Ambargonun ortasında ilaç bekliyorlar

Savaş, göç ve yoksulluk en çok da kadınları ve çocukları etkiliyor. Şehpa’da mülteci kampında yaşayan Êfrînli kardeşler Zeynep ve Mihemed doğuştan sara hastası. Suriye rejiminin mülteci kampı üzerindeki ambargosundan dolayı çocuklarına ilaç alamayan anne Dünya, sesinin duyulmasını ve çocuklarının ilaçlarının temin edilmesini istiyor.  
Şehba- 18 Mart 2018 yılında saldırılar nedeniyle Êfrîn’den göç edip Halep’in Şehpa ilçesinde bulunan mülteci kampına yerleşen Dünya Hiso, doğuştan sara hastası olan 8 yaşındaki kızı Zeynep ve 10 yaşındaki oğlu Mihemed’in ilaçlarını temin edemiyor. Suriye rejiminin kamp üzerinde uyguladığı ambargodan dolayı çocuklarını Halep’e tedaviye bile götüremeyen Dünya, ilaçların çok pahalı olduğunu ve Lübnan’dan getirilen ilaçların da aylarca yolda kaldığını belirtiyor. 
Dünya Hiso, ilaçların geçişine izin verilmediğine dikkat çekiyor. 
“Efrîn’den göç ettikten sonra çocuklarıma ilaç bulmakta zorlanıyorum. Kızım Zeynep’in hastalığı üst seviyede. Yürüyemiyor, konuşamıyor ve mültecilik koşulları daha da zorlu hale getirdi yaşamı onun için. Mültecilik koşulları çocukların psikolojisini etkiliyor. Şehpa’da ağır bir ambargo var. Suriye rejim güçleri tarafından Halep ve Şehpa arasındaki yol kapatıldı. Ağır bir ambargo altındayız. Çocuklarımı Halep’e tedavi amaçlı götürebileceğim yol yok. Şehpa’ya ilaçların geçmesine izin vermiyorlar.” 
“Hastalıkları tüm bedenlerini etkiliyor”
Savaşa yol açan güçlerin aynı zamada savaştan nemalandıklarını ve ağır insani krizlere yol açtıklarını da belirten Dünya, “Eğer çocuklarım için Halep’ten ilaç getirtmek istersem, Suriye rejim güçlerinin kontrol noktalarından geçmem gerekiyor. Suriye rejim güçleri mültecilerden kontrol noktalarında yüklü miktarda para alıyor geçişlerine izin vermek için. Eczaneler de ilaçları çok pahalıya satıyor. Pahalı olunca da almaya gücümüz yetmiyor. Çocuklarıma uzun süredir ilaç veremiyorum. O yüzden hastalıkları tüm bedenlerini etkiliyor artık.” diye konuştu.
İnsani yardım kuruluşlarına seslenen Dünya, “Çocuklara Yardım kuruluşları ve insan hakları kuruluşları bu durum karşısında sessiz kalmamalı. Engelli çocukların yaşamaya hakkı var, ihtiyaçları karşılanmalı. Tüm kuruluşlar mevcut durumdan haberdar oldukları halde duymamazlıktan, görmemezlikten geliyorlar. Böylesi zorlu yaşam koşullarına çocuklar mahkum edilmemeli.” diyor.