, hükümetin iç baskıyı yoğunlaştırmak için savaş sonrası atmosferi istismar ettiği konusunda uyarıda bulunan bir bildiri yayınladı.
Bildiride şu ifadeler yer aldı:
“Tarih, otoriter rejimlerin savaşlar ve dış krizler sonrasında sıklıkla kendi halkını bastırmaya yöneldiğine tanıklık ediyor. Savaşlar yıkıma ve insan hakları ihlallerine yol açıyor. İsrail'in Evin Hapishanesi'ne ailelerin ve ziyaretçilerin gözü önünde gerçekleştirdiği saldırı, şüphesiz bir savaş suçunun açık bir örneğidir.
Dahası, İran halkı son savaşın baskılarından henüz kurtulamamışken, vatandaşlara yönelik yeni ve yaygın bir tutuklama dalgası başladı.
Raporlar, bu tutuklamaların sıklıkla yasal prosedürlere uyulmadan ve herhangi bir açık neden veya kanıt sunulmadan gerçekleştirildiğini gösteriyor. Bu vakaların çoğunda, ortak suçlama ‘casusluk’ gibi görünüyor. Ancak deneyim, tarihsel kanıtlar ve hatta İslam Cumhuriyeti'nin birkaç eski ve mevcut yetkilisinin itirafları, iktidar yapısının iç katmanlarının yıllardır yabancı istihbarat sızmasına karşı savunmasız olduğunu gösteriyor.
Geçmişte olduğu gibi böyle bir ortamda, toplumda şeffaflık ve hesap verebilirlik yerine güvenlik odaklı yaklaşımların devam etmesi, savaş sonrası dönemde baskıyı yoğunlaştırmanın bir aracı haline gelmiştir.
Nerede oldukları bilinmiyor
Gözaltına alınanların ailelerinin birçoğu, sevdiklerinin nerede olduğu veya durumu hakkında hiçbir bilgiye sahip değildir. Evin Hapishanesi'nin genel koğuşlarındaki tutuklular, sert, insanlık dışı ve dayanılmaz koşullar altında tutuldukları Tahran çevresindeki hapishanelere nakledilmiştir. Ayrıca, daha önce güvenlik koğuşlarında veya hücre hapsinde tutulan tutukluların durumu hakkında resmi bir bilgi yayınlanmamıştır.
Tutsaklar serbest bırakılmalı
Aşağıda imzası bulunan bizler, siyasi ve ideolojik tutukluların belirsiz, adaletsiz ve insanlık dışı durumları konusunda derin endişelerimizi dile getiriyor ve infazların derhal durdurulmasını, güvenlik odaklı baskıların sona erdirilmesini ve ülke çapındaki tüm siyasi ve ideolojik tutukluların koşulsuz serbest bırakılmasını talep ediyoruz.”
İmzacıların isimleri şöyle:
Aras Amiri
Mahnaz Parakand
Cafer Panahi
Nahid Taghavi
Muhammed Habibi
Atena Daemi
Vida Rabbani
Muhammed Rasulof
Emir Raeisian
Nazanin Zaghari
Abdülfettah Sultani
Muhammed Seifzadeh
Ataullah Şirazi
Arash Sadeghi
Şirin Ebadi
Muhammed Kerimbeygi (Mustafa Kerimbeygi'nin babası)
Meryem Claren
Narges Muhammedi
Fatemeh Maleki (Mohammad Nourizad'ın karısı)
Akram Neghabi (Saeed Zeinali'nin annesi)
Pouran Nazemi
Farzaneh Nazaranpour