SAİDA ŞİRZAD

Haber Merkezi – Kadın ve erkek arasındaki eşitsizlik nedeniyle kadına yönelik erkek şiddeti yaşamın her alanında kendini gösteriyor. Özellikle “kutsal” olarak görülen aile içinde de kadınlar, kendi hayatlarına dair karar alması engellenerek şiddetin her türlüsüne maruz kalıyor.  İran’da aile içi şiddet gören kadınlardan biri de 37 yaşındaki Şahideh Rahimi. 2 ağabeyi, 1 erkek ve bir kız kardeşi olmak üzere 5 kardeş olduklarını dile getiren Şahideh Rahimi, “Ailemin üçüncü çocuğuyum. Kendimi bildim bileli yetişkin kadın muamelesi gördüm ve içimdeki çocuk ben daha çocuk olmadan öldürüldü” dedi.

‘Erkek kardeşlerim okula devam etmeme izin vermedi’

Erkek kardeşlerinin ilkokul 5’inci sınıfa kadar okumasına izin verdiğini çok istemesine rağmen okula devam etmesine izin vermediklerini anlatan Şahideh Rahimi, “Okumaya çok meraklıydım ve zorunlu eğitimi bıraktıktan sonra arkadaşlarımdan ve ailemden kitaplar alıp okurdum. Kardeşlerim, arkadaşlarımın olmasına bile izin vermiyordu, ben de ailemde okuyan kızlardan bana kitap getirmelerini istiyordum” diye konuştu.

Okuması engellenince evden kaçmaya karar verdi

Özellikle ağabeyinin okul okumasını engellemesiyle birlikte sorunlar yaşamaya başladığını dile getiren Şahideh Rahimi, “Bir yandan bana saygı duysunlar diye evlenmek istiyordum, diğer yandan okuyup bir iş sahibi olmak istiyordum. Zorla okulu bırakmam kardeşlerimin ve özellikle de ağabeyimin bende yarattığı sorunların başlangıcıydı” dedi. Evlenmesinin de her defasında yine özellikle ağabeyi tarafından çeşitli bahanelerle engellendiğini dile getiren Şahideh Rahimi, şunları aktardı:

“O genç yaşta kaçmaya karar verdim ve bunu yaptım. Herhangi bir gruba ya da partiye bağlı değildim ama kardeşlerimin bana dokunmaması ve kimsenin arkamdan kötü söz söylemeye cesaret edememesi için partilerden birine katılmak istedim. Kimseyle görüşmeme izin verilmediğinden sadece bir akrabamıza güvendim, o da bana yardım edeceğini söyledi. Kuzenlerimden biri evleniyordu, ben de yeterince zamanım olsun diye düğün gününde kaçmaya karar verdim”

‘Ağabeyim kuzenimle zorla evlendirdi’

Evden kaçtıktan sonra ailesine teslim edildiğini söyleyen Şahideh Rahimi, “O olaydan sonra ağabeyim beni kuzenimle zorla evlendirdi. Ne güzel ahlakı vardı ne de hayatımızın temel ihtiyaçlarını karşılayacak düzgün bir işi vardı. İki yıl boyunca her türlü talihsizliği yaşadım ve aileme söylemedim” dedi. Artık dayanamayarak boşanma kararı aldığını anlatan Şahideh Rahimi, “Ailem, ilk başta boşanmama karşı çıktı. Ama onları kendime zarar vereceğim diye tehdit ettiğim de boşanma kararımı kabul ettiler” diye konuştu.

Erkek kardeşi tarafından ikinci evliliğe zorlandı

Boşandıktan sonra da ağabeylerinin kendisine müdahaleye devam ettiklerini anlatan Şahideh Rahimi, “Tabi bu sefer durumum biraz daha iyiydi. Çünkü o dönemde ağabeylerim evlenmişti ama yine de müdahaleleri devam ediyordu” dedi. Sonrasında bir mağazada çalışmak için ağabeylerini ikna ettiğini dile getiren Shahideh Rahimi, şunları ifade etti:

“Kredi çekerek bir araba aldım. Arada annemi ve kız kardeşimle dışarı çıkıyorduk. Bir süre sonra komşularımızdan biri bana kardeşi ile evlenmem için teklifte bulundu. Kardeşimin zorlamasıyla evlendim. Ancak sabit bir işi olmaması ve hatta köyde yaşadığı için memnun değildim. Babasının evinde ve ailesiyle birlikte yaşamak zorunda kaldım. Beni zorla evlendirdiler ve ikinci hayatım böyle başladı.”

‘Annem boşanabilmem için kardeşlerimi ikna etti’

İkinci evliliğinde yaşadığı zorlukları gizlemeyerek ailesiyle paylaştığını söyleyen Şahideh Rahimi, ancak ailesinin kendisini hep sorunlarıyla yaşamaya devam etmeye zorladığını anlattı. Şahideh Rahimi şöyle konuştu: “Eşim bir bağımlıydı ve 3 yıl boyunca onunla yaşadım. İki yıldan fazla bir süre onunla her gün aynı masada oturdum. Bir keresinde annemin yanına gittim ve iki gün geçtikten sonra kendimi hasta hissettim. Hastanede yapılan tahliller sonucunda benim de bir bağımlı olduğum ortaya çıktı. Annem boşanabilmem için kardeşlerimi ikna etti. İki yıl sonra boşanmayı başardım.”

Anne ve babası ölünce büyükbaba baskısı başladı

Boşanma sürecinde annesinin kanser olduğunu öğrendiklerini belirten Şahideh Rahimi, “Annem bir yıldan az bir süre yaşadı. Babam da annemden 4 ay sonra öldü” dedi. Anne ve babasını kaybettikten sonra erkek ve kız kardeşinin yanında kaldığını anlatan Şahideh Rahimi, şunları dile getirdi:

“Tek gelirimiz babamızın emekli maaşıydı. Üzerimde çok fazla baskı vardı ve hiçbir şey yapmama izin verilmiyordu. Büyükbabam bizi onlarla bir ev idare etmeye zorladı. Bazen babamızın maaşından bile zorla bir miktar alıyor, çoğu zaman da evlerinin kirasını ben ödüyordum. Bir yıl sonra artık dayanamadım ve kardeşimle bu duruma itiraz ettik. Uzakta bir ev kiralamak isterik ancak karşı çıktılar. Bir yıl sonra küçük kardeşim bizden ayrıldı ve gittiği şehirlerde arada bir bizi aramaya başladı.”

‘Evlenmek dışında kendimiz olmamıza izin vermediler’

Üçüncü evliliğini yapmak zorunda bırakılan Şahideh Rahimi, “Evlenmeseydim kendimiz olmamıza izin vermedikleri için yaşadığım zorluklar daha da artacaktı. Ağabeyim ben evlenince kız kardeşimi yanına aldı ve babamızın maaşına da el koydu. Evliliğimden bir yıl sonra eşim İran'dan mülteci olmak için ayrıldı ve ardından beni de yanına aldı. Yaklaşık 3 yıldır eşimin yanına gidebilmek için ailesiyle yaşıyorum. Ben evlendikten bir yıl sonra da kız kardeşim evlendi. Böylelikle babamızdan kalan maaş da kesilmiş oldu” diye konuştu.

Kız kardeşinin, babalarının maaşını tekrar alabilmek için eşinin olmaması bahanesiyle boşanmasını istediğini söyleyen Şahideh Rahimi, “Bütün sorunlar ve talihsizlikler ilk ve son sözün ağabeyimde olmasından kaynaklandı. Ağabeyimin kararına asla karşı çıkamazdım. Çünkü o ailenin erkek çocuğu, ben de kız çocuğu olduğum için suçlanırdım ve reddedilirdim” dedi.