Gazze’deki kuşatma kanser hastalarının tedavisini engelliyor

Gazze’ye yönelik İsrail saldırıları nedeniyle tedavisini sürdüremeyen kanser hastaları iyileşebilecekken hayatını kaybediyor. Seyahat izni alamadığı için tedavisini sürdüremeyen Aya Murad’da, “Geciktirilen her dakika hayatımı tehlikeye atıyor” dedi.

RAFIF ESLEEM

Gazze – Filistin’in Gazze kentindeki kanser hastaları, İsrail saldırıları ve sağlık sistemindeki sorunlar nedeniyle tedavilerini yapamıyor. Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre; Gazze’de seyahat yasağı ve kanser hastalarına yönelik tedavi protokollerinin uygulanmasındaki gecikme nedeniyle, tedaviyle iyileşme ihtimali bulunan 3 binden fazla kanser hastası hayatını kaybetti.

Filistin İnsan Hakları Merkezi’de, Gazze'de 8 binden fazla kanser hastasının tedavi olamadığını bildirdi. Bu sayı geçtiğimiz yıl Ekim ayında yayınlanan “Uygun Koşullarda Tedavi Talebi” başlıklı rapora da yansıdı. Gazze’de tedavisini sürdüremeyen kanser hastalarından biri de Aya Murad (20).

‘Her dakika hayatımı tehlikeye atıyor’

Gazze Şeridi'ndeki hastanelerde gerekli tedaviyi alamadığı için yurt dışında tedavisini sürdürmek isteyen Aya Murad, seyahat izni alamıyor. İsrail saldırısı nedeniyle tüm limanların ve geçişlerin kapatıldığını anlatan Aya Murad, şunları aktardı:

“Seyahat izni almak için günlerce bekletiliyoruz. Devlet hastanelerinde veya özel kliniklerde nadiren bulunan bazı ilaçları alabilmem için uzun süre beklemek zorunda kalıyorum. Zaman artık benim lehime değil. Sürekli yaşadığım psikolojik ve fiziksel durumun yanı sıra bu hastalığın çeşitli komplikasyonları da var. Geciktirilen her dakika hayatımı tehlikeye atıyor. Aldığım ilaçların yan etkileri olarak baş dönmesi, saç dökülmesi ve mide bulantıları yaşıyorum. Kanser tedavisi ağır bir süreç ve bu süreçte gerekli tedaviyi alamamakta ayrı bir psikolojik travma yaratıyor.”

‘Seyahat izni verilmemesi tedavimi kısır döngüye dönüştürdü’

Yaptırdığı genetik testinin pozitif çıkması üzerine doktorların erkek kardeşlerinin birinden kendisine ilik nakli yapılmasını istediğini anlatan Aya Murad, “Ancak seyahat izni verilmemesi nedeniyle tedavim kısır döngüye dönüştü. Savaştan başka bir şey bilmeyen bir ülkede yaşamak, sürekli saldırılar, saldırılarda kullanılan silahlar insan sağlığını ciddi oranda etkiliyor” diye konuştu.

‘Tedavi görmek yasal ve zorunlu bir haktır’

Avukat Hadîl Hemûda da tedavi görmenin toplumdaki her birey için yasal ve zorunlu bir hak olduğuna işaret etti. Sağlık Bakanlığı tarafından verilen tüm hizmetlere erişimin sağlanması gerektiğini vurgulayan Hadîl Hemûda, tüm yerel ve uluslararası yasaların ve sözleşmelerin uygulanmasını istedi.

‘Kanser hastalarına yönelik ihlaller sistematik bir suçtur’

Gazze Şeridi'ne uygulanan ablukanın sürekli ilaç ve gelişmiş ekipman tedarikini engellediğini dile getiren Hadîl Hemûda, İsrail’in yasaları çiğnediğini söyledi. Uyduruk gerekçelerle ve bahanelerle kanser hastalarının seyahatlerinden alıkonulduğunu belirten Hadîl Hemûda, şunları ifade etti:

“Kanser hastalarının mağduriyetleri büyütülüyor. Kanser hastasına gerekli izin verilse bile prosedürler nedeniyle mağduriyet durumları devam ediyor. Bazen 6 saate varan gözaltı süreleri, uzun süre aranmaları da dahil olmak üzere çeşitli zorluklar yaşatılıyor. Dördüncü Cenevre Sözleşmesi de bu anlamıyla ihlal ediliyor. Gazze'de kanser hastalarına yönelik ihlaller sistematik bir suçtur.”

‘Suçlar belgelenmeli ve ifşa edilmeli’

Hadîl Hemûda, Filistin Merkezi’ne, bağımsız komisyona ve Al Mezan İnsan Hakları Merkezi’ne, İsrail'in kanser hastalarına karşı işlediği suçları belgelemeleri ve onları Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Komitesi önünde ifşa etmeleri için çağrıda bulundu. Medyaya da seslenen Hadîl Hemûda, yaşanan trajedileri ve ihlalleri kamuoyuna duyurmasını isteyerek, “Yaşananlar yayınlanmalı ki ilgili taraflar ve dünya kamuoyu durumdan haberdar olmalı” dedi.