Lübnan’da kriz: Akademisyenler yoksulluk sınırında yaşıyor

Lübnan’da akademisyenler, zor koşullarda yaşam ve bilim üretme çabası veriyor. Derinleşen ekonomik kriz karşısında, “Yoksulluk sınırında yaşıyoruz diyen” eğitimciler, uzun zamandır yaptıkları grevlerle verdikleri mücadelelerine güvendiklerini söylüyorlar.

SUZAN EBU SAİD

Beyrut- Lübna’nın içinde bulunduğu savaş durumu ekonomik krizi derinleştiriyor. İşsizlik oranının yükseldiği ülkede birçok sektör kapanma noktasına geldi. Krizden etkilenen alanların başında üniversiteler geliyor. Hükümet, akademik çalışmalara yeterli ödenek ayırmadığı için çalışmalar ya sonlandırıldı ya da askıya alındı. Maaşlarının düşük ve kesintiye uğradığını söyleyen akademisyenler, mevcut durumun eğitimin niteliğini düşürdüğünü belirtiyor.

‘Akademisyenler yoksulluk sınırında yaşıyor’

Üniversitede 16 yıldır sözleşmeli çalışan akademisyen Dr. Ulum Odeh, “Sözleşmeli olduğumuz için sosyal güvencemiz kısıtlı, gelirimiz düşük. Bu durum birçok meslektaşımı zor duruma düşürdü. Akademisyenler yoksulluk sınırında yaşıyor. Ailelerinin temel ihtiyaçlarını bile karşılayamıyor. Üniversite kadrosunun çoğunluğunu sözleşmeli personel oluşturuyor. Ekonomik kriz öncesi maaşlar ihtiyaçlarımızı zorlukla karşılıyordu. Bir de mezhep ve siyasi görüşümüzden kaynaklı sürekli ayrımcılıkla karşı karşıya kalıyoruz. Bunlara değil mesleki yeterliliğe bakılmalı “dedi.

‘Kendi gücümüze, eylemlerimize güveniyoruz’

Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü akademisyenlerinden Dr. Salam Nasruddin de üniversitelerdeki niteliğin düşmesi ve yaşanan ekonomik nedenlerle öğrenci sayısında yaşanabilecek düşüşe dikkat çekerek, “Lübnan üniversiteleri verdiği yüksek düzeyli eğitim sistemi ile tanınır. Fakat şimdi üniversitelerde hocaların grevleri söz konusu. Kriz eğitimin kalitesini etkiliyor. Birçok meslektaşım özel üniversitelerde çalışmak zorunda kalıyor. Artık malzeme almaya gücümüz yetmiyor, dolayısıyla laboratuvarlara bağlı olan dersleri ya iptal etmek zorunda kalıyoruz ya da pratik dersleri teorik olarak vermek zorunda kalıyoruz ve bu onların eğitim seviyelerini etkiliyor. 12 yıldır çalışıyorum. İktidar partisine üye olup olmadığıma bakıldı. Üye olmadığım için haklarım verilmedi. Greve katılan akademisyenler işten çıkarılmakla tehdit ediliyor. Üniversitelerin bir özerkliği yok. Akademisyenlere destek olan bir yerde yok. Bu yüzden biz kendi gücümüze, eylemlerimize güveniyoruz. Üniversitede daha iyi koşullarda devam etmek istiyoruz” diye kaydetti.