Türkiye seçime hazırlanıyor: Kilit parti HDP

Seçim gündemi yoğunlaştıkça kilit parti olan HDP ile ilgili tartışmalar da yoğunlaşıyor. HDP, kapatılma baskısı altında seçime hazırlanırken herkes nerde, nasıl, hangi adımı atacağını konuşuyor. Süreç nasıl işliyor, ihtimaller neler, haberimizde.

SARYA DENİZ

Haber Merkezi - Halkların Demokratik Partisi (HDP) özellikle 7 Haziran 2015 seçimlerinden bu yana sistematik olarak gözaltı, tutuklama ve saldırılarla karşı karşıya. HDP’ye yönelik gerçekleşen siyasi operasyonlar sonucunda gözaltına alınan partililerin sayısı nerdeyse 20 bini buldu. Aralarında eşbaşkan, yönetici ve üyelerin bulunduğu 5 bini aşkın kişi tutuklandı. HDP’nin tabanına yönelik gerçekleşen operasyonlar her geçen gün artarak devam ediyor. Üstelik bir de tüm bunların üzerine partinin kapatılma süreci eklendi. Türkiye, 451 isme siyaset yasağı talebiyle açılan davanın karara bağlanması ile adeta bir demokrasi sınavı veriyor. Ama elbette sadece bu değil. Kapatma davasının ardında aynı zamanda birçok ihtimal ve seçenek de var.

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar,  HDP Hukuk Komisyonu’nun Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) kapatma davasına ilişkin yeni bir başvuru yaptığını geçtiğimiz günlerde açıkladı. Başvuruda kapatma davası kararının seçimler sonrasına bırakılması istendi. HDP’nin başvurusunda tüm muhakeme işlemlerinin seçimlere kadar durdurulması talep ediliyor.

AYM, Türk Yargıtay Başsavcısı Bekir Şahin’in HDP’nin Hazine yardımının kesilmesi talebini 5 Ocak’ta görüşmüştü. Bekir Şahin, HDP’nin kapatılması istemiyle AYM’de dava açmıştı. HDP’nin Hazine yardımlarının kesilmesini istenmiş ayrıca yardımın yattığı hesaplara bloke konması talebide yer almıştı. Bunun üzerine AYM, HDP’nin Hazine yardım hesabına geçici olarak bloke koymuştu. Karar yediye karşılık sekiz oy çokluğuyla alınmıştı. HDP’ye bu yıl 179 milyon lirası 10 Ocak’a kadar olmak üzere 539 milyon lira Hazine yardımı yatacaktı.

HDP neden kararın seçim sonrasına bırakılmasını istedi?

HDP açıklamasında kararın neden seçim sonuna bırakılması gerektiğini açıkladı. Açıkçası alınacak her karara ilişkin HDP’nin atacağı birden çok adım olduğu belirtiliyor. Seçim tarihi ile ilgili Türkiye’de ciddi bir belirsizlik söz konusu. AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, henüz bir tarih telaffuz etmedi. Seçim büyük ihtimalle onun öngördüğü tarihlerde gerçekleşecek. Esasen seçim tarihinin belirlenmesi de ayrı bir tartışma konusu ki hukukçular anayasaya aykırı birçok hususun olduğuna dikkat çekiyor. Seçimlerin normal olarak 18 Haziran 2023 tarihinde yapılması bekleniyor. Başka bir karar alınmazsa, 18 Haziran 2023 seçimleri için resmi süreç 19 Nisan 2023’te başlayacak. Bir diğer tarih ise 14 Mayıs. Eğer 14 Mayıs seçim tarihi olarak ilan edilirse seçim süreci resmen 12 Mart 2023’te başlayacak. Ortada ciddi bir belirsizlik var. HDP, bu belirsizliğin HDP’yi kıskaca alma planından öte hedefler taşıdığını düşünüyor. Yani iktidar davayı HDP’ye karşı bir şantaj aracı olarak kullanacak. İşte tam da burada HDP, partilerinin hedefte olduğu bir seçim sürecinin eşit, adil ve demokratik olmayacağı görüşünde. 

HDP her sonuca hazırlıklı mı?

HDP her sonuca karşı hazırlıklı olduklarını da belirtiyor. Mithat Sancar, “Defalarca açıkladığımız üzere, siyasi operasyonlara karşı siyasi tedbir ve hamle alacak gücümüz birikimimiz ve tecrübemiz var. Fakat meseleye sadece bu pencereden bakmak da yetersiz olur. İhlal edilen ilkeler, Türkiye’de demokrasinin son kırıntılarını da ortadan kaldırma sonucunu doğurabilecek ağırlıktadır” diyor.

Seçim sonrası olası bir kapatma kararı çıkması durumunda seçilecek milletvekilleri siyasi yasak kapsamına alınsa dahi milletvekillikleri düşmüyor. Ancak herhangi bir partiye üye olamıyor. Yani yeni bir parti kurulsa da yasaklı isimler bu partiye üye olamayacak. Ancak siyasi yasaklı olsalar da bu bağımsız siyaset yapmalarının önünde bir engel oluşturmuyor. Meclis'te siyasi yasak kapsamında olmayan 20'den fazla isim bulunması halinde siyasi parti grubu kurulabilecek. HDP’nin de listelerini hazırlarken en az 20 yasaksız isim belirlemesi gerekiyor.

Kapatma gelirse ne olur?

HDP ve demokratik kurumların tüm bileşenlerin çağrılarına karşın kapatma kararı verilirse burada da tarih belirleyici olacak. Eğer listelerin sunulma aşaması öncesi kapatma kararı çıkarsa HDP'den siyasi yasak almayan isimler başka partilerden aday olabilecek. Ancak YSK'nin milletvekili aday listelerini kesinleştirdikten sonra parti kapatma kararı verilirse HDP listesindeki tüm isimlerin adaylıkları düşecek ve seçime giremeyecek. İşte tam da burada HDP’nin en son ihtimali göz önünde bulunduracağı belirtiliyor. Seçimlerde HDP kitlesine seçime giren bir partiye oy verilmesi çağrısı yapabilir. Bu çağrı için de birkaç seçenek var. Emek ve Özgürlük İttifakı bileşenlerinden biri ya da Demokratik Bölgeler Partisi ve Yeşil Sol Parti gibi partilere çağrılar yapılması söz konusu olabilir. 

AKP-MHP iktidarı kapatmadan ne bekliyor?

HDP'nin kapatılması meselesi uzunca zamandır MHP’nin talebi. 2020 yılından bu yana talimat üzerine talimat veren Devlet Bahçeli, siyasetini bu dava üzerinden diri tutmaya çalışıyor. Nasıl ki Bahçeli’nin talimatı ile kapatma davası açıldıysa yine onun yardımcılarından Feti Yıldız'ın çağrıları ile hazine yardımı konusunda adım atıldı. MHP davalar sürecinin yürütücüsü oldu. MHP, seçim sürecini HDP üzerinden şekillendiriyor ve seçmene de buradan mesaj vermeye çalışıyor. AKP, kapatma hamlesi ile esasen Kürt seçmenin peşinde ama bu da beyhude çabadan öte değil. AKP’nin çok yönlü beklentisinin olduğunu da söylemek mümkün. Altılı Masa'nın Cumhurbaşkanı adayının kim olacağı, burada HDP’nin tavrı, hepsi için AKP teyakkuzda ama HDP’nin tüm bunlara karşı söyleyecek sözü ve formülü olduğunu not edelim. 

Seçimlerdeki etkisi

HDP, Meclis’teki 3’üncü büyük parti. AKP’li Cumhurbaşkanı’na karşı seçimin kazanılmasında HDP şuanda kilit parti görevinde. HDP, kendi adayını çıkaracağını açıkladı. Bu durum seçimlerin ikinci tura kalması ya da Altılı Masa’nın seçimi kaybetmesi anlamına gelebilir. Hal böyleyken henüz kapsayıcı bir Altılı Masa’dan HDP’ye dönük baskılara ve kapatma hamlelerine dönük bir açıklama gelmedi. HDP, ortak aday konusunda müzakerelere açık olduğunu belirtiyor ama henüz kamuoyuna yansıyan bir görüşme yaşanmadı. HDP’nin içinde yer aldığı 3. İttifak geçtiğimiz haftasonu son sözünü söyledi ve bir kez daha tüm kesimleri kucaklayan bir birlik çağrısında bulundu. Sonucu önümüzdeki günlerde atılacak adımlar belirleyecek.

Kadınların partisi

Aynı zamanda bir ‘kadın partisi’ olarak anılan HDP’nin Meclis’teki varlığı kadınlar için tartışılmaz. Eşbaşkanlık, kadın vekil sayısı ve kadın grubunun olmasının yanı sıra Türkiye’de kadınların çalışma yaşamından şiddete yaşadıkları her şeyi dile getiren ve Meclis’e düzenli olarak taşıyan kadınların sözünü yansıtan ‘tek parti’ denilse abartı olunmaz. Dolayısıyla kapatılmasının kadınların temsili açısından doğuracağı tehlikeler açık. Öte yandan seçimlerde potansiyel olarak kilit noktada görülen HDP, kadınların haklarının güvence altına alınması ve korunması açısından da büyük öneme sahip. Sonuç olarak HDP’nin varlığı sıralanan birçok nedenin yanında en çok da kadınları ilgilendiriyor. Ancak bu etki ve gerçek görmezden gelinerek tartışmalar yürütülüyor. Bugün kadınların başını çektiği direnişler düşünüldüğünde kadınların seçimlerdeki etkisini de görmek gerekiyor.