Fas'ta şiddete karşı 'Dinleme ve yönlendirme merkezleri' kuruldu

Fas’ta şiddete maruz bırakılan kadınlar için kurulan ‘dinleme ve yönlendirme’ merkezlerinde kadınlar yaşadıklarını ‘kara kutu’ olarak gördükleri yetkililere anlatırken, aynı zamanda destek alıyor.

HANAN HARITE

Fas- Fas’ta kadınlar için kurulan ‘Dinleme ve yönlendirme’ merkezlerinde kadınlar yaşadıkları sorunları paylaşıyor ve ihtiyacı olan desteği alıyor. Merkezlerde sosyal hizmet uzmanları, şiddete uğrayanlara umut ve güveni geri kazandırmaya ve onlara rehberlik etmeye çalışıyor. Bu merkezlere  şiddet gören, istismara maruz bırakılan ve psikolojik destek almak isteyen kadınlar geliyor. Fas Kadına Yönelik Şiddeti Önleme Derneği'nin ‘dinleme merkezinde’ kadınlarla buluşan ve onların yaşadıklarını dinleyen Aisha Ferdous ile konuştuk.

‘Sessizlik duvarlarını yıkmaya çalışıyorlar’

Aisha Ferdous, “Genel olarak Fas'taki dinleme merkezleri, kadınların kendilerine yönelik şiddetle mücadele etme yeteneklerinin güçlendirilmesinde rol oynuyor. Kadınlar buralarda sessizlik duvarlarını kırmaya çalışıyor” derken, kadınlara ihtiyaçlarına göre destek vermeye çalıştıklarını anlattı. Kadınların şiddetin birden çok biçimine maruz bırakıldığını vurgulayan Aisha Ferdous, “Psikolojik, hukuki destek ve aile arabuluculuğu dahil olmak üzere bir dizi hizmet sunuluyor. Bu hizmetler, bu alanda kapsamlı ve uzun yıllara dayanan deneyime sahip uzmanlar tarafından sunuluyor. Merkeze gelen vakaların çoğu, psikolojik, fiziksel, ekonomik ve hukuki şiddetin birden çok biçimine maruz kalıyor. Sorunu çözmek, mağduru anlamak için mümkün olduğunca çok zaman ayrılmalı” diye konuştu.

‘Gerekli ortam sağlanmalı’

Şiddete uğrayanların nasıl karşılanacağı konusunda değerlendirmelerde bulunan Aisha Ferdous, “Şiddet mağdurlarının korku, suçluluk ve utanç arasında değişen karışık duygulara sahip olduklarını ve kolektif alanda bunlarla nasıl başa çıkılacağını düşündüklerini bildiğimiz için, mağdurun dernekle ilişkisini belirleyen şeyin iyi bir karşılama olduğunu biliyoruz. Şiddeti ifşa etmekte tereddüt ettiği için gerekli rahat ortamın sağlanması gerekiyor. Güven ve güvence uyandırılmamışsa mağduru konuşmaya zorlayamayız. Bu yüzden güvenmeleri de önemlidir” dedi.

‘Kadın dinleyiciler yasal her şeyi bilmeli’

Dinleyicinin tarafsız olması gerektiğini vurgulayan Aisha Ferdous, “Çünkü şiddet mağdurlarını dinlemek kolay değil. Mülteci kadınlar çok kritik psikolojik sorunlar yaşamış olabiliyor. Uygulanan şiddet durumundan çıkarmak için tarafsızlık gerekir. Güven dinlemedeki en önemli şey olduğu için mağdurun kendi isteğiyle konuşması sağlanmalı. Kadın dinleyicinin yasal olan her şeye aşina ve farkında olması gerekir. Birçok kadın haklarını bilmiyor. Bu nedenle görevi, mağdurların kalplerine güven aşılamak ve şiddete karşı sessiz kalmanın onları cesaretlendirdiğinin farkına varmalarını sağlamaktır. Şiddetin doğal bir şey olmadığını ve konuşulması gerektiğini söylüyoruz. Onlara şiddetin sağlıkları, ruhları ve çevrelerindekiler üzerindeki olumsuz etkilerini anlatıyoruz” diye ifade etti.

'Dinleyici de destek alıyor'

Kimliklerini güvenlik nedeniyle açıklamadığı şiddete uğrayan kadınların hikayesini anlatan Aisha Ferdous, “Kadınların yaşadıklarını dinlemek kolay değil. Bizde psikolojik olarak etkileniyoruz. Bu yüzden dernek, haftada bir bize uzman desteği veriyor. Haftada bir kez mağdurlardan aldığımız olumsuz yükü böylelikle boşaltıyoruz” diye vurguladı.

'27 yıl şiddet gördü'

Derneğe başvuran kadınlardan biri Laila Muhammed mahlası ile yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “27 yıl boyunca aile içi şiddet gördüm. Ancak bugün özgürleşmeyi ve içine gömüldüğüm kara çemberden çıkmayı seçtim. Fiziksel, psikolojik, ekonomik ve sözlü her türlü aile içi şiddete maruz kaldım. Ne yazık ki özgürleşmem uzun zaman aldı. Toplum acımasız. Çocuklarıma karşı da kendimi suçlu hissettim. Bu yüzden bunu yapmak istemedim. Onlar babalarından uzakta yaşıyorlar. Ben de onların iyiliği için bunca yıla katlandım. Ama daha fazla dayanamadım ve sağlığım ve çocuklarımın sağlığı için taşınmayı seçtim. Eşim beni en önemsiz sebeplerden ağır dayaklarla, müstehcen sözlerle taciz ederdi ve iyi maaş almasına rağmen parası yok bahanesiyle harcamazdı. Ondan bir miktar para karşılığında, ihtiyaçlarımı ve çocuklarımın isteklerini karşılamak için çalışmam gerektiğini açıkça söyledi.”

‘Kadınlar şiddete sessiz kalmamalı’

Evli olduğu erkeğin ikinci kez evlenmek istediğinden bahseden Laila Muhammed, “Bu yüzden bu konuyu bana uygulanan başka bir şiddet olarak değerlendirdim. Tekrarlanan hakaretleriyle boşanma talebinde bulunmama neden oldu. Daha sonra evlenmekten vazgeçti. Değişeceğini düşündüm. Bu yüzden nafakadan vazgeçtim ama ne yazık ki o aynı kaldı ve azarlamasında ısrar etti. Şiddeti kabullenmemin bir normalleşme olduğunu, her ne koşulda olursa olsun bunun üzerinin örtülemeyeceğini, toplumun korkusuyla şiddetin ağırlığı altında yaşamanın mümkün olmadığını geç öğrendim. Kadınlar şiddete boyun eğmemeli, sessizliği bozmak için çalışmalı” dedi.