Derya Remezan: Şam ve Türkiye görüşmeleri yeni bir sürece girildiğinin işareti
MSD Diplomatik İlişkiler Ofisi’nden Derya Remezan, Suriye ile Türkiye arasındaki görüşmelerle yeni bir sürece girildiğini belirterek, “Toplantılarda bir sonuç çıkmadı. Bu durum toplantıların daha kirli planlarla devam edeceğini gösteriyor” dedi.
ROJ HOZAN
Qamişlo – Demokratik Suriye Meclisi (MSD) Diplomatik İlişkiler Ofisi’nden Derya Remezan, bir süredir Suriye, Rusya, Türkiye ve İran arasında devam eden görüşmelere ilişkin konuştu. Her üç ülke arasındaki görüşmenin 4 Nisan’da yapıldığını hatırlatan Derya Remezan, "Suriye, Rusya, Türkiye ve İran arasında 4 Nisan'da Moskova'da bir görüşme gerçekleştirildi. Bu görüşme siyasette yeni bir sürece ve stratejiye girdiğimizin işaretini veriyor” dedi.
‘Ortadoğu ve genel olarak dünya bir kaos içinde’
Suriye'deki krizin birkaç yıldır devam ettiğini ve çözüme kavuşmadığını kaydeden Derya Remezan, “Aynı zamanda Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş da devam ediyor. Öte yandan İran'ın Suriye'de çıkarları var ve İsrail ile Suriye topraklarında çatışma halinde. Yani Ortadoğu'nun ve genel olarak dünyanın bir kaos içinde olduğunu söyleyebiliriz. Herkes Suriye sahasında kendisi için bir şeyleri kazanmaya çalışıyor. Rusya, Ortadoğu veya Suriye krizi öncesindeki Soçi ve Astana sürecinin pratiğini hayata geçiriyor. Ayrıca Rusya zaten Şam hükümetine, Türkiye ile görüşme ve Suriye halkının pahasına ittifaklara ulaşma yetkisi veriyor. 4 Nisan'daki toplantıda gerçekleştirilen başlıca tartışmalar Şam hükümeti ve Türkiye'nin anlaşması gerektiği yönünde" şeklinde konuştu.
‘Görüşmelerden bir sonuç çıkmadı’
Suriye ile Türkiye arasındaki görüşmelerin içeriğini ve hedeflerini anlatan Derya Remezan, "Şam Hükümeti'nin arzusu, Türkiye ile aramızda bir anlaşma sağlanana kadar Türkiye'nin tümden çekilmesi gerektiğini söylemesidir. MSD olarak kanaatimize göre şu ana kadar yapılan görüşmelerden bir sonuç çıkmadığını ve bu toplantıların daha kirli planlarla devam edeceğini gösteriyor” dedi.
‘Kürt projelerine Türk devleti saldırı düzenliyor’
Suriye ile Türkiye arasında anlaşma yapılırsa yine iki tarafın çıkarlarının olacağı bir sonuç çıkacağına vurgu yapan Derya Remezan, şunları kaydetti: “Çünkü her iki devlet de çatışma yaşıyor. Türk devleti Irak, Libya, Kıbrıs gibi komşu ülkelerde çatışmalar başlatıyor ve aynı zamanda Suriye'ye de kollarını fazlasıyla uzatmış. Türkiye Suriye topraklarını işgal etmiş durumda. Erdoğan sadece oy kazanmak istiyor ve bu seçimlerde kendisini etkileyecek esas oyların Kürtlerin oyları olduğunu çok iyi biliyor. Bunun için Kürdistan'ın parça parça olduğu Kürt projelerine Türk devleti tarafından saldırı düzenlendiğini görüyoruz.”
‘Suriye halkı olarak kaderimizi belirleyelim’
Suriye topraklarında devletler arasında yaşanan çatışmalara dikkat çeken Derya Remezan, "Türk devleti hayalindeki Osmanlı'yı kurmakta ısrar ediyor. Bir geçiş aşaması olarak Esad’ı iktidarda tutmak isteyecek. Bugün Rusya, Arap devletlerinin Suriye'yi Cenevre kararlarına döndürme çabalarını gördü ve bu kendi çıkarlarına aykırı. Bunun için zaten Türkiye ile anlaşmalar yapıyorlar. Bizler ise tartışarak, diyalog kurarak birbirimize destek olmamız lazım çünkü sonuç olarak biz Suriye halkı olarak bu topraklarda yaşıyoruz. Suriye halkı kendi başına bir anlaşma yaparsa değerlerine kimse dokunamaz. Ayrıca Suriye halkı olarak irademizin dışında kalan kararları kabul etmiyoruz. Suriye halkı olarak kendi kaderimizi kendimiz belirleyelim” dedi.
Derya Remezan, Şam ve Ankara hükümeti arasında imzalanan anlaşma ve görüşmelerin Suriye'nin Kuzey ve Doğu bölgelerine etkilerini ise şu şekilde değerlendirdi: “Türk devletinin bölgelerimize yönelik saldırıları ve bu saldırılara karşı uluslararası sessizliği kınıyoruz. Bunu kabul etmeyen uluslararası yasalar olmasına rağmen Türk devleti, başka devletlerin sınırlarını ve hava sahalarını açıkça aşıyor. Bu saldırılara karşı sorumluların sorumluluk alması ve ciddi bir tavır geliştirmesi gerekmektedir.”