Feleknas Uca, İstanbul Sözleşmesi için sorumluluk çağrısında bulundu

Avrupa Konseyi Parlamenter Meclis’inde İstanbul Sözleşmesi üzerine konuşan HDP’li Feleknas Uca, Türkiye’nin çekilmesinin ardından şiddet vakalarının artığını ve bu konuda sorumluluk alınması çağrısında bulundu.

Haber Merkezi- Halkların Demokratik Partisi (HDP) Batman Milletvekili Feleknas Uca, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi’nde konuştu. İstanbul Sözleşmesi üzerine konuşan Feleknas Uca, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden geri çekildiğinden beri şiddetin daha fazla arttığını belirterek sözleşmenin korunması için ülkelere daha fazla sorumluluk almaları çağrısında bulunuldu.

‘Sorumluluk alın’

Feleknas Uca, Birleşmiş Milletler’in (BM) kadına yönelik şiddete ilişkin raporuna dikkat çekerek, dünya çapında cinsel ve fiziksel şiddet mağduru 736 milyon kadının olduğuna işaret etti. İstanbul Sözleşmesi’nin kadınları, çocukları aile içi şiddetten koruyan bir sözleşme olduğuna Türkiye’nin sözleşmeden çekilmesinin ardından şiddet vakalarında artış yaşandığını belirtti ve şöyle devam etti:

“Şiddet sistemine son verilerek şiddet önlenir. Kadına yönelik şiddeti ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddeti içtenlikle önlemek ülkeleri ileriye taşıyacak ve çıtayı yükseltecektir. Kadınların kazanımlarına sahip çıkmak elbette hepimizin ortak sorumluluğudur. Ancak Konsey ve üye devletlerin bu konuda daha fazla gündem oluşturmak ve Sözleşme'yi korumak için daha fazla sorumluluk almaları gerekiyor. İstanbul Sözleşmesi'ni ilk imzalayan ülkeler arasında yer alan Türkiye, şimdi de sözleşmeden çekildi. Elbette Türkiye'yi geri çekildiği için eleştiriyoruz. Ve Türkiye sözleşmeden çekildiğinden beri, Türkiye'de kadına yönelik şiddet de arttı. Türkiye'deki tüm kadınlar adına, Türkiye'yi İstanbul Sözleşmesi'ne geri dönmeye çağırıyoruz.”

 Kadın kazanımları için çağrıda bulundu

 “Üye devletlerin sivil toplum örgütleriyle diyaloğa açık olmaları, AKPM ve uluslararası kadın kuruluşlarının önerilerini dikkate almalıdırlar” diyen Feleknas Uca, çağrıda bulundu:

“Kadın kurumlarına yapılan saldırıların, cinsiyet eşitsizliğinin, şiddeti teşvik eden politikaların ne iç politikada ne de dış politikada hiçbir ülkeye, hiç kimseye kazandıracağı bir şey yoktur. Tüm toplumun birleşeceği tek nokta yaşam hakkının korunmasıdır. Bu nedenle herkesi kadına şiddete karşı çıkmaya, kadın cinayetlerini durdurmaya yönelik yasaların etkin bir şekilde uygulanmasına, İstanbul Sözleşmesinin uygulanması ve kadınların tüm kazanımlarının korunması için çağrıda bulunuyorum. Adil ve eşit bir dünya için mücadelemizi her zaman olduğu gibi sürdüreceğiz.”