Pargîn Kültür ve Sanat Merkezi Koçer kültürünü yaşatıyor

Kürt kültürü açısından önemli bir yere sahip olan Koçerlerin kültürel mirasını yaşatmak, geliştirmek amacı ile kurulan Pargîn Kültür ve Sanat Merkezi Yöneticisi Rojda Hüseyin, yeni projelerle daha fazla kişiye ulaşmayı hedeflediklerini söyledi.

ZEYNEB ÎSA

Dêrik- Kürt halkının önemli bir kısmı Koçer adı verilen göçebe yaşıyorlar. Kürt kültürünün özünü bugünlere taşımak açısından Koçer geleneğinin önemli bir payı var. Kuzey ve Doğu Suriye'de Cizre Kantonu’nda bulunan Dêrik kentine bağlı Koçerat bölgesi de Koçerlerin yoğun yaşadığı için adını buradan almış. 2021 yılında Derik'in Koçerat bölgesindeki Besta Sûs köyünde açılan Pargîn Kültür ve Sanat Merkezi, halk şarkılarından ve oyunlarından tarihi enstrümanlara ve büyükannelerin hikayelerine kadar göz önünde olmayan mirası korumayı amaçlıyor. Merkeze kadın ve çocukların ilgisi yoğun ve belgeseller, halk oyunları ve sanatsal eğitim üretim için kalıcı bir atölye haline geldi. Pargin Kültür ve Sanat Merkezi, unutulmaya karşı mücadele etme, geniş ve modern bir kültürel kimlik inşa etme misyonunu üstlendi.

Pargin Kültür ve Sanat Merkezi Yönetimi Rojda Hüseyin, merkezin çalışmaları ve faaliyetlerini ajansımıza anlattı.

Merkez toplumun değerlerini korumayı amaçlıyor

Pargin Kültür ve Sanat Merkezi hakkında bilgi veren Rojda Hüseyin, öncelikle Pargîn isminin kökeni hakkında şunları söyledi: “Pargîn Merkezi, 2021 yılında Derik şehrinde bulunan Besta Sûs köyünde açıldı. Pargîn isminin anlamı, koçerlerin çadırlarının etrafındaki, çadırları su baskınlarından koruyan topraktır. Merkeze Pargîn ismini vermemizdeki amaç, toplumun değerlerini ve koçerlerin mirasını korumaktı.”

Çeşitli eğitimler verildi

Rojda Hüseyin, Pargin Kültür ve Sanat Merkezi’nin özellikle köyde kurma istediklerini belirterek, “Pargîn merkezini köyde kurmak istedik. Kültür ve sanattan bahsederken projenin ruhuna yakın olmak ve koçer kültürünü hissetmek için. Pargîn merkezinin kuruluşunun başlangıcında, genç erkek ve kadınların bu merkezde eğitim alması için bir eğitim sistemi oluşturuldu. Eğitim sistemi başlangıçta kamera, kurgu ve ses gibi öğretim tekniklerinden oluşuyordu. Daha sonra köylerde araştırmalarının nasıl yürütüleceği konusunda araştırma konuları belirlendi. Eğitimi tamamladıktan sonra ekipler uygulamaya geçti ve çalışmalarına, faaliyetlerine başladı. Daha sonra ürünler ve diziler oluşturuldu” diye belirtti.

Koçer ve yerli toplumunun araç ve gereçlerinin görsel olarak çekimini yaptıklarını söyleyen Rojda Hüseyin, “Yaklaşık 42 bölüm oluşturuldu ve bazı sitelerde yayınlandı. Oluşturulan 42 bölümün yanı sıra 3 klip kaydedildi: Keleha Xursê, Siwaro ve Payızokê'nin klibi” ifadelerini kullandı.

‘100 çocuk koçer halayları öğreniyor’

Rojda Hüseyin, Pargîn Merkezi’nde yürütülen kültürel faaliyetleri anlatarak konuşmasına şöyle devam etti: “Pargîn Merkezi’nin çalışmaları ile ilgili olarak ekiplerimiz yaklaşık 8 ay çalıştı ve kayıt altına aldı. Daha sonra Keziya Sor üyeleri, merkez üyeleriyle ortak çalıştı. Grup üyeleri her alanda yer aldı. Senaryo yazımı, dans, kostüm ve dekor gibi faaliyetler. Şu anda Qereçox Dağları belgeseli hazırlanıyor. Pargîn’de ayrıca birçok şarkı kaydediliyor ve daha da güzel eserler de yapılacak. Çevre köylerden yaklaşık 100 çocuk halay öğrenmeye geliyor. Öğrendikten sonra onlar için özel programlar yapılacak. Öğrendikleri halay Koçer halayları. Daha sonra dengbeji de öğreniyorlar. Çocuklara eğitim vermedeki amacımız; kültürlerini küçük yaştan itibaren korumak. Merkezin bir diğer projesi ise ‘Anneler dokuyor, elbise ve battaniye yapıyor’ projesidir.”

‘Pargîn daha da iyi ürünler üretecek’

Rojda Hüseyin, Pargîn Kültür ve Sanat Merkezi olarak üretimlerini kamuoyu ile de paylaşacaklarını kaydederek, “Her işte zorluklar vardır, bir ürün üretmeye geldiğimizde teknik sorular ortaya çıkar. Ama elimizden geldiğince bu zorlukların bizi engellemesine izin vermiyoruz. Gelecekte Pargin’in çalışmalarını güçlendirmek, daha da iyi ürünler üretmek ve birçok proje oluşturmak istiyoruz. Herkes toplumunun değerlerine sahip çıkmalı, kültürünü korumalı ki kültürü her zaman güncel kalsın. Pargîn’in kapısı herkese açık.”