MEDİNE MAMEDOĞLU

Amed - Son süreçte cezaevlerinde yaşanan baskılar ve hasta tutukluların yaşam hakkının ihlal edilmesi uzun süredir gündemdeki yerini koruyor. Son 8 ay içerisinde 47 hasta tutuklu cezaevlerinde yaşamını yitirirken, birçok cezaevinde tutuklular hem hasta tutukluların durumuna hem de yaşanan baskılara dikkat çekmek için açlık grevine girdi. Tutuklulara tecrit içerisinde tecrit yaşatıldığına yer veren tutuklu yakınları ise yaşanan baskılara karşı Adalet Bakanlığı ve insan hakları savunucularına çağrıda bulundu.

“Oğlum işkencelere maruz kaldı”

Hem Diyarbakır hem de diğer cezaevlerinde yaşanan baskılara dair konuşan tutuklu yakınlarından Nafiye Yiğit, yaşanan sürece dair insan hakları savunucuları ve avukatlara çağrıda bulundu. 11 yıldır cezaevinde olan oğlunun birçok cezaevinde kaldığını ve bu süre zarfında işkencelere maruz bırakıldığını aktaran Nafiye Yiğit, bugün baskıların ayrım yapılmadan bütün cezaevlerinde uygulandığına dikkat çekti.

“Tecrit içerisinde tecridi yaşıyorlar”

Tutuklu yakınlarının da bu baskılardan payını aldığını ifade eden Nafiye Yiğit, “Cezaevlerinden cenazeler çıkıyor zulüm ve zorbalık günden güne artıyor. Cezaevlerinde tutuklular tecrit içinde tecridi yaşıyor. Hakaretlere maruz kalıyorlar, suları kesiliyor ya da güzel bir yemek dahi vermiyorlar. Onlara bir elbise ya da mektup gönderildiğinde cezaevi bilerek tutuklulara bunları veriyor. Onlara zulüm etmek dışında bir şey yapmak istemiyorlar. Tutuklulara ellerinden ne geliyorsa yapıyorlar” şeklinde konuştu.

“İnsanım diyen herkes buna dur desin”

“Kendine insanım, insan haklarını savunuyorum ve vicdanlıyım diyen herkese sesleniyorum” ifadeleriyle kamuoyuna çağrıda bulunan Nafiye Yiğit, bu kişilerin yaşanan ölümlere ve işkencelere karşı gözlerini kapatmamaları gerektiğini söyledi. Haksız yere tutuklanan çocuklarının birde işkence gördüklerini dile getiren Nafiye Yiğit, şunlara yer verdi: “Çağrım başta da devlete, AKP hükümeti ve Adalet Bakanlığına var. İnsanım, Müslümanım ve vicdan sahibiyim diyen herkesin elini vicdanına koyup bu hakaretlere dur demesi gerekiyor. Bu politikalara bir son versinler. Bizler çocuklarımızı işkence görsünler hakarete uğrasınlar diye dünyaya getirmedik.”

“Zulme gözlerinizi kapatmayın”

Nafiye Yiğit konuşmasına şu sözlerle son verdi: “Bizler herkes gibi çocuklarımızın güzellik ve özgürlük içerisinde yaşayacağını düşündük. Ama çocuklarımızı haksız yere tutuklayıp hakaret ediyorlar. Onlara yapılanları hiçbir insan kabul etmez. Avukatlar, hak savunucuları kim olursa olsun bu olanlara gözünü kapatmamalı. Türk annelerine de bütün insanlara da sesleniyorum. Herkes elini vicdanına koyup bu zulme gözlerine kapatmasın.”