Rakkalı genç kadınlar basketbol sahasında engel tanımıyor

Kuzey ve Doğu Suriye’nin Rakka kentinden genç kadınlar, önyargıları kırarak basketbolda dikkat çekici başarılar elde ediyor. Ailelerinin ve antrenörlerinin desteğiyle büyüyen bu spor tutkusu, kadınların toplumdaki yerini yeniden tanımlıyor.

BERÂA CALÎ

Rakka- Kuzey ve Doğu Suriye’nin farklı bölgelerinde birçok genç kadın spora yöneliyor. Kısa süre içinde deneyim ve güç kazanan bu kadınlar, artık turnuvalarda önemli başarılar elde ediyorlar.

Toplumsal kalıpları yıktılar

Rakka kantonundan genç kadınlar, bölgede kadının spordaki yerini sınırlayan toplumsal kalıpları yıktılar. Özerk Yönetim’in desteğiyle, yıllarca ihmale uğrayan spor hayatı yeniden canlandı. Kadınlar kendi spor takımlarını kurdu. Basketbol, kadınlar arasında hızla gelişen en önemli branşlardan biri haline geldi. Basketbol; fiziksel dayanıklılığı artırmanın yanı sıra özgüveni geliştiren, bedensel esnekliği güçlendiren ve zihinsel becerileri destekleyen bir spor olarak öne çıkıyor. Uzmanlara göre, genç yaşta başlanması hem bedensel hem zihinsel gelişim için büyük önem taşıyor.

Turnuvalar düzenleniyor

Basketbol, kapalı salonlarda oynanan rekabetçi bir spor dalı olarak tanımlanıyor. 18 yaşındaki Sabah Arap, spora başlama hikâyesini şöyle anlatıyor:

“Okulumuzda okullar arası kız basketbol turnuvası düzenlenmişti. O zaman katıldım. İlk başta kaybettik çünkü iyi antrenman yapmamıştık. Ama kaybetmek öğreticidir; hatalardan ders alıp ileri gitmeyi sağlar.”

Zamanla evde ve sahada düzenli çalışarak geliştiğini anlatan Sabah, şöyle devam ediyor:

“Sonra kurallara uygun şekilde oynamaya başladık, bölgemizdeki takımlarla maçlar yaptık. Adım adım ilerledim ve güçlendim. Şimdi Kuzey ve Doğu Suriye’nin diğer şehirlerinden takımlarla – Kobanê, Qamişlo ve Tabka gibi – turnuvalara katılıyoruz. Son karşılaşmada Cizir takımıyla oynadık ve ikinci olduk.”

‘Ailem bana güç veriyor’

Sabah Arap, başarının sırrının birlikte hareket etmek olduğuna inandığını belirterek, “Ailem beni hep destekledi. Takımda birbirimizi motive ediyoruz. Basketbol benim için sadece bir spor değil, içimdeki bir ruh. Oynarken tarifsiz bir mutluluk hissediyorum, onsuz bir hayat düşünemem” diyor. Genç sporcu, toplumsal baskılara da değinerek şunları söylüyor:

“Toplum bazen kadını kolayca yargılıyor, ilerlemesini istemiyor. ‘Kadının spor yapması ayıptır’ diyorlar. Ama bu seslere kulak verirsek, her gün aynı günü yaşarız. Ailem bana güç veriyor, ben de kendi gücümü kendim yaratıyorum. Her kıza sesleniyorum: Spordan korkmayın, ne istiyorsanız peşinden gidin.”

‘Kadınlar korku duvarını yıkmalı’

Bir diğer basketbolcu Ritaj el-Hamud, bu spora okulda nasıl başladığını şu sözlerle anlatıyor: “Okula bir antrenör geldi. Uzun boylu, basketbola yeteneği olan kızları arıyordu. Beni seçti. İlk maçımda çok zorlandım ama zamanla alıştım ve kendimi geliştirdim.”

Sabah’ın aksine, Ritaj’ın babası başta basketbola karşıymış. Ritaj, “Babam başta kızların basketbol oynamasına karşıydı. Ama benim azmimi görünce fikri değişti, annem ve kız kardeşim de beni desteklediler. İlk beni yüreklendiren kişi antrenörüm ve takım arkadaşlarımdı” diye belirtiyor.

Ritaj şimdi büyük bir heyecanla yeni turnuvayı beklediğini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Kuzey ve Doğu Suriye genelinde önümüzdeki ay bir turnuvamız var. Büyük bir heyecanla hazırlanıyoruz. Basketbol benim tutkum, hayatımın bir parçası oldu. Her kadına sesleniyorum: Hangi sporu seviyorsanız, korkmayın, deneyin. Korku duvarını yıkmak özgürlüğün ilk adımıdır.”

Rakka’nın genç kadınları, sadece spor sahasında değil, toplumsal alanda da bir dönüşümün öncüsü haline geliyor. Basketbol, onlar için bir oyun olmanın ötesinde; özgüvenin, dayanışmanın ve kadın özgürlüğünün simgesi haline gelmiş durumda.