Naze Şirvan: Güney’de cezasızlık politikaları kadın katliamlarını artıyor

Kadın katliamlarının artış gösterdiği Federal Kürdistan Bölgesi’nde cezasızlık politikalarına ve bireysel silahlanmaya dikkat çeken Halk Örgütü ve Kadın Merkezi Sosyal Danışmanı Naze Şirvan, anayasal düzenlenmenin yapılması çağrısında bulunurken, sivil toplum örgütlerinin de üzerine düşen görevi yerine getirmesini istedi.

MÎHRÎBAN SELAM KAKAYÎ

Halepçe – Federal Kürdistan Bölgesi’nde her geçen gün kadın katliamları artarken, geçtiğimiz günlerde 20’li yaşlarındaki iki kadından biri Akrê kentinde katledilirken, diğeri de Soran’da evli olduğu erkek ile tartışırken şüpheli bir şekilde damdan düşerek hayatını kaybetti. Artan bu kadın katliamlarına birçok kesim tarafından tepki gösteriliyor. Şiddetin azalması gerektiği konusunda uyarıda bulunan Halk Örgütü ve Kadın Merkezi Sosyal Danışmanı Naze Şirvan, kadın katliamlarına yönelik örgütlerin ciddi bir çalışma yürütmesi gerektiğini belirterek, bireysel silah kullanımının kanunlar ile yasaklanması çağrısında bulundu.

“Cezasızlık politikalarına karşı anayasal bir çalışma yapılmalı”

Ataerkil zihniyetin kadınların yaşamlarını kısıtlamaya çalıştığını ve kadınların irade olmalarının önündeki en büyük engel olduğunu kaydeden Naze Şirvan, “Ataerkil zihniyet, kadınların bir fikir sahibi olmasını engellemekte, toplum ve kültür içinde yer edinmesine izin vermemektedir. Bu zihniyet Akrê’de ve Soran’da 20 yaşlarındaki kadınların ölümüne neden olmaktadır” ifadelerini kullandı. Kadına yönelik şiddet ve kadın katliamlarının artmasının nedeninin cezasızlık politikaları olduğuna değinen Naze Şirvan,  şiddet ve katliamların engellenmesi için ciddi bir anayasal çalışmanın yürütülmesi gerektiğine işaret etti.

“Aşiretler değil mahkemeler rollerini oynamalı”

Kadına yönelik şiddet ve katliam suçlarında faillere düşük cezalar verildiğini sözlerine ekleyen Naze Şirvan, son olarak şu ifadelerde bulundu: “Bu da kadın katliamlarının artmasının başka bir nedenidir. Kadın katliamlarında aşiret kabileleri değil mahkemeler rollerini oynamalı. Anlaşmalarla, rüşvetle bu iş olmaz. Kadınları öldüren suçluların, faillerin cezalarının tamamını çekmeleri gerekir. Çözüm budur. Sivil toplum örgütleri sorumluluk almalı, bilinçlendirmeyi artırabilir. Kadınlar şiddetle kaşı karşıya kaldıklarında kendilerini savunamıyorlar. Ayrıca toplumumuz kadınların ortaklığını kabul etmiyor.”