ŞINYAR BAYÎZ

Süleymaniye – Toplumda erkekler genelde güçlü olarak görülürken, ilk doğdukları andan itibaren “aslan”, “kaplan”, “mert”, “cesur” gibi sözlerle büyütülür. Toplumda kadını öteleyen ve erkeği ön plana çıkaran kelimelere sıkça rastlıyoruz. Bu kelimelerin kullanmasının amacı, erkeklerin kadınlar üzerinde güç kullanarak kadınları kontrol etmesine sebebiyet veriyor. Bu söylemler sadece kadının iradesini küçük görmez aynı zamanda bu kalıplaşmış ve cinsiyetçi sözlerle erkekler kendilerini üstün görerek, kadınları kontrol eder ve kadınları haklarından mahrum bırakır. Sosyolog Kurdê Ehmed, toplumda kullanılan cinsiyetçi dil ile ilgili ajansımıza konuştu.

"Kız ve erkek çocuklar arasında ayrımcılık var”

Kurdê Ehmed, çocuğu eğitmenin aile içinde başladığını ve birçok ailenin cinsiyet eşitliğini çocuğa empoze etme bilincinde olmadığını dile getirerek, "Aile içinde kullanılan bazı cinsiyetçi kavramlar var. Erkek çocuklar için, ‘erkekler ağlamaz, sen erkeksin bunu yapman ayıp’ gibi cümleler kullanılırken, kız çocuğuna ise erkekler ile arasındaki fark her alanda hissettiriliyor. Kız ve erkek çocuklar arasında ayrımcılık var” dedi. 

“Ailede erkeklere daha fazla ilgi gösteriliyor”

Kurdê Ehmed, bu kelimeleri kullanmanın temel amacının erkeği üstün kılmak olduğunu belirterek, "Birçok kadın aile içinde erkeklere daha fazla ilgi göstermeye çalışır. Buda erkek çocuklarda ilerde kadın üzerinde kendini güçlü göstermesine sebebiyet veriyor. Sorun çocukların aile içinde yanlış eğitiminden kaynaklanıyor. Çocuk saf doğar, onun bilincini aile oluşturur. Çocuk doğru eğitimle büyük bir değişiklik yaşayabilir. Bu değişiklik hayatta olumsuz bir değişiklik yapmak için değil, kişiliği güçlendirmek adına olmalıdır” şeklinde konuştu.

"Çocuklar erken yaşta eğitilmeli”

Cinsiyetçi kelimelerin kullanılmasında toplumun ve kültürün kilit bir role sahip olduğunu, bunun tarihten beri var olduğunu ve bir kültürde bir değişiklik olduğunda onunla yüzleşmek gerektiğini hatırlatan Kurdê Ehmed, “Olumsuz düşünceleri ve cinsiyet farklılıklarını reddetmek için çocukları erken yaşta eğitmek ebeveynlerin ve eğitimcilerin görevidir. Bu sözlerin kadınlara karşı kullanılması, kadın haklarının ihlal edilmesini ve kadınların işyerinde, siyasette ve ekonomide öncü rol oynamasının önünü tıkamaktadır. Mecliste kadınlar kota sistemiyle seçiliyor ya da onlara erkeklerden daha az iş veriliyor" diye belirtti.

"Medya da cinsiyetçi dili etkiliyor"

Kurdê Ehmed, medyanın cinsiyetçi dilin yayılmasında kilit bir rol oynadığını belirterek, “Medyanın etkisine rağmen cinsiyetçi dilin ortadan kaldıracak değişiklikler yapamıyorlar. Kürtlerin ve Kürt kadınların mesajlarını haber ve başlıklar üzerinden dünyaya aktaramıyorlar. Kürdistan'da çok sayıda kadın öldürülüyor, dünya bunun farkında değil ama dünyanın başka bir yerinde bir kadın öldürüldüğünde bu dünyada önemli bir konu haline geliyor. Bu gerçek dikkate alınmalıdır" ifadelerinde bulundu.