Irak parlamento adayı: Konut krizi ve gençlerin güçlendirilmesi öncelikli hedefim
Konut krizini öncelikli hedef olarak belirleyen Irak parlamento adayı Niran El-Zahavi, gençler için finansman mekanizmaları öneriyor ve kadın aday olarak seçim sürecindeki zorluklara rağmen topluma hizmet etme kararlılığını sürdürüyor.
KARİMA ALİ EL-RUBAİ
Bağdat – Irak’ta 11 Kasım’da yapılacak parlamento seçimlerinde, Temsilciler Meclisi’ndeki 329 sandalye için 7 binden fazla aday yarışacak. Seçimler, demokratik katılımı güçlendirme çağrıları eşliğinde gerçekleştirilecek. Bu yarışta, hukuk ve danışmanlık alanında 30 yılı aşkın deneyime sahip 66 yaşındaki Avukat Niran El-Zahavi, Alternatif İttifak’ın 250’nci listesinde 16’ncı sıradan parlamentoya aday oldu. Niran El-Zahavi, hukuk bilgisini topluma hizmet için kullanmayı hedefliyor.
‘Irak’ta üç milyon konut birimi açığı bulundu’
Parlamento adayı Niran El-Zahavi, Temsilciler Meclisi’ne aday olma kararını mesleki ve kişisel deneyimlerine dayandırdığını açıkladı. Otuz yılı aşkın avukatlık tecrübesi ile toplumun farklı kesimleriyle doğrudan temas kurduğunu belirten Niran El-Zahavi, bu sayede vatandaşların yaşamlarını, sorunlarını ve endişelerini yakından tanıma fırsatı bulduğunu söyledi. Niran El-Zahavi, bu gözlemlerin özellikle artan konut krizinin boyutunu fark etmesini sağladığını ve konuyu Planlama Bakanlığı’nda kapsamlı bir araştırma yapmaya yönlendirdiğini ifade etti. Niran El-Zahavi, Araştırma sonucunda Irak’ta yaklaşık üç milyon konut birimi açığı bulunduğunu belirtti.
‘Seçim yarışı sloganlara değil mekanizmalara dayanmalı’
Konut krizini parlamentoda ele almayı hedeflediği en önemli konulardan biri olduğunu kaydeden Niran El-Zahavi, “Bu ilgim anlık bir karar değil, kapsamlı bir çalışmanın ve sorunların çözümsüz hale gelmeden önce tespit edilmesinin gerekliliğine olan inancımın bir sonucu. Konut krizi, maalesef beş ardışık parlamento döneminde herhangi bir temel çözüm bulunmadan daha da kötüleşti. Seçim yarışının sloganlara değil, önceliklere, mekanizmalara ve zaman çizelgelerine dayanması gerektiğini düşünüyorum. Alternatif İttifak’taki adaylığım da, konut sorununun parlamento çalışmalarının ön saflarında yer alması gerektiğine dair inancımdan kaynaklanıyor. Bu sorun, vatandaşların yaşamlarını doğrudan etkiliyor ve hükümetin, her bireyin konut hakkını garanti altına alan anayasaya bağlılığını yansıtıyor” dedi.
Irak anayasasının konutun her vatandaş için bir hak olduğunu öngördüğünü kaydeden Niran El-Zahavi, sözlerine şöyle devam etti:
“Bu nedenle bir sonraki hükümete, giderek artan konut krizini çözme ve anayasal hükümlere uygun hareket etme konusunda doğrudan bir yükümlülük yüklüyor. Ben de bu krize pratik çözümler aramaya yıllar önce başladım. 2006 tarihli 13 sayılı Yatırım Kanunu ve değişiklikleri, düşük gelirli bireyler ve yoksul aileler için konut sağlamak amacıyla çıkarılmış en önemli yasal araçlardan biridir. Yasa, yatırımcılara inşaat maliyetlerini ve dolayısıyla konut fiyatlarını düşürme konusunda kolaylıklar ve garantiler sunuyor, ancak uygulamada, temel amaçlarından sapıldığı görülüyor.”
Konut krizinin çözümü
Şehir merkezlerindeki arazilerin yüksek fiyatlarla dağıtılmasının konut birimlerinin hedeflenen yararlanıcıların erişemeyeceği yatırım projelerine dönüşmesine yol açtığını sözlerine ekleyen Niran El-Zahavi, “Bağdat bölgesinde, fiyatların dikkatle değerlendirilebileceği devlet arazilerine yatırım yapılabilirdi. Bu, yatırımcılar arasında arazi için mümkün olan en düşük fiyatı elde etmek üzere rekabeti artırır ve inşaat sonrası konut birimlerinin maliyetini olumlu etkilerdi. Konut krizinin çözümü, yasaların uygulanması ve yatırımların yalnızca ticari kar değil, sosyal adalete hizmet edecek şekilde yönlendirilmesi için mekanizmaların gözden geçirilmesini gerektiriyor. Bu konu, seçim programımda en öncelikli maddelerden biridir” şeklinde konuştu.
‘Uygun fiyatlı konut birimlerinin inşasının önü açılmalı’
Raporlara göre, Irak’taki konut krizinin çözümünün gerçekçi ve kapsamlı adımlar gerektirdiğini açıklayan Niran El-Zahavi, sözlerine şöyle devam etti:
“Özellikle arsaların daha geniş bir nüfus kesimine tahsis edilebildiği Bağdat Kuşağı bölgesinde, arazi tahsis mekanizmalarının gözden geçirilmesiyle işe başlanması gerekiyor. Krizi daha da kötüleştiren gayrimenkul spekülasyonunu önlemek için, bu arazilerin elden çıkarılmasına izin verilmeden önce fiili inşaat yapılması zorunlu kılınmalı. Ayrıca, su, elektrik ve kaldırım gibi temel altyapının sağlanmasında gayrimenkul geliştiricilerinin rolünün etkinleştirilmesi, uygun fiyatlı konut birimlerinin inşasının önünü açacaktır. Bu sorun yalnızca konutla sınırlı değil, etkili idari planlamanın eksikliği, gizli işsizlik sorununu da derinleştiriyor.
Bu nedenle, Iraklı uzmanlardan oluşan bir idari komite kurulmalı ve uluslararası uzmanlıkla birlikte insan kaynakları, liyakat ve kıdem kriterlerine göre bakanlıklar ve kurumlar arasında yeniden dağıtılmalıdır. Bu yaklaşım, adil ve etkili istihdamı güvence altına alacaktır. Alternatif İttifak olarak, hükümet programları aracılığıyla çalışanları eğitmenin ve özel sektörü bu sürecin temel taşı haline getirmenin önemini vurguluyoruz. Böylece gerçek iş fırsatları yaratılacak, insan kaynakları verimli şekilde kullanılacak ve ulusal ekonomiye somut katkılar sağlanacaktır.”
Gençlerin projelerini geliştirmesi için öneriler
Gençlerin Irak'ın geleceğini inşa etmenin temel taşı olduğuna vurgu yapan Niran El-Zahavi, “Ancak mezuniyet sonrası devlet desteğinin eksikliği, onları net hedeflerden yoksun bırakıyor. Bu nedenle, gençlerin kendi projelerini başlatabilmelerini sağlayacak ve düşük faizli krediler sunacak finansman mekanizmaları oluşturmayı öneriyorum. Bu fonlar, büyük şirketlerin karlarıyla finanse edilecek, sürdürülebilirliği sağlanacak ve hem sosyal hem de ekonomik getiriler sunacaktır. Bu girişim, gençlerin mezuniyet sonrası sadece devlet işlerine yönelme eğilimini değiştirecek ve profesyonel gelecekleri için stratejik, iddialı planlar geliştirmelerine imkan tanıyacaktır” diye kaydetti.
‘Kadın aday olmak ayrı bir zorluk yaratıyor’
Niran El-Zahavi, seçim sürecinde karşılaştığı zorlukları da paylaştı. Siyasi fon eksikliğinin büyük bir engel oluşturduğunu belirten Niran El-Zahavi, siyasi paraya dayanmayan sivil ittifaklara mensup olmanın, halka ulaşmak ve seçim programları ile öncelikler konusunda farkındalık yaratmak için ekstra çaba gerektirdiğini ifade etti. Kadın aday olmanın da ayrı bir zorluk yarattığını vurgulayan Niran El-Zahavi, “Toplum içinde itibarsızlaştırılma ve kimi zaman şiddet kampanyalarına maruz kaldım. Ancak ailem bana her zaman destek oldu ve bu destekle gurur duyuyorum” dedi.
‘Gösterilen çabalar kayda değer’
Seçim sürecinin prosedürleri ve koşullarının da zorlu olduğunu belirten Niran El-Zahavi, belgeleme, araştırma ve arşivleme yeteneğine sahip sağlam bir seçim mekanizmasına duyulan ihtiyacın altını çizdi. Mevcut kaynakların sınırlı olmasına rağmen, gösterilen çabanın kayda değer olduğunu ifade eden Niran El-Zahavi, bu sınırlı olanaklarla tatmin edici sonuçlar elde edildiğini söyledi.