Irak’ta siyasi partiler kadınlara yönelik yasal düzenlemelerin yapılmasını engelliyor
Avukat Rezan Şeyh Dalir, Irak Parlamentosu’ndaki 97 kadın milletvekiline rağmen, siyasi partilerin cinsiyetçi tutumları nedeniyle kadınlara yönelik yasal düzenlemeler yapılamadığını belirterek, kadın bakanlığına ihtiyaç olduğunu söyledi.
RAJA HAMİD RASHİD
Bağdat- Irak Parlamentosu’nda 329 sandalyeden 97’si kadın parlamenterlerin. Buna rağmen kadın parlamenterler siyasi partilerin karar mekanizmalarında yer alamıyor. Karar mekanizmalarında kadınların yer almaması da kadınlara yönelik etkili çalışma ve politika üretilmesini engelliyor.
Sorularımızı yanıtlayan Iraklı eski parlamenter ve Avukat Rezan Şeyh Dalir, Temsilciler Meclisi'nde vekil olarak edindiği tecrübeleri, sahada nelerin başarıldığını ve kadınların çalışmaları sırasında karşılaştıkları zorlukları anlattı.
‘Temsilciler Meclisi’nde erkekler otorite’
*Temsilciler Meclisi'nde iki dönem vekillik ve Kadın Komitesi üyeliği deneyiminiz var. Sahada Iraklı kadınların hakları konusunda çalışırken hangi zorluklarla karşılaştınız?
İki dönem boyunca Irak Temsilciler Meclisi Kadın Komitesi üyesi olarak görev yaptım. Komitenin çalışmaları ağırlıklı olarak kadınlarla ilgili yasaların çıkarılması ve değiştirilmesi üzerine kuruludur. Bu süre boyunca, aile içi şiddete karşı yasa tasarısı da dahil olmak üzere bazı projeleri hayata geçirmeye çalıştık ancak bunu yasalaştıramadık. Evlilik, boşanma, çocukların velayeti gibi konuları düzenleyen Kişisel Statü Kanunun 57’nci maddesinde değişiklik yapılmasına ilişkin teklif dahil olmak üzere kadınlar için adil olmayan yasa maddelerine karşı çalışmalar yürüttük. Ne yazık ki, topluma ve Iraklı kadınlara hizmet edecek önemli bir yasa çıkaramadık. Sadece 2015 yılında İş Kanunu'nun 40’ıncı maddesi ve çalışan kadınlarla ilgili yasanın bazı fıkralarında değişiklik yapılmasını sağladık.
Son seçim döneminde parlamentoda 97 kadın vekili ile kadın temsiliyeti arttı. Ancak parlamentonun, kadına yönelik şiddet, ötekileştirme, eşitsizlik sorunlarının çözümüne yönelik çabaları yetersiz. Parlamento Başkanlığı, Cumhurbaşkanı Yardımcılığı veya Başbakan Yardımcılığı gibi üç başkanlık makamıyla birlikte Dışişleri Bakanlığı da dahil olmak üzere bu makamlarda kadınlar eşit bir şekilde temsil edilmiyor.
Buna ek olarak, Temsilciler Meclisi'ndeki hiçbir kadının yasalara ilişkin sözü olmadı. Bir grup kadının ısrarına rağmen kadın haklarına ilişkin hiçbir şey sunulmadı. Temsilciler Meclisi'nde erkek otoritesinin hakimiyeti söz konusu ve özellikle kadınlarla ilgili bir konu üzerinde çalışıyorlarsa Meclis içinde pek çok zorluk yaşanıyor. Ancak bununla yüzleşmeyi başardık ve 2021 Irak bütçesi de dahil olmak üzere pek çok proje onaylandı, bu bütçe toplumsal cinsiyete duyarlıydı, ancak sonraki bütçeler için kaldırıldı.
‘Kadın Bakanlığına ihtiyacımız var’
*Kadınların hayatın tüm alanlarına katılımını artırmak için neler yapılması gerekiyor?
Kadınların siyasette karar alma süreçlerine katılımları dahil hayatın tüm alanlarına katılımlarını sağlamak için önemli yasalar çıkarmamız gerekiyor. Ayrıca Ceza Kanunu ve diğer yasalarda da değişikliklere ihtiyacımız var. Hükümetin, kadınların siyasete katılımına yönelik 1325 sayılı Birleşmiş Milletler (BM) Kararını 2018 yılına kadar uygulamak için ulusal bir planı vardı. Ancak mevcut hükümetin, bu planı uygulamak için çalıştığını görmedik. Bağımsız bir kadın komisyonuna veya bağımsız bir kadın bakanlığına da ihtiyacımız var.
‘ILO 190 Sayılı Sözleşme Meclis’e ulaşmadı’
*Çalışma hayatında kadına yönelik şiddet ve taciz yaygın olarak yaşanıyor. Zaman zaman parlamentoda bile böylesi vakalar ortaya çıkıyor. Çalışma hayatındaki şiddeti ve tacizi önlemek için nasıl önlemler alınabilir?
Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) çalışma alanında şiddet ve tacizin ortadan kaldırılmasını öngören 190 Sayılı Sözleşmesine göre, -bu dünyadaki çoğu ülkenin katıldığı çok önemli bir sözleşme- kadınların tacizden, cinsel saldırıdan ve hatta fiziksel şiddetten, yani işyerinde her türlü şiddetten korunması gerekir. Bu sözleşme Irak Başbakanı'na ulaştı ve Temsilciler Meclisi'nde oylamaya sunuldu, ancak ne yazık ki şimdiye kadar resmi olarak Meclis'e ulaşmadı.
Ben şahsen bu konuda çok konuştum ve tacizin dünyada var olduğunu ve Temsilciler Meclisi'nin de bu davranışlardan uzak bir yer olmadığını belirttim. Tacizi önleyecek yasaların çıkarılması, bu konuya dikkat edilmesi ve Temsilciler Meclisi'nde de buna yönelik yaptırımların olması için çalışılması gerektiğini belirttim. Ancak bu girişimlerime karşı şikayet edildim.
*Kadınların siyasi partilerde karar alma süreçlerine katılımının artırılmasına yönelik gelecekteki vizyonunuz nedir?
Toplumumuzdaki siyasi partiler ve kuruluşlar, kadın sorunlarıyla ilgilenmeli ve kadınların karar alma süreçlerine katılımının olması gerektiğine ikna olmalı. Kadınlara siyasi partilerde yer vererek desteklemeli. Temsilciler Meclisi'nde kadınlar çalışmak üzere var olmalı. İktidar partileri kadın mücadelesine inanmazsa zayıf ve marjinal kalmaya devam edeceklerdir.