TEWAR PÊNCEWÎNÎ

Süleymaniye- Federal Kürdistan Bölgesi, egemenlerin politikaları nedeniyle yolsuzluk, hak ihlalleri ve krizlerle dolu bir bölge haline geldi. Her geçen gün siyasi, ekonomik ve sosyal durumu daha da kötüleşen bölgede, ayrıca özgürlük için yükselen sesler bastırılıyor. Düşünce ve ifade özgürlüğü nedeniyle yasalara aykırı bir şekilde onlarca kişi cezaevlerinde tutuluyor. Bu durum Federal Kürdistan geneli başta olmak üzere, Behdînan, Duhok, Zaxo, Şêladîzê, Biradost, Barzan ve diğer bazı yerlerde de geçerli. Aralarında 16 aya aşkın süredir tutuklu bulunan 5 çocuk annesi Berivan Eyub'un da bulunduğu çok sayıda aktivist, gazeteci ve öğretmen bu bölgelerde tutuklandı ve cezalar aldılar.

Kadınlar sorunları çözer

Duhok kentinde bulunan aktivisti Jiyan Yasin ajansımıza konuşarak, iktidardaki partinin sorunları çözemediğini ve bu yüzden de Kürdistan Bölgesi'ndeki ekonomik, siyasi ve sosyal sorunların daha da arttığına işaret etti. Behdinan Bölgesi’nde özellikle kadınlara yönelik düşünce ve ifade özgürlüğü anlamında büyük engellemelerin olduğunu ifade eden Jiyan Yasin, “Kadınlar, siyasi ve ataerkil zihniyet etkisinde olduğu için kadınların sesi özgürleşmez. Sadece Behdînan ve Kürdistan’da değil tüm dünya da barışta olmaz. Kadınlar barışçıl bir zihniyete sahip oldukları için kadınların karar alma mekanizmalarına ulaşmalarını, kadınların sesi olmalarını ve var olan sorunlara çözüm bulmalarını istiyoruz” dedi. Jiyan Yasin, kadın katliamlarının gizlendiğine işaret ederek, “Ya mahkemelere ya da ailelere baskı uygulayarak faillerin cezasız kalmalarını sağlıyorlar” diye belirtti.

“Böyle devam etmez”

Behdinan'da 5 çocuk annesi Berivan Eyubi'nin Duhok'taki gösterilere katıldığı iddiasıyla 16 ayı aşkın bir süre boyunca yargılanmadan tutuklu olduğunu hatırlatan Jiyan Yasin, “6 Mart’tan sonra yapılan iki duruşmanın ardından kendisine iki yıl ceza verildi. Berivan, geçen yıldan beri tutuklu ve bu yüzden ailesi yıkık durumda. Yerel yönetim bu durumun uzun sürmeyeceğini bilmelidir. Bu şekilde devam edilirse, durum daha da tehlikeli hale gelecektir. Çünkü ifade özgürlüğünün bastırılması eninde sonunda bir volkanik patlamaya neden olacaktır” şeklinde konuştu.