Mexmûr’daki fizik tedavi merkezi 20 yıldır hizmet veriyor

Şehit Rüstem Cûdî Mexmûr Mülteci Kampı'nda 2003 yılından bu yana hizmet veren Şehid Viyan Fizik Tedavi Merkezi, yoğunluk nedeniyle günde 20 hasta kabul edebiliyor.

BERJÎN KARA

Mexmûr - Şehit Rüstem Cûdî (Mexmûr) Mülteci Kampı’nda 2003 yılında kurulan Şehid Viyan Fizik Tedavi Merkezi sağlık hizmetlerini sürdürüyor. 13 yıldır merkezde görev yapan Fizyoterapist Tîrêj Demîr, hizmetlerine ilişkin ajansımıza konuştu.

Günde 20 hasta kabul ediliyor

Merkezde kendisiyle birlikte 3 kişinin çalıştığını söyleyen Tîrêj Demîr,  hasta yoğunluğu nedeniyle günlük sadece 20 hasta kabul edebildikleri için bazı hastaları bekletmek zorunda kaldıklarını belirtti. Tîrêj Demîr, geçmiş dönemlerdeki günlük iş yükü ve mülteci olmanın getirdiği zor koşullar nedeniyle hastalarının çoğunun kadın olduğuna dikkat çekti. Merkeze hastaların daha çok bel, boyun, kol ağrısı gibi şikayetlerle geldiklerini ifade eden Tîrêj Demîr, “Telefon ve bilgisayar kullanımı da eller ve kollar üzerinde olumsuz etki yaratıyor. Hem spazmlara hem de kramplara neden oluyor. Boyun fıtığına da neden olabiliyor” dedi.

Merkez sosyal ilişki de sağlıyor

Kaza sonrası ya da yüksek tansiyon nedeniyle felç geçiren hastaların da merkeze başvurduğunu anlatan Tîrêj Demîr, “Özellikle yaz aylarında yüksek tansiyon nedeniyle felç geçiren hastalar geliyor. Çünkü yaz aylarında kamp çok sıcak oluyor ve bu da tansiyonu yükselterek felce neden olabiliyor" diye konuştu. Fiziksel hastalıkların tedavisi ve zorluklarına değinen Tîrêj Demîr, şunları aktardı:

“Fizyoterapistler olarak, hastaların fizik tedavi sürecinde adeta onlarla birlikte yaşıyoruz. Bazı hastalarımıza uzun sürelerle konuşmayı, yürümeyi, kaşık tutmayı öğretiyoruz. Hastaların psikolojisini anlamak bizim için çok önemli. Hastaların çoğu, hastalığından psikolojik olarak da etkileniyor. Bu durumu sadece kendilerinin başına gelmiş gibi kendilerini yalnız hissediyorlar. Hastalar bu konuda çok zorlanıyor. Bu yüzden hastaları evlerinde değil merkezde tedavi ediyoruz. Merkeze gelip başka hastaları da görünce kendilerini yalnız hissetmiyorlar. Birbirleriyle sohbet ederek şakalaşarak sosyal ilişki kurmuş oluyorlar. Bu sayede daha da rahat oluyorlar."

‘Merkez yavaş yavaş büyüdü’

Merkez ilk açıldığında küçük bir oda ve sadece bir tane elektriksiz koşu bandı olduğunu anlatan Tîrêj Demîr, yavaş yavaş büyüttükleri merkezde tedavi araç ve yöntemlerinde de iyi bir seviyeye geldiklerini aktardı. Yıllar süren emek sonucu merkezde harika işler yaptıklarını dile getiren Tîrêj Demîr, “Geçmişte UNICEF ve çeşitli heyetlerden yardım aldık. Ancak zamanla bize yardım etmeyi bıraktılar. Bazen hastalarımız tedavilerinden sonuç alınca bize de yardımcı oluyorlar. Bazı şeyleri kendimiz yapıyoruz. Örneğin koltuklarımdan biri çöpe atılmıştı ve ben gidip çöpten alıp tamir ettim ve şu an kullanıyorum. Biz bu zorluklardan yola çıktık" dedi.

‘Bir çok hasta olumlu sonuçlar aldı’

Fizik tedavide birçok hastanın olumlu sonuçlar aldığını, bazı ameliyatlara gerek kalmadığını vurgulayan Tîrêj Demîr, “Burayı açmaktaki amacımız kamp dışına çıkamayan insanların tedavi olmasıydı, tedavileri başarılı olsun diye burayı açtık. Günlük yaşamda spor ve egzersiz hareketleri çok önemli. Ancak şu an insanlar çok fazla spor yapmıyor. Hareket azaldı. Kadınlar belli bir yaştan sonra artık ayakta duramaz hale geliyor. Günde en az 10 dakika yürümeleri gerekiyor. Hem psikolojik hem de fiziksel olarak rahatlayacaklardır” diye konuştu. Disk bozukluklarının çoğunun nedeninin çömelerek oturmak olduğuna işaret eden Tîrêj Demîr, şunlara dikkat çekti:

“Birçok kadını çömelerek çamaşır yıkarken görüyorum. Yine ağır yükler taşımak ve hızlı hareket etmek disk aşınması ve yıpranmasına kadar başka sorunlara da neden olabilir. Gençlerde de durum aynı.  Kilosu fazla olmayanlar spora ihtiyaçlarının olmadığını söylüyorlar. Ancak her insanın spora ihtiyacı vardır.  Bunun obezite ve zayıflıkla alakası yok. Sürekli telefon ve bilgisayar kullanımı da boynu etkiliyor. Bunları kullanırken her 10 veya 20 dakikada bir duruşu değiştirmek gerekiyor. Öğretmen, şoför olanlar da aynı şekilde dikkat etmelidir” dedi. 

‘Havuz projemizi hayata geçirdik’

Sırt, boyun, spazmlar ve felçli kişilerin kol ve bacaklarının zayıf olduğu durumlarda havuzda hareket etmenin faydalı olabileceğini söyleyen Tîrêj Demîr, “Dört yılın sonunda havuz projemizi hayata geçirmeyi başardık. Şimdi bir havuz yaptık ama onu sadece yaz aylarında ara sıra kullanıyoruz. Destek halinde arıtma (filtre) denilen, suyu hem temizleyen hem de ısıtan cihazla kışın da havuz kullanılabilir hale getirebilirdir. Hastalarımız kışın da havuzu kullanabilirdi” diye kaydetti.