ŞÎNYAR BAYÎZ

Süleymaniye – Irak parlamentosunun eski üyesi Rêzan Şêx Dilêr, sürekli çatışmaların merkezi haline gelen Irak’taki siyasi dengeleri, siyasi partilerin durumunu, halkın yaşadığı sıkıntıları ajansımıza değerlendirdi. İlk olarak Irak’taki siyasi kargaşaya değinen Rêzan Şêx Dilêr, Irak’ta şuan da farklı aşiretler arasında büyük sorunların yaşandığını belirterek, “Irak’ta Koordinasyon Çerçevesi ve Sadir Hareketi’nin destekçileri Şiilerden oluşuyor ve iki hareketin de çok sayıda destekçisi var. Şiiler arasında bölünme olduğunda Kürt partileri arasında da bir bölünme oldu. Bu parçalanma Kürtlerin kendi kararlarını vermesine izin vermedi. Ayrıca bu parçalanmada Kürtler kendi çıkarına göre hareket edemedi. Parlamentoyu basmak, parlamentonun kapısını kapatmak, yurttaşların oy kullanmasını engellemek gibi eylemler yüzünden Kürtler ve Sünniler bağımsız bir karar alamamakta ve Şiiler arasındaki uzlaşmada Kürtlerin hiçbir rolü bulunmamaktadır" ifadelerinde bulundu.

“Partiler arasında anlaşmasızlıklar var”

Kürtlerin Irak'ın bir parçası olduğunu ve bütçelerini Irak'tan aldıklarını, bunun yanı sıra Kürt partileri PDK ve YNK'nin anlaşamadıklarını, cumhurbaşkanını adaylarını ayrı seçtiklerini belirten Rêzan Şêx Dilêr, “Var olan bu görüşler Şiiler tarafından varılan görüşlerden kaynaklanmaktadır. PDK'nin isteği doğrultusunda olmasa da, yetkileri olmadığı için bir şey demiyorlar. Kürtler tek ses olmalı. Biz yasadışı yollardan yana değiliz" dedi.

“Kürt partileri ikiye bölünmüş durumda”

Irak'taki durumun partilerin çıkarına olduğunu, meselenin Kürtler değil, parti olduğunu belirten Rêzan Şêx Dilêr, "Tüm Kürt partileri birleşip Bağdat’ta yaşanan iç sorunları kendi lehlerine çevirebilirlerdi ve böylelikle Bağdat’ta Kürtlerin sesi duyulabilirdi. Kürdistan'da Kürtlerin kendi hükümetleri olduğu için Irak hükümetine katılmak ve söz sahibi olmak istediklerinde haklarını almak için mücadele etmeliler. Bu sadece Kürt partilerin isteği değil, komşu devletlerin de bu partiler üzerinde etkisi var.  Çünkü komşu devletler, Irak ve Kürt partilerini misyonsuz bırakıp kendi çıkarlarına göre bir siyaset yürütmek istiyorlar. Federe Kürdistan’daki siyasi partilerin iç sorunları var, neden çözmüyorlar. Şuan Irak parlamento seçimlerine hazırlanmaları gerekiyordu ama gördüğümüz gibi sonuç tek taraflı. Halkın söz alma hakkı yok ve bu karar halkın çıkarına değil” ifadelerinde bulundu.

“Halkın çıkarını düşünmüyorlar”

Kürtlerin cumhurbaşkanlığı konusunda neden anlaşamadığı konusuna da değinen Rêzan Şêx Dilêr, "Parlamentonun cumhurbaşkanlığı görevi için yeniden yapılanmasından sonra PDK'nın Sadir ve Yekiti Hareketi ile birlikte cumhurbaşkanının rolü konusundaki anlaşmazlıkları çözmek için her zaman uyum çerçevesi ile çalıştığının herkes farkında. Çünkü oybirliği içinde değiller ve halkın çıkarlarını düşünmedikleri için cumhurbaşkanını seçemiyorlar” diye belirtti. 

Başkanı partilere göre seçebilirler. Bağdat’taki Kürt taraflar da birlik olursa Kürtler de kararlarını onaylatabilir. Bağdat'taki  2010'da seçimlerinde  Kürtlerin koltuk sayısının fazlaydı ve iç sorunları vardı  ve bir kez daha Bağdat'ta birleşerek bir şekilde seslerini ve başarılarını elde edebilirlerdi. Ancak 2014'ten 2018'e kadar Kürt partileri arasında bazı sorunlar yaşandı.  2018'den sonra Kürt partileri tamamen bölündü. Çünkü cumhurbaşkanlığıyla ilgili sorunlar vardı.  Bu bölünme, koltuk sayısının azalmasına neden oldu ve bu nedenle talepleri yerine getirilmedi. Çünkü her iki taraf da kendi isteklerine göre haklarını talep ediyordu” şeklinde konuştu.

“Türkiye PDK’yi destekliyor” 

Türk devletinin Sadir Hareketi’ni değil de PDK’yi desteklediğini söyleyen Rêzan Şêx Dilêr, "Egemen devletler Sadir Hareketi’ni ne kadar destekliyorsa, Türk devleti de bir o kadar desteklemiyor.  İngiltere, Sadir Hareketi’ni destekliyor. PDK bu yüzden Türk devletinin Federe Kürdistan Bölgesine yönelik saldırılarına ses çıkarmıyor” şeklinde konuştu. 

“Tavır alınmazsa bombardıman devam edecek”

Türk devletinin son saldırısında turistik bölgelerde hasar meydana geldiğine dikkat çeken Rêzan Şêx Dilêr, “Irak yurttaşları da büyük zarar gördü. Irak hükümeti bu insanlık dışı saldırıya sessiz kalmadı ve Türkiye’ye tepkisini sert şekilde gösterdi. Ancak PDK ve siyasi partilerin Irak'ın kararını ne kadar desteklediği henüz belli değil. Türkiye aleyhine alınan karara rağmen sessiz kalırlar ve bir daha tavır almazlarsa Türkiye, Federe Kürdistan topraklarında bombardımanına devam edecektir" şeklinde konuştu.