Raziye Ay 28 yıldır çocuğunun kemiklerini arıyor
Batman’da 28 yıl önce gözaltına alınıp kaybettirilen Aydın Ay’ın annesi Raziye Ay, “Kemiklerimi arıyorum. Niye kemiklerimi bulamıyorum? Niye bu kadar yıl, gün kemiklerimizi bize vermiyorlar” diye sordu. İHD İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyonu’ndan Leman Yurtsever ise tüm kayıplar için adalet istemekten vazgeçmeyeceklerini belirtti.
İstanbul - Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin cezalandırılmasını talep etmek amacıyla her hafta düzenledikleri eylemlerinin 849’uncu oturumunu salgın nedeniyle online gerçekleştirdi. Bu haftaki açıklamada, 28 yıl önce Batman’da gözaltına alındıktan sonra kaybedilen Aydın Ay’ın akıbeti soruldu. Açıklamada ilk olarak söz alan Aydın Ay’ın annesi Raziye Ay, oğlunun 10 Temmuz 1993’te sigara almak üzere evden çıktığını ve bir daha geri dönmediği bilgisini paylaştı.
“Niye kemiklerimi bulanıyorum”
Oğlunun 19 Mayıs Mahallesi'nde bir arabaya zorla bindirilip götürüldüğünü aktaran Raziye Ay, “Üç gün boyunca önümü göremiyordum. Ardından emniyete gidip yemek götürdüm kendisine. Elbiselerini, kimliğini götürdüm. 12 gün boyunca gözaltındayken kendisine yemek götürdüm. 15’inci günü bitince bana, ‘Elimizde değil, kıyafetleri, yemekler burada’ dediler. 15’inci gün yemeği elimde kaldı” dedi. Emniyetin oğlunun gözaltında olmadığına dair kendilerine bilgi verdiklerini söyleyen Raziye Ay, “Kemiklerimi arıyorum. Niye kemiklerimi bulamıyorum? Niye bu kadar yıl, gün kemiklerimizi bize vermiyorlar” diye sordu.
“Türkiye bir hukuk devleti değil”
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyonu adına açıklama metnini okuyan Leman Yurtsever, Türkiye’nin bir hukuk devleti olmadığını ifade etti. Yurttaşların yaşamalarının engellediğini söyleyen Leman Yurtsever, “Keyfiliğe dayanan güç kullanımının yarattığı hukuksuzluk iklimi, ağır hak ihlallerinin yaşanmasına neden oldu. Demokrasinin güvencesi olan güçlü, tarafsız ve bağımsız bir yargının yokluğu; ağır hak ihlallerini cezasız bıraktı. Türkiye insan haklarının etkili bir biçimde korunduğu demokratik bir sisteme geçemedi. Bu durum beraberinde başta gözaltında kaybetmeler olmak üzere insanlığa karşı işlenmiş suçlar karşısında yargı makamlarının hareketsiz ve etkisiz kalmasını getirdi” diye konuştu.
“Etkin bir soruşturma yürütülmeli”
Aydın Ay’ın gözaltına alınma ve kaybedilme sürecini aktaran Leman Yurtsever, sözlerine şöyle devam etti: “O günden sonra Aydın Ay’dan haber alınamadı. Ailenin yaptığı tüm yasal girişimler sonuçsuz bırakıldı. Aile dosyayı canlandırmak için 2009 yılında Batman Cumhuriyet Savcılığı’na yeniden suç duyurusunda bulundu. Başvuru 2010 yılında takipsizlikle sonuçlandı. Takipsizlik kararına karşı 21 Mayıs 2010 tarihinde Midyat Ağır Ceza Mahkemesi’ne yapılan itiraz da sonuçsuz kaldı. Dosya adliyenin tozlu raflarına terk edildi. Bir kez daha iktidara ve yargı makamlarına sesleniyor ve talep ediyoruz: 28 yıldır Ay ailesine yaşatılan işkenceye son verilmelidir. Aydın Ay’ın akıbetini açığa çıkartacak, onu kaybedenleri tespit ederek yargılanmalarını sağlayacak etkinlikte bir soruşturma ve kovuşturma faaliyeti yürütülmelidir.”
“Adalet istemekten vazgeçmeyeceğiz”
Tüm kayıplar için adalet istemekten vazgeçmeyeceklerini belirten Leman Yurtsever, “Devletin hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan, 150 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz” ifadelerinde bulundu.