Nemat Ali: Mısır’da kadınlar sömürü çarkından kurtarılmalı

Mısır’da “insan ticareti” bilhassa kadınları markajına alıyor. Kadınların bu sömürü çarkından kurtarılması gerektiğini belirten psikiyatrist Nemat Ali, bunun içinde uzun soluklu projelere ihtiyaç olduğunu söyledi.

ASMA FATHİ

Kahire – Mısır’da gün geçmiyor ki yetkililer insan kaçakçılığı yapan bir grup ile karşı karşıya gelmesin. Bilhassa kadınların “köle” gibi çalıştırılmak, fuhşa zorlanmak başta olmak üzere insanların kaçırılarak 21’nci yüzyılda bile köleleştirilmeye çalışıldığı şebekelerin varlığı hala söz konu. Çocuk işçiliği, çocuklara yönelik cinsel istismar, insan organlarının satışı ve farklı fuhuş biçimleri Mısır'daki insan kaçakçılığının bir parçasıdır. Mısır'daki insan kaçakçılığı son yıllarda yerel ve uluslararası kurbanları hedef alan insan tacirlerini içeriyor.

Mısır’da yüzbinlerce çocuk istismara uğruyor

Mısır'daki insanların yaklaşık yüzde 32,5'i sınırlı eğitim ve ekonomik fırsatlar nedeniyle yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Bu da ebeveynleri çocuklarını, özellikle de kızları satmaya yöneltiyor. Çocuk seks turizmi ağırlıklı olarak Kahire, İskenderiye ve Luksor'da gerçekleşiyor. Kuveyt ve Suudi Arabistan gibi Basra Körfezi'nden insanlar Mısırlı kadınları seks kölesi olarak kullanmak için satın alıyor. Mısır'da yaklaşık 200 bin ila 1 milyon arası sokak çocuğu, fuhuş ve zorla dilenme yoluyla istismara uğruyor ve yerel çeteler bazen bu çocukları istismar ediyor. Mısırlı çocuklar sık sık yoğun tarım işlerinde çalışmakta ve hareketlilik kısıtlamaları, ödeme yapılmaması cinsel ve fiziksel istismar gibi zorunlu köleliği düşündüren koşullarla karşılaşmaktadır.

“Kadınlar işkenceye maruz kalıyor”

Konuyla ilgili ajansımıza psikiyatrist Nemat Ali konuşurken, ülkede yaşanan vahamete dikkat çekti. Her gün “insan ticareti” nedeniyle onlarca kadının mağdur olduğunu belirten Nemat Ali, bu kadınların psikolojik destek almaları için ellerinden gelen çalışmayı yaptıklarını ancak özel projelerin geliştirilmesi gerektiğini söyledi. Nemat Ali, “Kadınlar sömürülüyor, şiddet görüyor ve insan kaçakçılarının elinde bin bir türlü işkenceye maruz bırakılıyor. Bu şebekeler çökertilmeli ve kadınlar gerekli desteği görmeli” dedi. 

“Kadınlar sömürü çarkının içerisine çekiliyor”

Mısır’da kadınların çeşitli şiddet türlerine karşı erkeklerden daha savunmasız olduğunu söyleyen Nemat Ali, “Özellikle insan kaçakçılığına karşı… Sömürü çarkının içerisine ilk önce maalesef kadınlar çekiliyor” diyerek, bu kadar çok kadının kaçırılmış olmasının şaşırtıcı olduğunu ancak kadınları destekleyen program-projelerle bunun üstesinden gelinebileceğini kaydetti. Yaptıkları araştırmalarda, insan ticareti yapan şebekelerin eline düşen kadınların çoğunlukla en yakınları tarafından itelendiğini aktaran Nemat Ali, “Mağdurların saldırı nereden gelirse gelsin fark ettiklerinde yetkililere haber vermesi gerekiyor” uyarısında bulundu.

“Kadınlar desteklenmeli”

Bahsi olan sömürü çarkının içine çekilen ya da çekilmek istenilen tüm kadınların psikolojik destek başta olmak üzere çok yönlü desteğin sağlanması gerektiğini ifade eden Nemat Ali, “Sömürülen kadınlar gelecekte saldırganlaşabiliyor. Bunun önünü alabilmek için kadınlar eğitilmeli. Kadınlar şiddet, saldırganlık gibi unsurları tetikleyen toplumsal cinsiyet kodlarını bilmeli. İnsan ticareti yapan şebekelerin ellerine düşen kadınların kendilerinin psikolojik olarak desteğe ihtiyaç duymadıklarını “mağdur” olduklarını kabul etmediklerini söyleyen Nemat Ali, “Ciddi bir bastırma söz konusu oluyor. Kadınlar kendilerini mağdur olarak görmek istemiyor. Çünkü kendilerine yaşatılanları eğer mağdur olduklarını kabul ederlerse kabul etmiş olacakları anlamına geliyor ve bu kabullenme süreci en ağırı oluyor” şeklinde konuştu.

“Kadınların geri kazanılması gerekiyor”

Geçtiğimiz son 10 yıllık verileri incelediklerini belirten Nemat Ali, kabullenme başta olmak üzere, mevcut davranışların “anormal” olarak da kabullenilmesi gerektiğini, insan ticaretinin özellikle bu şebekelerin eline geçen kadınlar tarafından “benimsetildiğini” ve bunun şiddet yoluyla yapıldığını aktardı. Yalnızca psikolojik değil vakaların psikiyatrik boyuta da ulaştığını söyleyen Nemat Ali, son olarak şu ifadelerde bulundu: “Uygulanan sömürü ve istismarın anormal olduğunu, tıbbı, özel bakıma muhtaç olduğunu kabullenilmesini kabullendirmek en çok zaman alan çalışma oluyor. Şiddet, baskı, sömürü, özgürlükten yoksun bırakmadan özgürlüğe doğru evriliş süreci sancılı. Fakat bu kadınların kesinlikle geri kazanılması gerekiyor. Güvenliklerini sağlamak ve uzun soluklu projelere imza atmak gerekiyor.”