İHLAS HAMRUNİ

Tunus- Tunus'un Al-Mitlawi kenti, her geçen gün daha da kötüleşen bir çevre felaketine tanıklık ediyor. Yasadışı çöplüklerin ve atık depolama alanlarının yarattığı bu felaket, özellikle kadınlar ve çocuklar için büyük bir yük oluşturuyor. Şehir merkezinden uzakta, temel hizmetlerin yetersiz olduğu bir bölgede yaşayan bu kadınlar, belediye hizmetlerinin neredeyse tamamen yokluğunda, atık birikimi, yetersiz sanitasyon ve hastalık salgınları gibi günlük zorluklarla mücadele ediyor. Durum, sadece kötü kokularla sınırlı değil, kirli çevreyle doğrudan temas halinde olanlar başta olmak üzere, toplumun sağlığı ve güvenliği açısından ciddi bir tehdit oluşturuyor

Atık toplama sistemi bulunmuyor

Al-Mitlawi'de yaşayan 36 yaşındaki Salma Al-Saeedi, yaşadıkları çevre felaketini şu sözlerle dile getirdi: “Bölgemizde ciddi bir sorun var, çöp birikimi giderek artıyor. Biz kadınlar, organize bir atık toplama sisteminin bulunmadığı, eski ve ücra bir mahallede yaşıyoruz. Her gün çöpleri torbalara doldurup, mahallemizin yakınlarına bırakmak zorunda kalıyoruz. Bu durum, zamanla herkesin çöplerini gelişigüzel döktüğü, kontrolsüz bir çöplüğe dönüştü. Sabah saatlerinde, komşu bölgelerden bile insanlar gelip bu alana çöp bırakıyor. Bu alan geceleri, özellikle köpek ve kedilerin toplandığı bir yer haline geldi. Bu durum bizi çok endişelendiriyor.”

Hem ekoloji hem insan sağlığı tehlikede

Al Amal Mahallesi’nde yaşadığını belirten Salma Al-Saeedi, çöp sorununun hem çevreyi hem de insan sağlığını ciddi şekilde olumsuz etkilediğini söyledi. Salma Al-Saeedi, “Mahallenin kadınları olarak bir adım atmak istedik; rüzgarla etrafa saçılmasını önlemek için atıkları topladık ve yaktık. Ancak bu yöntem, yoğun ve kötü kokulu dumanlara neden oldu, bu da ayrı bir çevre felaketi yarattı. Sert iklim koşullarıyla birleşince sağlığımız bozuldu, bedenimiz zayıf düştü, cildimiz kurudu. Bu durum, çevrede kontrolsüz şekilde biriken çöplerle daha da kötüleşti” ifadelerinde bulundu.

Çöpler nedeniyle sivrisineklerin istilasına uğradılar

Al-Mitlawi’den Mubaraka Bint Muhammed, yaşadıkları bölgeye gelişigüzel dökülen atıkların mahalle sakinlerinin sağlığını ciddi şekilde tehdit ettiğini vurguladı. Bölgenin sivrisineklerin üreme alanı haline geldiğini ve çöplüklerin artık dayanılmaz derecede kötü kokular yaydığını ifade eden Mubaraka Bint Muhammed, “Bu atık yığınları sağlığımızı, olumsuz etkiliyor. Bu kirlilik yüzünden mahallede çeşitli hastalıklar yayılmaya başladı. Ne yazık ki bu soruna bir çözüm bulamadık. Hatta çöpleri yakma fikrimiz bile ciddi sonuçlar doğurdu. Eğer bu atıkların birikmesine izin verilmeye devam edilirse, temiz hava solumak imkânsız hale gelecek” şeklinde konuştu.

“Şehir merkezine uzaklığımız nedeniyle mahallemize ulaşım da oldukça zor” diyen Mubaraka Bint Muhammed, “Son sel felaketinden sonra köprü neredeyse tamamen yıkıldı ve bu durum, komşu mahallelerden gelen insanların hiçbir denetim ya da gözetim olmaksızın çöplerini bizim bölgemize dökmelerine yol açtı. Elbette bu atıkları evlerimizin yakınına dökmek istemiyoruz, üstelik Gafsa Fosfat Şirketi’nin maden atıklarıyla çevrili bir bölgede yaşıyoruz, koşullar oldukça zor” dedi.

‘Belediye bölgemize uğramıyor, atıkları yakıyoruz’

Kadınlardan Zeina Bint Ahmed, evlerinin yalnızca birkaç metre ötesinde bulunan kontrolsüz bir çöp sahasının yakınında yaşadıklarını belirterek, yaşadıkları çevre felaketini şu sözlerle anlattı: “Her yerimiz çöp oldu. Belediye hiçbir şekilde bize uğramıyor, bu yüzden mecburen atıkları yakıyoruz. Ancak bu da kötü kokuların yayılmasına neden oluyor. Özellikle bazı çocuklar, bu yoğun kirlilik yüzünden nefes darlığı çekmeye başladı. Yaz aylarında durum daha da kötüleşiyor, çöplük, böcek ve sineklerin üreme alanı haline geliyor, dayanılmaz bir koku yayılıyor ve bu da sağlığımızı ciddi şekilde tehdit ediyor. Geceleri başıboş köpekler bölgede dolaşıyor, bu da güvenlik riskini artırıyor. Çocuklar artık bu alanda oynayamıyor çünkü bu alan onlar için doğrudan bir tehdit haline geldi. Üstelik bölgede yılanlar bile görülmeye başlandı ve bunlardan biri yakınlardaki bir eve girdi.”

‘Acil müdahale gerekiyor’

Zeina Bint Ahmed ayrıca, bu kirliliğin en çok kadınları etkilediğine dikkat çekerek, “Günlük olarak çöp atan, kirli havaya doğrudan maruz kalan biz kadınlarız. Erkeklerin çoğu bu bölgeye yaklaşmıyor, bunun yerine bu boğucu kokulardan uzakta, kafelerde zaman geçiriyorlar. Zaten uzun süredir, Gafsa Fosfat Şirketi’ne olan yakınlığımız nedeniyle üzerimize her gün düşen fosfat tozuyla mücadele ediyorduk. Şimdi ise kontrolsüzce biriken atıklar ve çöplükler nedeniyle yeni bir çevresel felaketle karşı karşıyayız. Durum artık tehlikeli bir boyuta ulaştı ve bu soruna acil müdahale edilmesi gerekiyor” diye belirtti.