Haber Merkezi - İfade özgürlüğü insani bir değer olduğu kadar temel, vazgeçilmez, insan olmaktan ileri gelen insan haklarından biridir. İfade özgürlüğü, ‘düşünce ve kanaat özgürlüğü’ anlamına gelir ve ifade özgürlüğü, düşünce ve görüşlerin başkalarına iletilmesi için önemli bir araçtır.

Taliban’ın Afganistan'ın yönetimine el koymasından sonra Nangarhar, Laghman, Kunar ve Nuristan'daki devlet dairelerinin birçok kadın aktivisti, gazeteci ve kadın çalışanı kimliklerini gizledi, isimlerini değiştirdi ve sanal ağlardaki faaliyetlerini neredeyse askıya aldı. Ya da kendi isimleri ile değil farklı isimler adıyla paylaşımlarını kısıtlı da olsa sürdürmeye gayret etti.

Düşüncelerini paylaşan, medya ile ortak çalışan kadınlar ve aileleri tehditlerle karşı karşıya. Taliban baskısı nedeniyle toplumda “damgalanan” kadınlar, yerel medya organları tarafından uzaklaştırılmaya çalışıldıklarını ve toplumsal zeminde maruz kaldıkları damgalanma nedeniyle toplum mensuplarının kendileri ile röportaj yapmak istemediklerini anlatıyor.

Zorlamalarla çalışmak durumundalar

Sosyal medyada kadın gazeteciler, hayatlarını ilerletmek ve yaşadıkları toplumun acılarını, sesini dünyaya duyurmak için yaptıkları faaliyetler karşılığında belirli bir maaş alıyorlar. Kadın muhabirler ve sunucular, yüzlerine siyah maskeler (karanlığın simgesi) takmaya zorlandı ve halen de bu zorlama devam ediyor. Bu kadınlardan bazıları vatanlarını terk etmek zorunda kaldılar ve şu anda başka ülkelerde mülteci durumunda yaşamaya zorlandılar. Maalesef zorunlu göçün ardından kadınların sesleri daha çok boğulmaya mahkum oldu...

Kadınların durumundan endişe ediliyor

Afgan kadınların sesini duyurmasının yasaklanması dünyada da hissedilirken, Uluslararası Af Örgütü bu ülkedeki kadınların durumundan duyduğu endişeyi dile getirerek, Afgan kadınlarının kademeli ölüme, sessizliğe maruz bırakıldığını söyledi. Geçen hafta Cuma günü, Nangarhar Eyaletindeki "Radio Dost" un eski sunucusu Selagi Ehsaas, Taliban tarafından saldırıya uğradı ve cep telefonuna el konuldu.

Afganistan'ın doğu illerinde neredeyse tüm görüntülü medya organlarından çalışan kadınlara iş alanları kapatıldı. Görsel medya organlarından fraklı yayın organlarına geçmek isteyen kadınların ise yeni iş imkanlarına henüz ulaşamadığı, işsiz kalmaya mahkum oldukları aktarılıyor.

Seslerini duyurmaya çalışıyor

Maryam (takma ad) Nangarhar'da uluslararası bir medyanın muhabiri olduğunu, ancak şimdi Taliban aleyhinde bir rapor hazırladığı için yerel medyada çalışmasına izin verilmediğini söylüyor. Afgan kadınlarının sesini susturmaya çalışıldığını söyleyen Maryam, Afgan kadınlarının sorunlarını dünyanın diğer kadınlarına taşırmaya aktarmaya çalıştığını bir suç işlemediğini söylüyor.

Kaynak: Afganistan Kadın Haber

Çeviri: NuJINHA