ZEYNEB XELÎF

Dêrazor - IŞİD çeteleri Bahoz ilçesini ele geçirdiğinde bu durumdan en çok etkilenen kadınlar oldu. Fakat daha sonra Bahoz kasabası Demokratik Suriye Güçleri tarafından çetelerden temizlenip, özgürleştirdi. Böylece Bahoz’da kadınlar derin bir nefes alarak özgür bir yaşam kurmaya başladı.

“Kadınların rolü aktifleşti”

Bahoz Meclisi Eş Başkanı Madelîn Ebd El-Rahman, Bahoz’un kurtarılmasından sonra kadınların durumu hakkında ajansımıza konuştu ve şunları söyledi: "Kadının rolü burada aktifleşti, kadınlar artık farklı alanlarda çalışabiliyor. Kurtuluştan sonraki yaşamları ile kurtuluştan önceki yaşamları aynı değil. Çünkü bugün kadınlar, kendi kararlarını alma hakkına sahip oldular. Kadınların kişilikleri, zihniyetleri gelişti. Bununla beraber cinsiyet eşitliği büyük ölçüde sağlandı. Artık erkekler tek başına karar alamıyor, ortak bir başkanlık sistemi içinde kadınlarla ile birlikte karar veriyorlar. Bahoz ilçesi kurtarıldıktan sonra kadınların toplumda öncü bir rol oynaması doğru yönde atılmış bir adımdır.”

“Bölgeyi yeniden inşa ettik”

Madelîn Ebd El-Rahman, Bahoz’un yeniden inşa edilmesi hakkında ise, “İlçenin kurtarılmasının ardından insan yaşamının inşası da başladı. Yerel halkın çabalarıyla ve özerk yönetimin desteğiyle Bahoz ilçesinin yeniden inşası süreci adım adım oldu ama ilk olarak kişiliğin inşası üzerinde çalışma yapıldı. DAİŞ çeteleri geride ağır bir yıkım ve yağma bırakmış ve Bahoz yoğun çatışmalar sonucunda binaların çoğu yıkılmıştı. Yeniden yapılanma çalışmaları birçok engelle karşılaştı, ancak sorumluluk bilinci ve işbirliği dayanışma içinde olarak bu süreci atlattık" dedi.

“Savaş kalıntıları kaldırıldı”

Madelîn Ebd El-Rahman, kasaba kurtarıldıktan sonra hizmetler komitesinin çeşitli kuruluşlarla işbirliği yaparak 48 bin metreküp molozun ve savaş kalıntılarının yüzde 75'inin kaldırılması için çalışmalara başladığını hatırlatarak, “Bahoz ilçesinde, belediye çalışmalarını yoğunlaştırılarak halka hizmet vermeye başladı, hatta şehrin 8 km'den uzun olan kamu yolunun asfaltlanması da yapıldı. Bahoz’de su tesisinin ilk rehabilitasyonu, su şebekelerinin inşası ve kanalizasyon şebekelerinin önemli bir bölümü ve devridaim vanası açıldı. IŞİD çetelerinin ideolojisi nedeniyle birçok zorluk yaşadık ve büyük kayıplarımız oldu. Ama bugün düşüncelerimizi ifade etme de özgürüz” şeklinde konuştu.

"Demokratik bir ulus yaratıldı"

Madelîn Ebd El-Rahman, Bahoz’a dönüşün ilk aşamasını ise şöyle anlattı: “Halk ilçeye dönmeye başlayınca Bahoz Mahalli Meclisi kuruldu. Halk, çok sayıda topluluğun etkinleştirilmesini talep ederek, demokratik bir ulusun ilkelerini yaymak istedi. Ayrıca farkındalık yaratmak ve taleplerini dinlemek için 18 topluluk kuruldu ve bu topluluklar Bahoz mahallerine dağıtıldı, bunlar kurtarılan alanda en önemli adımlardan biri oldu. Bahoz ilçesi, Suriye Demokratik Güçlerinin sayesinde güvende oldu. Bu kurtuluş büyük bir başarıya imza attı ve özgürlük özlemi çeken mücadele eden halklara aydınlığın yolunu açtı. Suriye krizinin devamı, demokratik bir projenin olmamasının sonucudur ve biz demokratik bir projenin onayını talep ettik."

“Savaştan en çok kadınlar etkilendi”

Bahozlu kadınlardan biri olan Fatima El-Selame ise, IŞİD çetelerinin işgali sırasında en çok kadınların acı çektiğini belirterek, "Kadınlar olarak çok acı çektik. Çeteler katı kanunlarını kadınlara uyguladılar. Giyimimizden evden çıkmamıza kadar her şeyimize karıştılar. Başımızı ve yüzümüzü tamamen gizlemek zorunda kaldık, sadece gözlerimizi açıkta bırakıyorduk. Beş yıl boyunca normal bir hayat yaşamadık, savaşlarda kamplarda göçmendik ve DAİŞ çeteleri bizi canlı kalkan olarak kullandı. Suriye Demokratik Güçleri'ne katılmamıza izin verilmedi, ancak bölgenin Suriye Demokratik Güçleri tarafından DAİŞ çetelerinden kurtarılmasından sonra hayat kadınlar için eskisinden çok daha iyi hale geldi” ifadelerinde bulundu.