NAGHAM KARAJEH

Gazze - Kabaddi sporunun kökeni Hindistan'a dayanıyor ve özellikle Asya kıtasında oldukça yaygın bir spor olarak yerini alıyor. Oyunun amacı, bir oyuncunun rakip sahaya girerek rakip oyunculara değmesi ve kendi sahasına geri dönmesi esasına dayanıyor. Oyunun temelini oluşturan en ilginç yanı ise; oyuncunun bu atağı yaparken nefesini tutmak zorunda olması.

Topa ihtiyaç yok

12 oyuncudan oluşan 2 takım halinde oynanan Kabbadi'de bir takım aynı anda 7 oyuncu ile sahada mücadele ediyor. Oyun sahası, iki yarıya bölünüyor. Kabaddi, salonda oynanabildiği gibi kum ya da çim sahada da oynanabiliyor. Kabaddi oynamak için herhangi bir ekipman ya da topa ihtiyaç yok. Sadece koşarak ve atak yaparak oynanan bir oyun.

Nefes almadan geri dönmeli

Rakip sahaya girip nefes almadan diğer takımın bir ya da daha fazla oyuncusuna değip geri dönmek hücum sayısı; defans yaparken ise rakip oyuncunun başarısız olmasını sağlamak defans sayısı kazandırmak oyunun kurallarından. En çok sayı yapan takım oyunu kazanıyor ancak skor eşitse maçın berabere bitmesi de mümkün. Takımlar sırayla hücum ediyor. Rakip sahaya hücum için giden oyuncuya akıncı ismi veriliyor. Akıncı, rakip oyunculardan bir ya da daha fazlasına değip sahasına dönmeye çalışıyor.

Kabaddi diye bağırmalı

Oyuncu nefes almadığını kanıtlamak için ara vermeden "kabaddi" diye bağırıyor. Bir an bile ara verirse hata kabul ediliyor ve rakip takıma sayı geçiyor. Defans yapan takım, sahasına geri dönmeye çalışan oyuncuyu vücudundan yakalayarak engellemeye çalışıyor. Saçından ya da elbisesinden tutmak yasak. Yakalanan oyuncuya güreş sporunda gördüğümüz hareketleri yapılabiliyor. Bu sporu şimdi kadınlar Filistin’de yapıyor.

İlk kadın antrenör

Antrenör Inam Abu Qinas, Filistin'de ilk kez kabaddi sporuna girmenin ilginç olduğunu söyledi. Toplumda hiç uygulanmayan kabaddi sporunun Filistin'deki ilk kadın antrenörü olmaktan gurur duyduğunu ifade eden Inam Abu Qinas,  “Bu spora erkekler genelde hakim. Bu yüzden bu alana girerek kadın ve kız çocuklarını eğitmek istedim” dedi. Kayıt olmak isteyen çok sayıda kadın ve kız çocuğun olduğunu dile getiren Inam Abu Qinas, ailelerin bu durumu reddetmelerinin kadın ve kız çocuklarını bu arzularından uzaklaştırdığını söyledi.

Maddi ve manevi destek

Eğitime katılan kız çocuklarının pek çok taciz, olumsuz ve sinir bozucu eleştiri ve kendilerine yönelik hakaret içeren sözlerle karşı karşıya kalacağına dikkati çeken Inam Abu Qinas, "Tüm iş ve uygulamalarda sadece erkeklerin egemen olduğu düşünülürse, zorbalık sorunuyla karşı karşıya kalmamız şaşırtıcı değil. Filistinli kadınlar tarafından uygulandığında eleştiri aldık ama daha sonra toplumun bir kısmı bu fikri kabul etmeye başladı” diye konuştu. Inam Abu Qinas, bu sporu daha iyi bir seviyeye getirmek için maddi ve manevi destek beliyor.

İlk olması önemli

Kursiyerlerden Ferdous Al-Sharafi, "Önce boş zamanı değerlendirmek, fiziksel zindeliği artırmak ve ikinci olarak kendimi korumak için bu eşsiz deneyimi yaşamak istedim. Çok sevdim. Bu yüzden spor arenasına girmeye karar verdim. Özellikle bu spor Filistin'de ilk defa uygulanacağından, bence önemli” diye ifade etti.