kültür/sanat

  • “Her Kadın Başka Hayaller Kurar” 

    Bu yıl 4’üncüsü düzenlenen Kadın Yönetmenler Festivali’nin gösterimleri 1-7 Mart tarihleri arasında başlıyor. Festival direktörü Gülten Taranç, uluslararası alanda resmi ve kurumsal olabilmek adına Kadın Yönetmenler Derneği’ni oluşturduklarını belirtti. Aynı zamanda derneğin kurucu üyesi olan Gülten, “Dernek bir okul gibi de olsun, festivalin içerisinde bir dayanışma da olsun istiyoruz. Bu festival sadece film gösterimlerinden ibaret değil.” diye konuştu.

  • Pandemide sokağın müziği de kapandı 

    Pandemi döneminin her alanda etkilerini hissettiğimiz bu günlerde yaşamını sokak müziği yaparak sürdüren müzisyenler zor günlerden geçiyor. Pandeminin beraberinde getirdiği kısıtlamalardan dolayı sokak müziği yapan pek çok insan maddi olarak tükenmiş durumda. Sokak Müzisyeni Ruşen Dönder, hem okuyor hem de sokak müziği yaparak hayatını kazanıyor. Ruşen Dönder, “Maddi destek alamıyoruz. Çok sıkıntı yaşıyoruz. Maddi ve psikolojik olarak çok yıprandık” diyor.

  • Atargatis ve zulme başkaldıran Zehra’nın kentinde kadınlar festivalde buluştu 

    Minbic’te Çerkes, Arap, Türkmen ve Kürt kadınları ortak “Kadın, Sanat ve Edebiyat Festivali” düzenledi. Ulusal kıyafetleriyle festivale katılan kadınlar, kültürlerini ve dillerini sahiplenme ve geliştirmeyi her koşul altında sürdüreceklerinin mesajını verdi.

  • Asiye Yalçın: Biriktirdiğim hikayeler Hemşince… 

    Asiye Yalçın, kaybolmaya yüz tutmuş dillerden Hemşince dilinde, çocukluğundan beri notlar alıyor. Aile büyüklerinden, çevresinde duyduğu, kültürlerine özgü hikâyeleri yazarak bir kutuda saklıyor. Ölmek üzere olan Hemşinceyi yaşatmak adına bu kutudaki notlarını şimdilerde öykülere dönüşüyor.

  • Saklı kalamayan şiirleri ile Fatma Aras 

    Fatma Aras, yazdığı şiirleri toplum ve aile baskısı yüzünden uzun yıllar çekmecesinde saklamak zorunda bırakılıyor. Yine de yazmayı bir an olsun bırakmıyor. Bir şiir atölyesinde yazdıklarını çekmecesinden çıkarıp paylaştığında ertesi yıl “Saklıyım” isimli ilk kitabı çıkıyor. Sonrasında birçok kitap yazmasına rağmen ilk kitabının verdiği duyguyu; “Sanki kucağıma bir bebek alıyor gibiydim. Annelik duygusu gibiydi” diye tanımlıyor.

  • Zanaattan Sanata Seramik 

    Seramik sanatçısı Hanife Buğurcu, K2 Güncel Sanatlar Merkezi’nin bünyesinde “Passiflora” ismini verdiği atölyesinde kişisel eserlerini üretip, seramik dersleri veriyor. Akademik anlamda eğitimini de seramik alanında yapan Hanife ayrıca yine aynı alanda yüksek lisans yapıyor ve “bellek” üzerine tez çalışması yürütüyor. Atölyesine katılan öğrencilerine seramik alanındaki bilgilerini özgür bir çalışma ortamında ve güdüleme yöntemiyle aktarmaya özen gösteriyor.

  • Çocukluk merakı tiyatroyu anadiliyle sahneye taşıyor 

    Perinaz Delazy, Tiyatro Mencel oyuncularından. Tiyatro serüvenini anlatan Perinaz, şu aralar pandemi ile birlikte seyircisinden uzak.

  • Kürt kadınları ve Ulrike’nin direnişini sahnede birleştirdi 

    Rojava’da kültürel ve sanatsal üretimde bulunan sanatçılar, pandemiye rağmen kurdukları komünler sayesinde her türlü zorluğun üstesinden geliyor. Sanatçılar, zorluklara karşın üretimlerine devam ediyor. O sanatçılardan biri de Şevîn Xelîl. Şevîn, Kürt kadınlarının ve Ulrike’nin direnişçi ruhunu sahneye taşıyor.

  • “Ölümsüzlük duygusu yaşıyorum” 

    “Konusunu okuyup heyecanlandığım bir kitapsa ve onun kapağı üzerinde çalışmak inisiyatifi tamamen bana bırakılmışsa çok keyifliyim. Günlerce neler yapabileceğimi düşünüyorum. Hiçbir zaman kitaba layık olamamış hissine kapılıyorum ve hep daha iyisini yapma isteği duyuyorum. O kitapların insanların kütüphanesinde olduğunu bilmek beni mutlu ediyor. Ölümsüzlük duygusunu böylece yaşamış oluyorum.”

  • Esma Sürücü’nün çizgileriyle hikayesi 

    Resimle olan hikâyesinin tesadüfen başladığını belirten Ressam Esma Sürücü, “Sanat okumak gibi bir hayalim hiç olmamıştı. Resim benim için sadece bir oyundu. Babamın çizdiği eğlenceli ve ilginç resimleri izlemekti” diyor.

  • Bir vasiyet: Sinema 

    Handan Acar Pehlivan, babasının ölümünden sonra adeta sinema ile ilgilenmeyi kendisine bırakılan bir vasiyet olarak gördü. Bu ölüm onu sarsıp üzse de vasiyeti yerine getirmek için 2012 yılında, sinema kurslarına başladı. Film çekimlerinin her alanı ile ilgilenen Handan, sinemanın ve öğrenmenin peşini bırakmadı.

  • "Artık duvarlara değil dinleyicime şarkı söylemek istiyorum!" 

    Pandemi döneminde getirilen kısıtlamalar, sahne sanatları icra eden birçok sanatçıyı maddi ve manevi olarak zor bir sürece sürükledi. Dinleyicileri ile buluşamayan müzisyen Cansu Nihal Akarsu, sosyal medya aracılığıyla yapılan konserlerin, sahne ile aynı verimlikte olmadığını söylüyor. Ayrıca sayısı 100’e yaklaşan müzisyen intiharlarına dikkat çekerek, “Bence genel anlamda bir görmezden gelme durumu var. Hiç kimse bu intiharları konuşmuyor bile” diyor.

  • Altın Küre’de kadınlar konuşuluyor 

    Altın Küre Ödülleri’nin bu yıl 78’incisi düzenleniyor. Kadınlar öne çıktı ve ilk kez üç kadın aday gösterildi. En İyi Film ve En İyi Kadın Oyuncu adaylıklarına kadın hikayelerini konu alan filmler damga vurdu.

  • Dengbêjlik kültürü genç sanatçıların heybesinde 

    Sözlü Kürt edebiyat geleneği olan dengbêjlik kültürünü genç yaşlarında benimseyen ve söyledikleri stranlar ile herkes tarafından tanınan Evin Dulek ve Sarya Ertaş sesleri ile kendilerini özgür hissettiklerini anlattılar.