Pervin Buldan: Bizim ittifakımız, barış isteyen milyonlardır
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Buldan, döviz kurundan artan faturalara, diyalog ve müzakere zemininden ittifak tartışmalarına kadar birçok konuya dikkat çekti.
Ankara- HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin grup toplantısında Türkiye gündemine dair konuştu. Konuşmasına Hrant Dink’i anan Pervin Buldan, “Hrant’sız 15 yıl geçti. Ama yüzündeki umut dolu o kocaman gülüşü unutmadık. Cesaretini yüreğimize yazdık. Bize emanet ettiği barışı asla unutmadık! Yarım kalan özgür bir ülke düşünü asla unutmadık. Katili de onunla resim çekenleri de onların arkasındaki karanlığı da tabii ki unutmadık ve unutmayacağız” diye konuştu.
Türkiye ekonomisi ile ilgili olarak "Faiz 14'e düşürüldü, enflasyon yüzde 36'yı geçti. Böyle giderse enflasyonda üç haneye de ulaşacaklar" derken faizin düşmediğini aksine arttığını dile getirdi.
“Vatandaş açısından faiz hiçbir zaman düşmedi. Düştü diyenler de yalan söylüyorlar. Bir vatandaş bugün bankaya gittiğinde ihtiyaç kredisi almak için en az yüzde 31 faiz ödemek zorundadır. Dükkan açmak için kredi çekecek bir esnaf yüzde 25, taşıt almak isteyen bir yurttaş yüzde 29 faiz ödemek zorundadır. Hani faiz düşmüştü? Gelmiş geçmiş en büyük faizci iktidar AKP-MHP iktidarıdır.”
Dolar kuru ile ilgili konuşan Pervin Buldan, “Siz asıl dolardaki kaymağı aldınız. Aldınız ve yediniz. Yandaşlarınıza 20 Aralık'ta en büyük vurgunu yaptırdınız. Bunu Türkiye halkları çok yakından takip etti, görüyor ve biliyor. Utanmadan bir de 'Köpük aldık' diyorlar. İnsanda biraz utanma olur, biraz yüzü kızarır. Bunlarda ne yüz kızarması var, ne utanma duygusu var ne de vicdanları var.” dedi.
“ÖSO çetelerinin faturaları ödeniyor”
İnsanların büyük bir yoksulluk içinde yaşama tutunmaya çalıştığını ifade eden Pervin Buldan, yaşananların saraydan kaynaklandığını söyledi.
" Bu fatura bedelleri nerelere gidiyor bir bir sıralayacağım. Faturalardaki bedelin bir kısmı İdlib'deki ÖSO çetelerinin elektrik masraflarını karşılıyor ve onların maaşları ödeniyor buradan. İdlib'in elektriği çok ucuz bir fiyatla Türkiye'den sağlanıyor. Fatura bedelinin bir diğer kısmıyla israf sarayının maskeli baloları, şatafatları karşılanıyor. Saraylarının ışık bedeli karşılanıyor. Yandaşlara dağıtılan ihalelerin garanti bedeli ödeniyor bunlarlar. Geriye kalan küçük bir miktar ise yurttaşın kullandığı elektriğin bedelidir. Tarihte böyle bir dolandırıcılık, böyle bir hırsızlık ne görüldü ne görülecek”
“Düzen AKP’nin Ensar düzenidir”
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, yurtta kalan Enes Kara’nın ölümü ile ilgili olarak da şöyle konuştu:
"Enes Kara, 20 yaşında, tıp öğrencisi, kaldığı tarikat yurdunda baskı ve dayatmalar sebebiyle yaşamdan koptu. Enes'i yaşamdan koparan düzen sosyal devlet olmanın gereği olan öğrencilerin barınma ihtiyacını karşılayamayan düzendir. Yaşamları karartan düzen AKP'nin Ensar düzenidir, TÜGVA düzenidir."
"Durduğumuz yer müzakere"
Cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri ile 12 Eylül düzeninin dayatıldığını söyleyen Pervin Buldan, HDP’nin durduğu yerin diyalog ve müzakere zemini olduğuna dikkat çekti.
“Demokratik çözüm ve barış zeminidir. Halkımıza verdiğimiz sözün gereği olarak durduğumuz zemin aynı zamanda demokratik mücadele zeminidir. Her koşulda bu zeminde yürümeye kararlı olduğumuzu özellikle belirtmek istiyorum. HDP demokratik siyaseti tercih edenlerin mücadele ettiği bir partidir. Bunu hiç kimse engelleyemeyecektir."
Pervin Buldan ayrıca “Demokratik çözüm için toplumsal barış için diyalog ve müzakereye dayalı yöntem tek çözüm yoludur “derken bu çerçevede İmralı’da yürütülecek diyalog görüşmelerini sonuna kadar destekleyeceklerini de dile getirdi.
İttifak açıklaması
Pervin Buldan ittifak tartışmaları ile ilgili de şöyle konuştu:
"İşte bize ittifaklarımızı soruyorlar ya. Açıklayalım. Bizim ittifakımız, grev çadırındaki işçilerdir, bütün ekonomi bakanlarından daha iyi ekonomi bilen işportacı Zehra teyzedir. Bizim ittifakımız; kardeşleri Enes Kara için Taksim'e çıkan ve polis müdahalesine karşı direnen genç yoldaşlarımızdır. Bizim ittifakımız, havasını toprağını, deresini suyunu savunan Havva Ana’dır Havva Ana. Bizim ittifakımız her gün öldürülen kadınlar için adliye adliye gezen, sokakları, caddeleri dolduran, hiçbir şeyden korkmayan kadınlardır. Bizim ittifakımız, barış isteyen milyonlardır. Bu kadar açık ve nettir. Bizim ittifakımız; kayyıma karşı halkın sandıktaki iradesidir. Bizim ittifakımız; toplumdaki büyük itirazı, inşaya çevireceğimiz büyük dönüşüm ittifakıdır.HDP’nin ne yapacağını merak edenlere söyleyelim, biz toplumsal muhalefetin, demokratik muhalefetin, eşit ve birlikte yaşamın, ortak geleceğin, barışın temel taşıyız, taşıyıcı kolonuyuz. Mücadele bayrağını hep en önde taşıdık taşımaya da devam edeceğiz. Ülkenin çözümsüz bırakılan temel sorunlarının, ekonomik çöküşün konuşulmaması için halkın, sokağın gündemini saptırmaya çalışan iktidarın hikâyesinin de siyasetinin de bittiğini herkes biliyor ve görüyor. Asıl büyük hikâyeyi, umudu yeniden inşa eden Türkiye’nin ezilen, emekçi yoksul halkları yazacaktır. Emekçiler yazacaktır, kadınlar yazacaktır, gençler yazacaktır, adaletten, barıştan ve demokrasiden yana olan büyük vicdanlar yazacaktır. Bu hikâye; herkesin ortak kazancı olan güçlü bir demokrasidir. Güvence altına alınmış özgürlüklerdir. Herkes için adalettir. Sağlam temeller üzerine kurulacak toplumsal barıştır. Ve onurlu bir yaşamdır. Umutlu olalım. HDP’de kalalım, hiç kimse hiçbir kuşkuya kapılmasın HDP gittikçe büyüyen bir partidir.”